Yerçekimsiz çekim
Bütün filmi Sandra Bullock’un götürdüğü “Gravity” (Yerçekimi) 7 Oscar kazandı: En iyi yönetmen. Sinematografi. Editing. Müzik. Ses düzeni. Ses editing. Görsel efektler.
Londra’yı mesken tutan İspanyol yönetmen Alfonso Cuaron’un, her sahnesini 5 yıl süreyle önce zihninde canlandırıp senaryoya döktüğü bu film, film sanayiinde bir çığır açacak.
Filmin her seansı sayısal olarak tanımlandıktan sonra aktörler sete davet edildi. Set: 6 metre yüksekliğinde, 3 metre genişliğinde bir boşluk.
İngiltere’de Audiomotion’ın stüdyosunda, Framestore bilişim şirketi üzerinde 2 milyona yakın LED olan 196 panel kurdu: “Light Box” (Işık Kübü). Bu, uzaydaki güneş ışığını yeryüzünde canladırmayı sağlayan en önemli teknik öğe oldu. Aktörler ve sete dair her şey bu panellere “asıldı.” Aktörleri ince halatlarla havaya kaldırıp, kukla gibi oynatan bir sistem yaratıldı. Cuaron’un zihnindeki bütün koreografiyi “kuklacılar,” bilişimin yardımıyla aktörlere uyguladı. Işık Kübü ve setteki 64 robot kamerayla, gerçekçi bir ışıklandırma ve hareketlilik yaratıldı. Filmi, bilim kurgu değil, gerçek bir psikolojik drama dönüştüren de zaten bu teknoloji oldu.
Aktörlerin astronot giysileri en ufak kırışığına kadar sayısal olarak çizildi. Bu sayede, aktörler çekim sırasında sadece şort ve tişört giydiler. Özetle, 15 bin CPU işlemci gücünde bir sistem kullanıldı.
Ve…. Filmin çekimi bittikten sonra Cuaron, baştaki 2.5 dakikayı, “başaşağı” görünecek şekilde tamamen değiştirmeye karar verdi! Aylar süren çalışmadan sonra ilk sahne, sinema tarihinin en müthiş açılış sahnesi oldu. 7 Oscar’ı hak etti.