2024 yılının beklenen teknoloji trendleri
Deniz Çakırgil Sezen / Michael Page, Teknoloji, Finansal Servisler ve Bankacılık İş Birim Direktörü.
Teknoloji, günümüzde her zamankinden daha çok profesyonel hayatın içinde. Firmaların pazarlama stratejilerinden, veri analizine her kademesinin vazgeçilmez bir parçası haline gelmiş durumda. Güncel gelişmeleri stratejiye dahil etmek teknoloji liderleri için artık bir seçenek değil tam anlamıyla bir zorunluluk haline geldi.
Yaşanan gelişmelerin sonucu olarak karmaşıklaşan iş süreçleri, teknoloji profesyonelleriyle yapılan iş birliği ve multidisipliner çalışmalardaki artışı beraberinde getirdi. Günümüz iş dünyasının karar alma mekanizmasını yeniden şekillendiren “veri”, dönüştürücü gücünü kavrayan liderler için stratejinin ayrılmaz bir parçası olmaya başladı bile. Subjektif algıların karşısında istatistiki gerçekler sunan veri, müşteri deneyiminin iyileştirilmesinden tutun risk öngörüsünün kuvvetlendirilmesine, operasyonel verimliliğin arttırılmasından ürün ve hizmetlerin kişiselleştirilmesine pek çok alanda giderek daha önemli bir konuma geliyor. Bununla beraber kişisel verilerin saklanması, paylaşımı ve kullanım alanı gibi konular üzerindeki tartışmaların giderek şiddetlenecek olması, veri güvenliği ve gizliliğinde yaşanacak gelişmelerle ilgili bizlere ipuçları veriyor.
Öte yandan Gen AI’ın hayatımıza girmesiyle birlikte iş zekâsı uygulamaları ve yapay zekâ yazılım mühendisliğinin odağını stratejiye taşıyarak üretkenliğini ciddi ölçüde arttırması bekleniyor. Özellikle rutin ve tekrarlayan süreçlerin yapay zekâ tabanlı sistemlere devredilmesiyle birlikte yazılım mühendislerinin kullanıcı deneyimi ve tasarım gibi insanı merkeze alan konular üzerinde yoğunlaşmasına sebep olacak. DevOps prensipleri ve CI/CD süreçlerinin daha çok ön plana çıkmasıyla birlikte mikroservis mimarisi ve konteynır teknolojileri giderek daha çok önem kazanan konular olacak.
Ayrıca altyapının dijitalizasyonu, siber güvenlik, robotik ve IoT gibi güncel teknolojiler için vazgeçilmez olan bulut bilim alanı da hızla gelişen ve önem kazanan alanlardan. Üretim sektöründeki süreçleri otomatize ederek hammadde ve işgücünden tasarrufu sağlayan robotik çözümler giderek yaygınlaşıyor. Özellikle küresel ölçekte büyümeyi hedefleyen firmalar için bulut tabanlı uygulamalara ve çözümlere yatırım yapmak kaçınılmaz.
Değişen trendlerin teknoloji işe alımı üzerindeki etkisi
2023 yılının post pandemi ortamında işverenlerin nitelikli işgücüne ulaşmak için ciddi harcamalar yaptıklarına şahit olduk. Yeni yılda ise bu trendin değişmeye başladığını açıkça görebiliyoruz. 2024 yılında firmaların yetenek kazanımı için büyük bütçeler ayırmadıkları bir pazar öngörülüyor. Ancak değişen trendlerin beraberinde şekillendirdiği taleplerin nitelikli yetenek kazanımı için rekabeti arttıracağı tahmin ediliyor. Özellikle altyapı, bulut bilişim, veri analitiği ve dijital dönüşüm alanları işe alım süreçlerinde şirketlerin en çok tecrübe talep ettiği alanlar oluyor.
Her ne kadar pazarın müşteri odaklı olacağı öngörülse yüksek rekabet ortamında pek çok şirketin nitelikli çalışanları elde tutmak için artan piyasa dinamiklerini karşılamak zorunda kalacağı tahmin ediliyor. Dolayısıyla yeni yılda çalışan bağlılığını arttırmaya yönelik atılacak adımların rekabet üzerinde belirleyici olması bekleniyor. Ayrıca adayların farklı firmaların işe alım süreçlerinde eşzamanlı olarak ilerlediği mevcut koşullar altında rekabet avantajı elde etmek isteyenlerin hızlı hareket etmesini gerektiren bir dönem bizleri bekliyor.
Teknoloji sektöründeki çalışanların beklentisi
Dijital kuşak diyebileceğimiz yeni neslin iş dünyasına yoğun bir şekilde dahil olmasıyla birlikte iletişim ve iş birliği becerilerindeki farklılıklar bir uyum sürecini de beraberinde getirdi. Bilgisayar ve internet gibi teknolojik araçları sosyal ve profesyonel hayatının doğal bir parçası olarak gören bu nesil iletişim ve iş birliği becerileri bakımından farklılıklar taşıyor. Teknoloji sektöründe çalışan profesyoneller, esnek çalışma saatleri ve uzaktan çalışma modelini daha çok tercih ediliyor. Ayrıca IT sektöründe çalışanların %62’si mevcut şirketlerinin sunacağı bir karşı teklifin ve %21’i yeni projeler ve gelişim imkanının farklı bir organizasyona geçiş yapmamaları için ikna edici olduğunu söylüyor.
CTO’lara önerilerimiz
Firmaların dijital dönüşüm, bulut bilişim ve veri analizi alanlarında yapacağı teknoloji yatırımları rekabet avantajını korumadaki en önemli faktörlerden biri. Buna bağlı olarak firma içinde ortaya çıkan profesyonel gelişim imkanları ise çalışan sadakatini büyük oranda arttırmakta. Dolayısıyla teknolojik gelişmeleri yakından takip ederek çalışanlarına yeni deneyimler ve gelişim imkanları sunan firmalar, nitelikli yetenek üzerinden kurulan rekabette oldukça avantajlı.
Yeni nesil yeteneklerle iş birliği yapmak ve entegrasyonlarını sağlamak da en az teknoloji yatırımları kadar önemli. Uzaktan çalışma modeli ve esnek çalışma saatleri gibi uzlaştırıcı çözümler yeni nesil yeteneklerin kazanımı için oldukça kritik. Ayrıca mevcut ve gelecekte gündeme gelecek entegrasyon süreçlerinin yönetiminde firmaların insan kaynakları departmanlarıyla yapılacak iş birliğine büyük rol düşüyor. Özellikle yetenek kazanımı ve çalışan bağlılığını arttırmaya yönelik atılacak adımlar öncelik teşkil eden konular arasında.
Stratejik işe alımın her zamankinden çok önem kazandığı teknoloji sektöründe inovasyonu içselleştirmek, dijital kuşakla uyum içerisinde olmak ve nitelikli adayların işe alımında hızlı hareket etmek firmaların rekabet edebilmesi için olmazsa olmaz.