3D ile Türkiye üretim üssü olabilir


Türkiye’nin tamamen yerli ilk 3D yazıcısı ‘TeTe’nin üreticisi olan LTS Teknoloji Grup’un Başkanı Talat Sam, ülke ekonomisinin geçmişten bu yana tedarik ve ucuz iş gücü gibi kavramların arasına sıkışıp kaldığını ifade ederek “Eğer 2023 yılında ihracatta 500 milyar dolar seviyeleri yerine ‘sanayi krizi’ ile karşılaşmak istemiyorsak katma değeri yüksek ürünlere yönelmek zorundayız. Türk sanayicisinin dünya pazarlarında söz sahibi olması için ‘yükte hafif pahada ağır, katma değeri yüksek’ ürünler üretmekten başka yolu bulunmuyor” şeklinde konuştu. Sam, Türkiye’nin genellikle montaj ülkesi olarak yoluna devam ettiğine dikkat çekerek sözlerine şöyle devam etti: “Küresel Rekabet Endeksi’nde Türkiye 45. sırada yer alıyor. Küresel rekabet yolcuğuna bizimle ya da bizden daha geç başlayan Finlandiya, Şili, Portekiz gibi ülkeler dahi bizim önümüzde. Bunun tek sebebi bahsettiğimiz ülkelerin Ar-Ge yatırım ve çalışmalarına bizden daha fazla önem vermesi. Ülke ekonomilerinin sağlam olması ve sürdürülebilir büyüme oranlarına imza atması için temel yapı taşı Ar-Ge yatırımlarına ayrılan kaynak. ABD, geçen yıl bütçesinin yüzde 16’sını Ar-Ge faaliyetleri için ayırdı. Aynı dönemde Çin yüzde 14,5, Japonya yüzde 4,8 gibi değerlere ulaştı. Türkiye ise Ar-Ge faaliyetleri için bütçesinin sadece yüzde 1,27’sini ayırdı. Ar-Ge bütçelerindeki bu fark, en değerli 100 şirket içerisinde neden hizmet sektörünün ve özellikle bankaların öne çıktığını gösteriyor. Maalesef Türkiye, üretmeden tüketen bir yapıda. Önümüzdeki 10 yılı kapsayan süreçte üretimsiz büyüme tuzağı bizi çok kötü yerlere çekebilir. İhraç potansiyeli taşıyan ürünlere imza atmak zorundayız.”
3D yazıcılar, Türkiye’nin geleceğe dair planlamalarında ilk sıraya yerleşti
LTS Teknoloji Grup olarak ilk yerli 3D yazıcı ile önemli bir adım attıklarına inandıklarını ifade eden Sam, “Türkiye’de bizim gibi markalar artmadığı sürece azalan işsizlik oranları, giderek düşen cari açık ve sürdürülebilir büyüme gibi kavramlar hayal olarak kalabilir. Dünya genelinde sağlıktan savunmaya, mimariden iletişim teknolojilerine kadar hemen her sektörde belirleyici rol oynaması beklenen 3D yazıcılar, Türkiye’nin geleceğe dair planlamalarında ilk sıraya yerleşti.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı çatısı altında faaliyetlerini sürdüren Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu (BTYK) tarafından belirlenen ‘öncelikli alanların’ desteklenmesine dair programda da 2015-2017 yılları için öncelikli alanın ‘3D Yazıcılar’ olduğunu açıklandı. 3D yazıcı teknolojisi ‘21. yüzyılın sanayi devrimi’ olarak nitelendiriliyor. Ülkemizin de bu güce odaklanması ve Bakanlık düzeyinde adımlar atılması memnuniyet verici. Bakan Fikri Işık’ın ‘20 milyon dolarlık pazar oluşturulması’ sözü meyvelerini vermeye başladı. BTYK’nın önümüzdeki 2 yıl boyunca desteklenecek öncelikli alanların ilk sırasına 3D teknolojisini koyması bu desteğin bir örneği. BTYK, 2012 yılından bu yana 650’nin üzerinde projeye 500 milyon TL’nin üzerinde destek sağlayan bir kurum” açıklamasını yaptı.
3D üretim şekillerini değiştirecek bir teknoloji
Sam, 3D yazıcıların başta ABD olmak üzere dünya genelinde çok sayıda ülkenin üretim şekillerini değiştirebilecek bir teknoloji olduğunun altını çizerek, “Türkiye geçmiş yıllarda otomotiv, bilgisayar, cep telefonu gibi alanlarda öncü olma trenini maalesef kaçırdı. 3D yazıcı teknolojisi ile ilk kez tüm dünyanın peşinden koşacağı bir teknolojinin üretim üssü olabiliriz” dedi. Sam, LTS Teknoloji Grup’un, her biri Ar-Ge ve inovasyon üzerine başarılı çalışmalara imza atmış şirketlerin bir çatı altında birleşmesi ile 2013 yılında Ankara’da kurulduğunu hatırlatarak Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı çatısı altında faaliyetlerini sürdüren Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu (BTYK) tarafından belirlenen ‘öncelikli alanların’ desteklenmesine dair program kapsamında 10 milyon TL destek almaya hak kazandıklarını da dile getirdi. Grup, ayrıca Ekonomi Bakanlığı tarafından verilen 5. Bölge Teşvik Öncelikleri’nden de yararlanıyor.