500 yıllık “yeni” tablo
Londra’nın dünyaca ünlü Resim Müzesi (National Gallery) 9 Kasım gününden beri Leonardo da Vinci’nin bazı tablolarını sergiliyor.
Mona Lisa yok (Fransa dışına çıkamaz). Son Yemek yok (ama “kopyası” var). Yüzyıllardır Polonya’da saklanan Erminli Hanım var. Ve Usta’ya ait olduğu “yeni” anlaşılan bir Hz. İsa tablosu var. Başka önemli eserler de var ama özellikle bu ikisi ilk kez Batı Avrupa’da görülüyor. Meraklılar, İnternetten bilet aldılar, aldılar ve 5 Şubatta bitecek sergi için alınacak bilet kalmadı. Eğer kapıda 1.5-2 saat kuyrukta beklerseniz belki içeri girme şansınız olabilir. Ya da olamaz.
Leonardo’ya “ait olduğu” anlaşılan tablo, sergiyi fazlasıyla sıra dışı yapıyor. Bu kadar yüzyıllardan sonra bir Leonardo tablosu nasıl ortaya çıkar? Epey kuşkulu… Ama sanat tarihçiler, tabloyu teknolojiyle milim milim incelediler ve ona ait olduğuna karar verdiler.
Eskiden, bir tablonun sahte olup olmadığı şöyle anlaşılırdı: O sanatçıyı tanıyan bir uzman tabloyu incelerdi. Ressamın tekniğiyle tabloyu karşılaştırırdı.
Şimdi ise bu işlere artık teknoloji bakıyor.
• En eski yöntem:Röntgenini çekmek.
• Mor ötesi ışınla bakmak.
• Kızılötesi ışınla bakmak. Bunu insan gözü göremediği için özel bir kamerayla resmi çekilir. 750 – 3,000 nanometre boyutundaki ışınlar, tablodaki boyanın içine ne kadar girerse, ortaya o kadar bir resim çıkar. Buna reflektogram deniliyor.
• Elektron mikroskopla boya örneklerini incelemek. Hangi boya ne zaman kullanılmış? Buna göre tablonun tarihlemesi daha doğru yapılabilir.
• Gaz kromatografisi kullanmak. Boyaların hangi maddelerden yapılmış olduğunu gösterir. Buna bakarak, boyanın tarihi anlaşılır.
• Kütle (mass) spektrometresiyle tablodaki katmanları incelemek. Görünen resmin altında neler var?
• Lazer görüntüleme. Plastik sanat eserlerinin üç boyutlu modelini yaratmada kullanılıyor.
Leonardo’ya “ait” bir tablonun ortaya çıktığı ve New York’ta bir galerinin üst katında saklandığı haberleri ardından, “Bu tablo gerçek mi? Sahte mi?” sorgusu başladı.
İki yıl süren araştırma sonucunda reflektogram’da şu görüldü: Hz. İsa’nın baş parmağını Usta, önce “şöyle” çizmiş, sonra vazgeçmiş ve “başka türlü” çizmiş. Uzmanlar, “Bu durumda” dediler, “bir sahtekar, bu kadar zahmete girmez, eser Usta’ya ait.” Elbette sadece bu değil, başka kanıtlar da o tablonun gerçek olduğunu gösteriyor.
Buna karşılık, tablonun neden şimdiye kadar tek bir fotoğrafı çekilmemiş? Tablo nerede nasıl bulundu? Kimse konuşmuyor. Belki bu gizem de insanları akın akın sergiye yöneltiyor.