Facebook kullanıcıların duygularıyla oynadı
Yapılan bir çalışma Facebook’un, bilgileri olmadan yüzlerce kullanıcısının üzerinde psikolojik bir deney yaptığını ortaya koydu.
‘Proceedings of the National Academy of Scientists’ (PNAS) dergisinin Haziran sayısında yayınlanan bir makaleye göre, araştırmacıların rastgele seçilen yaklaşık 700 bin kullanıcının haber kaynağını değiştirerek duygularıyla oynadığı belirtildi. Yapılan deney ise gizlilik ve etik kaygıları olan kullanıcıların eleştirilerine yol açtı.
2012 yılında bir hafta boyunca araştırmacılar, yaklaşık 700 bin kullanıcının haber kaynağında pozitif veya negatif güncellemelerin sayılarını azaltarak iki paralel bir deney düzenledi. Deneyin sonucunda ise kullanıcıların, kendi haber kaynaklarında gördükleri olumlu veya olumsuz haberlere paralel olarak daha mutlu ya da daha mutsuz haberler paylaşma eğiliminde oldukları ortaya çıktı.
Yapılan çalışmalar ise araştırmacıların “duygusal bulaşıcılık” adını verdiği bu durumun ağlar aracılığıyla transfer edilebilir olduğunu gösteriyor. Cornell ve California üniversitesindeki araştırmacıların da bulunduğu bu makalenin yazarları, Facebook’ta başkaları tarafından ifade edilen duyguların, kendi duygularımızı da etkilediğini ve bu sonuçların doğrudan etkileşim ya da sözsüz ipuçları olmadan bu etkinin yaratılabileceğinin ilk kanıtı olduğunu söylüyor.
“Veri kullanım politikasına uyuyor”
Yapılan deney her ne kadar kötüye kullanma olarak görülüp birçok eleştiri alsa da araştırmacılar, deneyin Facebook’un Veri Kullanım Politikası ile tutarlı olduğunu savunuyorlar. Çünkü Facebook kullanıcıları deneyden haberdar olmasa da Facebook’un hizmet kullanım şartlarına göre, (kayıt sırasında her kullanıcı kabul ediyor) kullanıcıların bilgileri sorun giderme, veri analizi, test, araştırma ve hizmet geliştirme de dahil olmak üzere birçok çalışmada kullanılabiliyor.
Ayrıca makalede, araştırmacıların gerçek mesajların içeriğini görmedikleri belirtiliyor. Bunun yerine pozitif ve negatif sözcükleri sayan bir program kullanıldığını söylüyorlar. Girilen iletiler, 4 milyonu (yüzde 3.6) pozitif ve 1.8 (yüzde 1.6) milyonu negatif olmak üzere toplamda 122 milyon kelime içeriyor.
“İnsanları önemsediğimiz için yaptık”
Facebook’un veri bilim adamı ve çalışmanın yazarlarından Adam Kramer ise haber kaynağında yapılan bu tartışmalı psikolojik deneye cevap olarak şunları söyledi:
“Bu araştırmayı yapmamızın nedeni Facebook’un insanlar üzerindeki duygusal etkilerini ve ürünümüzü kullanan insanları önemsiyor olmamızdır. Arkadaşlarının yazdıkları olumlu mesajların insanlarda olumsuz etki yarattığı ya da onları dışlanmış hissettirdiği hakkındaki genel endişelerin üzerine bir araştırma yapmanın önemli olduğunu düşündük. Aynı zamanda bu olumsuzluk nedeniyle insanların Facebook’u ziyaret etmekten kaçınacakları konusunda endişe duyduk.”
Amaçlarının kimseyi üzmek olmadığını belirten Kramer “Bazı insanların bu konudaki endişelerini anlıyorum ve bu araştırmanın yarattığı kaygılardan dolayı ben ve çalışma arkadaşlarım oldukça üzüntü duyuyoruz. Geriye dönüp bakıldığında, makalenin araştırma yararları tüm bu endişeleri haklı çıkarmamış olabilir” diye konuştu.