Cihazınızın tuşlarına sizden başkasının eli değmesin!
Yeni aldığım cep telefonumu bir mağazanın deneme kabininde düşürmemek için bir yere bırakmıştım ve tabi unutup çıkmıştım. Hemen akabinde kabine koşup baksamda telefonun yerinde yeller esiyordu. Üstelik telefonun henüz 2. taksitini ödemiştim, borcu bile bitmemişti.
Hangi seneydi tam olarak hatırlamıyorum ama nereden baksan on yıl olmuştur. O zamanlar taşınabilir bilgisayarlar da çok yaygın değildi ama şimdi artık durum öyle değil. Sayısal dünyanın nimetlerinden neredeyse tamamen mobil yararlanıyoruz.
Cihazınızı kaybettiğinizde, umudunuzu da kaybetmeyin. Geri getirmeniz için hala bir şansınız var. Güvenlik yazılımınızın Anti-Theft özelliği ile cihazınızı aramaya başlayabilirsiniz.
GPS ile cihazın konumunu izleyebiliyorsunuz, harita üzerinde cihazınız internete bağlandığı noktayı belirleyip, hala yakalama şansınız varsa takip edebilirsiniz.
Cihazınızın üzerinde dahili bir web kamerası varsa, kullanan kişinin resmini çekip alabilirsiniz. Bu şekilde belki en yakın emniyet müdürlüğüne giderek yüz tanıma altyapısını kullanarak cihazın kimin elinde olduğunu öğrenebilirsiniz.
Bulan kişiye bir mesaj gönderebilirsiniz. Bazı kullanıcılar için kullandığı cihazdan çok içerisindeki verilerin değeri paha biçilmez olabiliyor. Tasarımcı, yazılım mühendisi veya finans sektöründe çalışan biri için verinin değeri büyük elbette. Cihazı bulan veya alan kişiye geri getirmesi karşılığında bir ödül mesajı gönderebilirsiniz.
Tüm bunlar size cihazınızla yeniden bir araya gelebilmeniz için gerekli ipuçlarını vermiyor mu?
Daha da ilerisi için cihazınızın üzerindeki verilerin istenmeyen kişilerin eline geçmesini istemiyorsanız, cihazınız üzerindeki verilere erişimi kısıtlayabilirsiniz. Benim bu kaybı yaşadığım zamanlarda böyle teknolojiler maalesef yoktu ama şimdi herkesin elinin altında böyle imkanların olması bence güven veriyor. Hatta belki hırsızları bile caydırabiliyor…