“2020 sonunda tüm verilerimiz ortak bir dil ve standarda kavuşacak”
‘Türkiye Coğrafi Bilgi Sistemi Kurulu 2020 Yılı 1. Olağan Toplantısı’, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay başkanlığında, 11 Haziran tarihinde, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlendi. Oktay, “‘Ulusal Coğrafi Bilgi Platformu’ için bugün bir milattır. 2020 yılının sonunda ülkemize ait coğrafi veriler, tek noktadan sunulmuş olacak. 83 milyon vatandaşımız coğrafi bilgiyi günlük hayatında, ‘tek tıkla, anında’ gerçek verilerle ve görsel ortamda kullanacak. Dünyada 450 milyar dolarlık hacme ulaşmış ‘Büyük Veri Ekonomisi ve Endüstrisi’ni hem büyütecek hem de bu pastada yer alacağız” şeklinde konuştu.
‘Milli Teknoloji Hamlesi’ ve ‘Dijital Türkiye Platformu’ndan sonra ülkemizin yeni bir atılım içinde olduğunu kaydeden Fuat Oktay, “Covid-19 salgınının etkisiyle dijital teknolojilerin önemini daha iyi anladığımız bu günlerde, ülkemizi bu yeni sürecin önde gelecek aktörlerinden biri haline getirecek ‘Ulusal Coğrafi Bilgi Platformu’ için bugün bir milattır” açıklamasını yaptı. Oktay, konuşmasına şöyle devam etti: “Coğrafi bilgi altyapımızı bireysel kullanıma açarak günlük yaşamı herkes için kolaylaştıracak bir süreci başlatıyoruz. Toprağımızın bilgisini yine topraklarımız, milletimiz için kullanacağız. Coğrafi bilgi; uydu görüntüleriyle zenginleştirilmiş interaktif şehir haritalarını, parsel binalara ait verileri, tarım ve doğal kaynak potansiyelini, enerji kaynakları ve madenler gibi yeraltı zenginliklerini, kısaca; toprağı ve toprağın üzerindeki her türlü mekansal veriyi içermekte.”
Türkiye olarak biz de ‘Büyük Veri’de varız diyoruz!
Oktay, “Coğrafi veri teknolojileri hem kamu kurumlarının hem özel sektörün hem de vatandaşlarımızın yani bireylerin hayatını kolaylaştıracak imkânlar sunuyor” ifadesini kullanarak şunları aktardı: “Bu imkânlardan yararlanarak vatandaşlarımız şehirlerimizde, mahallelerimizde ve Türkiye’nin herhangi bir yerinde hangi kamu yatırımının planlanmakta olduğunu veya yaşadığı haneye ilişkin sel, heyelan, deprem riski olup olmadığını gerçek verilerle ve görsel ortamdan anında izleyebilecek. Enerji, turizm ve sanayi gibi yatırım potansiyeline sahip bir yerde yaşayıp yaşamadığı gibi birçok sorunun cevabına ilişkin gerçek verilere erişim sağlayabilecek bir sistem inşa ediyoruz. Türkiye olarak biz de ‘Big Data/Büyük Veri’de varız diyoruz! Dijital dönüşüm ile ilgili başlattığımız hamlenin, şimdi başka bir boyutunda; ‘Burada da biz varız!’ diyoruz. Dünyadaki pastadan sadece pay almakla kalmayacağız, bu pastayı da büyüteceğiz. Sadece verinin toplanmasını kastetmiyoruz, işlenmesini de kastediyoruz. Tüm bu verilerin entegre bir şekilde toplanması, veri madenciliği gibi tekniklerle işlenmesi ve ilgili kurumlarımızın özel sektörün ve vatandaşlarımızın hizmetine sunulmasını bu projeyle sağlamış oluyoruz.”
‘Akıllı Şehirler İçin Akıllı Çözümler’ sunacak altyapıyı oluşturacağız
‘Ulusal Coğrafi Bilgi Platformu’nun ayak bastığımız toprağın hangi tarım ürünü için elverişli bir yapıya sahip olduğundan tarihi özelliklerine, yeşil alan ve donatı ihtiyaçlarına kadar bilgiyi kolaylıkla takip etme imkânı verdiğinin altını çizen Oktay, “Bunu adım adım birlikte inşa edeceğiz” dedi. Oktay, platform ile aynı zamanda ‘İnsansız Hava Araçları’ başta olmak üzere savunma sanayi alanında yakalanan başarının çok daha güçlenmiş olacağına dikkat çekerek şu noktaları vurguladı: “Bu alanda geldiğimiz ivmeyle, coğrafi altyapıyla çok daha ciddi bir katma değer sağlamış olacağız. Diğer taraftan şehir içi ulaşım çözümleri ve çevre kirliliğinin önlenmesi gibi alanlarda ‘Akıllı Şehirler İçin Akıllı Çözümler’ sunacak bu altyapıyı oluşturacağız. Aynı zamanda bu; yerel yönetimler için şehirlerin planlanması, güzelleştirilmesi için altyapı ve üstyapı ile ilgili her türlü tasarım faaliyetleri için muhteşem bir platform. Gerek veri ve veriye dayalı simülasyonların da yapılabileceği, görünebileceği ve nihai kararı almadan önce dijital ortamda karar alarak şehrinize yönelik ileriye dönük her türlü tasarımların yapılabileceği bir çözüm platformu olacak. ‘Ulusal Coğrafi Bilgi Platformu Altyapısı’; otonom araçların yönlendirilmesi, trafik ve otopark sorunlarının çözümü, denizlerimizin, kıyılarımızın ve ormanlarımızın korunması gibi alanlarda destek sağlayacak. Aynı zamanda dünyada 450 milyar dolarlık hacme ulaşmış ‘Büyük Veri Ekonomisi ve Endüstrisi’nde; ülkemizin de yerini almasını sağlıyor olacağız. Dünyadaki yarışta yerimizi alacak adımları ısrarla atıyoruz. Dünyadaki 450 milyar dolarlık pastayı hem büyütecek hem de bu pastada yer alacağız.”
Önümüzdeki süreç Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın öncülüğünde yürütülecek
Fuat Oktay, “2020 yılının sonunda, altyapı, ulaşım, insan sağlığı, çevre, enerji kaynakları, toprak, tarım ve meteoroloji gibi kamu kurumlarımızca üretilen tamamı 32 temadan oluşan ülkemize ait tüm veriler, ortak bir dil ve standarda kavuşmuş olacak. Bu şekilde ülkemize ait coğrafi veriler, tek noktadan sunulacak. Yürüttüğümüz e-Devlet / ‘Dijital Türkiye Projesi’nde; şimdi yeni bir alanda çok daha büyük veriye, onun altyapısını sağlayacak şekilde çok daha büyük bir projeye ivme kazandırıyoruz. En sonunda iki projeyi birbirine entegre etmiş olacağız. ‘Ulusal Coğrafi Bilgi Platformu’nun sağlayacağı konuma dayalı verinin etkin yönetimi, bürokrasinin azaltılması, şeffaflık ve zaman, maliyet tasarrufunu da beraberinde getirecek. Bu süreçte veri güvenliğine özellikle önem verdiğimizi de vurgulamak isterim. ‘Milli Coğrafi Bilgi Sistemi Yazılımı; Atlas’, milli siber güvenlik altyapımızla zenginleşerek koruma sağlayacak. Bunu ‘Dijital Türkiye Platformu’ ile tam entegre hale getireceğiz. Böylece 83 milyon vatandaşımız coğrafi bilgiyi günlük hayatında, ‘tek tıkla, anında’ gerçek verilerle ve görsel ortamda kullanıyor olacak” açıklamasını yaparak konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Bugüne kadar hazırlanan eylem planlarının tamamlanmasında ve mevcut altyapının oluşturulmasında emeği geçen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, ve yine Coğrafi Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğü, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, Milli Savunma Bakanlığı Harita Genel Müdürlüğü başta olmak üzere katkı sağlayan tüm bakanlıklarımıza, kuruluşlara ve yerel yönetimlere teşekkür ediyorum. Önümüzdeki süreci çalışma heyetleri ve eylem planları vasıtasıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın öncülüğünde, kurumlarımızın etkin eşgüdüm ve sıkı denetimiyle yürütüyor olacağız.”