Twitter mwitter
Yetmiş milyon twitter ile yatıp mwitter ile kalktık. Yediden yetmişe twitterı duymayan kalmadı. Sosyal medya gündem değiştirme hızından yıkıldı. Aşağıda yıllar önce yine bu köşeden yazdığım bir yazıda yer verdiğim üç örnek aklıma geldi, ironi büyüktü…
Bunlardan ilki olimpiyatlarda yaşanmıştı. Londra olimpiyatlarında üçüncü olan Japon kadın voleybol takımının antrenörü, üçüncü olmalarının nedenini spor salonunda kablosuz internet erişiminin olmaması olarak açıklamıştı. Rakibin kadrosuna göre rakip analizi yapan sistemden verileri alamadıkları için kaybetmişlerdi. Tüm stratejilerini, rakip takımın oyuncularını analiz eden bu sisteme göre belirledikleri için sistemden veri gelmeyince olanlar oluvermişti…
İkinci olay, sosyal medya bunalımının medyaya da sıçraması oldu. Büyük bir gazetede “Facebook ve Twitter’da olmayanlar psikopat mı?” başlıklı yazısı dikkatimizi çekmişti. Kaynağa göre, sosyal paylaşım sitelerinin popülerleşmesiyle birlikte birçok firma, hatta psikologlar, bu tür sitelere üye olmayan kişilere şüpheli olarak bakmaya başlamış. Hatta ABD’de işverenler Facebook hesabı olmayanları işe almak istemiyormuş. Uzmanlar, “Bu kişiler psikopat olabilir” uyarısı yapıyor, işverenler; kötü niyetli insanların internet ortamında iz bırakmamak adına sosyal paylaşım sitelerinden uzak durduğunu düşünüyormuş.
Üçüncü olay ise medya bunalımının son örneği olmuştu. Bu kez aynı gazete yedi gün sonra “Facebook ve Twitter kullananlar psikopat mı?” başlığını atmıştı. İngiltere’de 16 yaşındaki bir gencin, Facebook’tan arkadaşlarının “Sen kimseyi öldüremezsin, nerede sende o yürek” dolduruşuna gelerek kendisini çok seven 15 yaşındaki kız arkadaşını öldürmesi olayını örnek gösteriyordu. Paylaştığı bir içeriği beğenenlerin sayısını görmek için kırk kez geri dönüp bakan kişileri, 4-5 yaş psikolojisine bürünmüş psikopatlar olarak nitelendiren profesörlerin görüşlerine yer veriyordu.
Şimdi ise zaman geçti, sosyal medyanın geldiği nokta çok farklı bir yer oldu. Twitter mwitter kapatıldı… Bakalım profesörler ne diyecek?