İletişim sektörü pazardaki tıkanıklığı nasıl aşacak?
9. Uluslararası Elektronik Düzenleyiciler Konferansı’nda, sektörünün önemli sorunları masaya yatırıldı.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun evsahipliği yaptığı 9. Uluslararası Elektronik Haberleşme Düzenleyiciler Konferansı, 29-30 Mayıs günleri arasında İstanbul’da yapıldı. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, katıldığı ’9. Uluslararası Elektronik Haberleşme Düzenleyiciler Konferansı’nda 10 yıl once dünyada siber saldırı sayısının 50 bin, bugün ise 1 milyon adedi geçtiğini belirterek, siber güvenliğe önem vermenin zorunlu hale geldiğini söyledi.
Sayısal verilerin yanı sıra üzerinde durulması gereken konunun niteliksel internet kullanımı olduğunu belirten Elvan, “İnternet içeriği, internette bilgi güvenliği her geçen gün daha fazla önem kazanıyor. Bu nedenle biraz da sayısal okur yazarlık üzerinde durmak istiyorum. Sayısal okuryazarlık internet üzerinden araştırma yapmak, değerlendirmek ve çeşitli sayısal teknolojilerden yararlanarak bir anlamda bilgiyi toplamak anlamına geliyor. Türkiye’nin sayısal okuryazarlık konusunda istenilen seviyeye gelmesi bilgi toplumu açısından da son derece önemli. Bu konuda daha fazla ilerleme kaydetmemiz gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.
Fiber altyapısını geliştirmeye devam etmeliyiz
İnternete girenlerin ve özellikle genişbant abone sayısının artmasıyla altyapı yatırımlarının önem kazandığını belirten Elvan şunları söyledi:
“Bu nedenle fiber optik altyapımızı geliştirmeye devam etmemiz gerekiyor. Bugün Türkiye’de alternatif işletmecilerin toplam fiber uzunluğu yaklaşık 45 bin kilometre, Türk Telekom’un ise 182 bin kilometreyi aşmış durumda. Ülke genelinde fiber optik ağın kurulması ve Türkiye’nin bölge ülkeler arasında fiber keşişim noktası olması 2023 hedeflerimiz arasında yer almaktadır. Bunun için ülkemizdeki kurumların işbirliği yapmaları gerektiğine inanıyorum.”
İşbirliği yapılması gereken önemli bir konunun da siber güvenlik olduğunu belirten Elvan, “Siber güvenliğe önem vermemizin bir zorunluluk olduğunu düşünüyorum. 10 yıl önce dünyada siber saldırı sayısı 50 bin iken 2013 yılında bu sayı 1 milyon adedi geçti. Verilen zararın maddi boyutunu hesaplamak oldukça güç. Türkiye olarak bilişim sektöründe olduğu gibi siber güvenlik alanında da son yıllarda önemli gelişmeler sağladık. Bugüne kadar 5 kez siber güvenlik tatbikatı gerçekleştirdik. 3 hafta önce uluslararası kurumların da katılımıyla sonuncusunu gerçekleştirdik” dedi.
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Dr. Tayfun Acarer, “9. Uluslararası Elektronik Haberleşme Düzenleyiciler Konferansı”nın açılışında, ilginç bir sektörün düzenleyici kurumlarında görev yaptıklarını belirterek, çalıştıkları sektörlerin Türkiye’nin kalkınmasına azami katkı sağlamasını istediklerini söyledi. Bilişim sektöründe çok hızlı gelişmeler yaşandığına işaret eden Acarer, bu sektörde farklı sistemlerin kullanım sürecinin çok hızlı değiştiğini vurguladı. Acarer, yapılan hesaplamalara göre 2020 yılındaki veri hacminin 2013 yılına göre 44 kat artacağını belirterek, artık genişbant sınırının tanımını yapamaz hale geldiklerini söyledi.
Acarer, “İhraç ürünleri, tarım, tekstil, maden ağırlıklıysa bunların hesabı yapılıyor ve bunun ihraç bedelinin kilogramı 1,5 dolar. Yani, bin tonluk ürünü ihraç ederseniz 1,5 milyon dolar alırsınız. Fakat, bir flaş belleğin içindeki yazılımla, aslında o milyonlarca dolar gelir temin edilmesi mümkün” diye konuştu.
Bu süreçte çok hızlı şekilde değişim yaşandığını aktaran Acarer, 5 yıl içinde AB’deki sabit ve mobil operatörlerin karlarının 300 milyar dolardan, 240 milyar dolara düşmesinin beklendiğini söyledi.
“16 milyar dolarlık ciroda takıldık”
TTNET Genel Müdürü Abdullah Orkun Kaya, sayısal dünya değiştikçe oyunun kuralının da değiştiğini artık küresel teknoloji şirketleriyle de rekabetin söz konusu olduğunu anlattı. Bu rekabette vergi gibi birtakım alanlarda aynı koşullarda olunmadığını vurgulayan Kaya, “Farklı teknolojiler, yeni servisler sadece pazara, servislere yansımıyor, regülasyon tarafında da bir karşılık bulması gerekiyor. Öncelikler yeni teknolojiler ve servisler, yeni düzenlemeler için de ihtiyaç oluşturuyor” görüşünü paylaştı. “Pazarda 16 milyar dolarlık ciroda takıldık diyoruz. Bu yeni servislerle ancak bu rakamlar yukarı çıkacak. Ben, yeni servisler konusunda, bazı spesifik konularda regülasyonun biraz daha diğer pazarların gerisinde olması gerektiğini düşünüyorum. Diğer pazarlardaki bazı regülasyonların biraz rötarla ülkemize getirilmesinin pazarımızın gelişimi açısından daha sağlıklı olacağını düşünüyorum.”
Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Gökhan Öğüt, işletmeciler olarak çok yakın görüşlere sahip olduklarını vurgulayarak, genişbandı “ekonominin arkasındaki en büyük itici güçlerden biri” şeklinde niteledi. Genişbanttaki yüzde 10’luk yükselişin Gayrisafi Yurtiçi Hasıla’daki (GSYH) 1,2’lik artışa denk geldiğini aktaran Öğüt, Türkiye’nin genişbant altyapısında iyi bir noktada olduğunun altını çizdi. Öğüt, 31 Aralık 2013 rakamlarına göre, Türkiye’de 35 milyon bireyin genişbant erişimi olduğunu belirterek, bunun 2008 yılına göre yaklaşık 6 kat artışa denk geldiğini dile getirdi. PTT Genel Müdürü Osman Tural, düzenlemelerin daima inovasyonlardan sonra geldiğini ve inovasyonları mümkün kılmak zorunda olduğunu ifade etti. İnovasyonun zorunluluğuna işaret eden Tural, “İnovasyon ve teknolojik gelişmelerin ortaya çıkmasının yolu, bunlara imkan sağlayacak, bunları mümkün kılacak çalışmalardır. İnovasyon ve yaratıcılık da ancak Ar-Ge faaliyetleriyle mümkündür” dedi.
Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Ata Arıak, telekomünikasyon-işletmecilik sektörü cirosunun şu anda 16 milyar dolar olduğunu ve 2023’te bunun 32 milyar dolara ulaşmasının beklendiğini vurguladı. Arıak, mevcut büyüme hızıyla hedefe ulaşmanın mümkün olmadığını savundu.
“Yetişmiş elemana ihtiyaç var”
Tayfun Acarer, Türkiye’de sadece son 2 yıl içinde, toplam işletmelerin gelirleri içinde “sesin” payının yüzde 75’ten yüzde 65’e düştüğünü belirterek, veri ve servis gelirlerinin ise yüzde 14’ten yüzde 21’e yükseldiğini kaydetti. Bu dengelemeyi çok iyi şekilde takip etmek gerektiğini vurgulayan Acarer, yetişmiş elemana duyulan ihtiyaca dikkati çekti. Acarer, şunları aktardı:
“Bir taraftan iş bulmakta zorlanan elemanlar, öbür tarafta da yeterli kalifiye eleman bulamayan işyerleri. Bu konuda bizim ihtiyaç duyduğumuz elemanı çok hızlı şekilde yetiştirmemiz gerekir. Bilişim sektörü gerçekten değişikliklere yol açıyor. Bilişim sektörü, niteliksiz işlerde iş kaybına yol açıyor fakat nitelikli işlerde de ihtiyaç ortaya çıkartıyor. Bu nedenle bilişim sektörünü ve bu sektördeki nitelikli insanları değerlendiren işletmeler, bu süreci karlarındaki düşüşü artıya çevirme olanağına sahip olacaklardır. Bildiğiniz gibi Whatsapp, 5 yıl önce kuruldu. Satılırken 55 kişiydi ve 19 milyar dolara satıldı.”