‘Witch Potion’ı küresel bir başarı haline getirmek istiyoruz
Alictus, ‘Witch Potion’ adlı oyun projesiyle AppCampus’ten destek alan ilk ve tek Türk şirketi oldu. Emre Taş ve Cavit Yantaç ile bu başarının perde arkasını konuştuk.
Oyun ve oyun teknolojileri üzerine çalışan Alictus’un Ekim 2011’de kurulduğunu belirten Emre Taş, Alictus ve ‘Witch Potion’ projesinin süreçleriyle ilgili şu bilgileri verdi: “Alictus’u; Ecem Baran ve Onur Dilek ile birlikte kurduk. ‘StartupTurkey’ etkinliğinde AppCampus ile tanıştık. Windows Phone 8 ve Nokia Lumia ekosistemine uygun bir proje hazırlamaya karar verdik. Ekosistemin dinamikleri, kullanıcılarının oluşturduğu hedef kitle ve pazardaki boşluğu dikkate alarak yaptığımız değerlendirmenin ardından sosyal yönü güçlü bir bulmaca oyunu hazırladık ve oyuna ‘Witch Potion’ (Cadı İksiri) adını verdik. ODTÜ Teknoket’te ATOM bünyesinden çıkmış bir şirketiz. Orada devam ederken Dev2Win etkinliğine katıldık ve Microsoft’tan Cavit Yantaç ile tanışmamız da bu etkinlikte oldu.”
Dünyada ilk kez Twitter bütünleştirmesi yapıldı
Microsoft, Nokia ve Aalto Üniversitesi’nin ortak bir girişimi olan AppCampus’un merkezi Finlandiya’da Aalto Üniversitesi’nde yer alıyor. AppCampus, Alictus’a oyunun hayata geçmesi için 20 bin avro nakit kaynak aktarımında bulundu. Taş, “Bütün dünyadan başvuruların kabul edildiği ve yapılan başvuruların farklı ölçütlere göre değerlendirildiği AppCampus’ta özellikle yenilikçi uygulama ve oyunlara yönelik destek sağlanıyor. Programa kabul edilen proje ekiplerine nakit fon sağlamanın yanı sıra, farklı konularda çevrimiçi eğitimler de veriliyor. Bunların yanı sıra uygun ekipler 4 haftalık bir hızlandırma programı olan AppCademy’e davet ediliyor. Son AppCademy’e Alictus olarak biz de davet edildik. Buraya Türkiye’den seçilen ilk ve tek ekip biziz. Bir ay boyunca Finlandiya’da eğitimlere katıldık. Microsoft’un Windows 8 ve sonrası olan tasarım dilini anlamak açısından bize çok şey kattığını söyleyebilirim. AppCademy sırasında iş geliştirme, pazarlama konularında aldığımız eğitimler de çok yararlı oldu” dedi.
Cavit Yantaç da “AppCampus sadece oyunlar değil uygulamaları da desteklediği için mobil teknolojileri de desteklemeyi amaçlıyor, bu nedenle mobil uygulamalara açık bir platform” açıklamasını yaptı. Taş, oyunu farklı kılan ve öne çıkaran özelliklerini aktardığı konuşmasını şöyle sürdürdü: “Witch Potion’da Twitter bütünleştirmesini yaptık. Twitter’da ve Twitter’daki takipçilerinizle yarışma teması dünyada ilk kez gerçekleştiriliyor. Aynı zamanda takipçilerden yardım isteyebiliyorsunuz. Eğer bunu ‘retweet’ edersem yeni bölümüm ücretsiz açılıyor. Bu şekilde oyunu oynasın oynamasın, arkadaşınız o tweet’i ‘retweet’ ederse yeni bölümü ücretsiz oynayabiliyorsunuz. Böyle bir altyapı geliştirdik.”
ODTÜ Teknokent ve ATOM’un varlığı çok önemli
Cavit Yantaç, başarı faktörlerini şöyle dile getirdi: “Birkaç faktör var. Sosyal bütünleşme ve farklı dillere uyum çok önemli. Yerelleştirme de çok avantajlı oluyor. Bu noktada ‘Witch Potion’ gibi yenilikçi bir ürünün başarılı olabilmesi son derece mümkün. Bence AppCampus ve AppCademy’in verdiği en büyük fayda bu. Türkiye’de 3 şey atlanıyor. Birincisi, ön hazırlık çok önemli. İkincisi, mühendis bakış açısıyla bakıldığı için girişimciler kendi ürünlerine hayran kalıyorlar; ürünlerini pazarlamacı, işletmeci bakış açısıyla nasıl farklılaştıracaklarına odaklanmıyorlar. Üçüncüsü ise Startup Turkey, ATOM, Microsoft, Nokia gibi yerlerde kendi ağlarını oluşturmak konusu. Türkiye’de kimi zaman girişimciler fikirlerini paylaşma yoluna girmeyebiliyor, fikirleri çalınacak diye paylaşırken tedirgin oluyorlar. Alictus gibi şirketler kendi edindikleri deneyimi kendi en büyük varlıkları olarak kabul ediyor ve kendi bilgi birikimlerini, ‘Bizden daha iyi kimse yapamaz’a getiriyorlar. Doğru şartlarda fikirlerini paylaşmakta da sakınca görmüyorlar. AppCampus gibi kurumun Alictus’a güvenmesi, aradaki bilgi akışının çok temiz olması. İş planını detaylı anlatmakta çekinceleri olan şirketlere güvenilmiyor. Alictus ile Microsoft Türkiye olarak ortak pazarlama faaliyetleri konusunda beraber çalışıyoruz. Diğer pek çok platformda yerel ekibin böyle bir katkısı bulunmuyor. Microsoft yerel ekibinin varlığı sayesinde bu mümkün oluyor. Girişimcilerin hem AppCampus gibi küresel bir programı hem de lokal ofisi bir arada kullanma imkânı var. Diğer yandan bizim Alictus’la tanışmamızı sağlayan ODTÜ Teknokent ve ATOM’un varlığı çok önemli. ATOM ile çok güzel bir işbirliğimiz var. Üç senedir ATOM’dan ortaya çıkan projelerin ticarileştirilmesi ve Microsoft teknolojilerinin daha iyi kullanılması için yoğun çalışmalar yapıyoruz. Düzenli bir çalışmayı sürdürebilmemizin tek yolu ODTÜ Teknokent gibi bir birimin varlığı.”
Emre Taş da, ODTÜ ATOM’un katkısını özellikle açık ofis alanı olması şeklinde yorumladı ve “Girişimciler olarak bir fikrimiz var, hep bir aradayız ve birbirimizle etkileşimli bir haldeyiz. Böylece birçok şirket çıkıyor ve ilişkilerimizi devam ettiriyoruz” dedi. Taş, ‘Witch Potion’ ve Alictus ile ilgili hedeflerini de şöyle toparladı: “Witch Potion ortalama günde 400-500 kadar indiriliyor, Türkiye açısından güzel rakamlar ama daha yukarı tırmandırmaya çalıyoruz. ‘Küresel tarafta ne tarz çıkış yapabiliriz’in çalışmalarını yapıyoruz. Rusça, Çince, Fransızca, Portekizce, İtalyanca olarak 5 dile çevirdik; onun güncellemelerini gerçekleştiriyoruz. Oyun, Windows Phone Mağazası’nda ücretsiz olarak indirilebiliyor. Hiç reklam yapmamamıza rağmen şu an Brezilya’da çok oynanıyor. Bu daha çok zekayı kullanmaya yönelik bir bulmaca oyunu. Satranç kadar zor değil ama ilerledikçe satranç kadar zorlaşabiliyor. Çılgınca oynayan oyuncularımız var. Bu bizi mutlu ediyor. Geri bildirimleri çok ciddiye alıyoruz. Bu da küresel faaliyetlerimizde bize çok fayda sağlıyor. Riski olabildiğince minimuma indirmeye çalışıyoruz. Witch Potion’ı küreselde oynanan bir oyun, küresel bir başarı haline getirmek istiyoruz. Oyun dediğiniz şey sinema filmiyle eş değer, farklı şapkaları defalarca takmamız gerekiyor.”