Bu yıl CeBIT’in gündeminde Dijital Ekonomi vardı
Dünyanın bilişim alanında en önemli etkinliklerinden birisi olan CeBIT 2015, 16 – 20 Mart tarihleri arasında her yıl olduğu gibi Almanya’nın Hannover şehrinde gerçekleştirildi. Bu yıl etkinliğin gündemine dijital ekonomi oturdu. d!conomy teması altında dijital dünyadaki gelişmeler ve yenilikler etkinliğin ana kısmını oluşturdu.
Etkinliğin bir diğer önemli başlığı ise Endüstri 4.0 oldu. Dijital altyapı ve ekonomik büyümeye odaklanan bir strateji üzerine kurulan Endüstri 4.0 dördüncü endüstriyel devrim olarak görülüyor. Bilgi teknolojileri sayesinde üretimi akıllı bir hale getiren konseptte, tüm makineler, bilgiler, nesneler ve insanlar birbirine bağlanarak akıllı bir ağ ortaya çıkıyor. Böylece verimlilik en üst düzeye çıkarken maliyetlerin de en aza inmesi bekleniyor.
Dünyanın dört bir yanından 200 binin üzerinde ziyaretçiye ev sahipliği yapan CeBIT 2015’de bu yıl partner ülke Çin oldu. 600’ün üzerinde Çinli şirket etkinlikte ürün ve çözümlerini ziyaretçilere sergiledi. Katılımcı şirket sayısı ise 3 bin 300’ü geçti.
CeBIT 2015’te yer alan küresel konferanslar da (CeBIT Global Conferences) ziyaretçilerin büyük ilgisini çekti. 200’ün üzerinde konuşmacının yer aldığı konferanslarda SAP CEO’su Bill McDermott, ABD’li ekonomist Jeremy Rifkin, Xiaomi kurucusu Lei Jun, dünyanın en çok tanınan bilgisayar korsanlarından Kevin Mitnick ve Rusya’dan canlı video bağlantısı ile katılan Edward Snowden konuşmacılar arasında yer aldı.
Bu yıl daha çok kurumlara yönelik çözümlerin yer aldığı CeBIT 2015 hem katılımcı sayısı hem de alan açısından geçtiğimiz yıla göre gözle görülür şekilde büyüdü. Etkinliğe katılan ilgi çekici şirketler arasında Tesla, Dropbox, Amazon Webservices ve Xiaomi yer aldı.
Etkinlikten bir gün önce gerçekleştirilen açılış töreninde konuşmacı olarak yer alan Alibaba.com’un kurucusu Jack Ma ise büyük ilgi topladı. 14 yıl önce CeBIT’e küçük bir stantla katılan Jack Ma bu yıl CeBIT 2015’in yıldızlarından birisi oldu. Jack Ma konuşmasında B2B (Kurumdan Kuruma) ve B2C’den (Kurumdan Tüketiciye) sonra yeni dalganın C2B (Tüketiciden Kuruma) olduğunu belirtti. Ürünlerin tüketicilerin istekleri doğrultusunda özelleştirilmesi gerektiğini aksi takdirde şirketlerin ileride büyük zorluklar yaşayacağını vurguladı. Ma ayrıca yüz tanıma yöntemiyle ödeme yapılabilmesini sağlayan yeni ödeme sistemini de tanıttı.
Türkiye’den 6 şirket katıldı
Bu yıl CeBIT’te Türkiye’den Havelsan, Türksat, Canovate, Mabas Elektronik, Özgün Kablo ve Voksporta olmak üzere 6 şirket yer aldı.
Havelsan’ın insansız hava aracı ve uçak eğlence sistemi etkinlikte ziyaretçilerin büyük ilgisini gördü. Havelsan’ın geliştirdiği İHA, yaklaşık yarım saat havada kalabiliyor ve 2.5 kiloya kadar kamera gibi çeşitli cihazları taşıyabiliyor. İHA’nın tüm tasarımı Havelsan tarafından yapılmış ve tamamen yerli. Havelsan’ın ilgi gören diğer çözümü uçak içi eğlence sistemi oldu. THY ile ortaklaşa yapılan çalışmalar sonucunda ortaya çıkan sistemin denemelerine de başlanmış. Havelsan ayrıca siber güvenlik çözümlerini de sergiledi.
Etkinliğin bir diğer katılımcısı olan Türksat ise uydu haberleşme hizmetleri ve bilişim alanında yürütülen faaliyetlerini tanıttı. Ayrıca Türksat standında Türkiye dışında yaşayan Türk vatandaşlarına Hannover konsolosluğu işbirliği ile e-Devlet şifresi dağıtıldı.
CeBIT’te ayrıca Aerian Solutions, BTDays, NCE Consulting ve Niyel Technologies olmak üzere Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinden 4 şirket katıldı. Kıbrıs Türk Sanayi Odası da CeBIT’te Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti adına yer aldı.
İstanbul hazırlıkları şimdiden başladı
Düzenlenen basın toplantısında konuşan Hannover Fairs Turkey Fuarcılık Genel Müdür Yardımcısı Murat Özer, bilgi teknolojileri ve iletişim sektörünün 2023 yılında dünyanın en büyük 10 ekonomisinden birisi olmayı hedefleyen Türkiye için çok önemli bir role sahip olduğunu söyledi ve sözlerine şöyle devam etti: “Biz bi sürece CeBIT Bilişim Eurasia ile katkıda bulunmak istiyoruz. Türkiye ve komşuları bilgi teknolojileri ve iletişim teknolojileri alanında büyük bir potansiyele sahip. CeBIT Bilişim Eurasia ile katılımcıların bu pazarlara kolayca girebilmelerini sağlıyoruz.”
Sektörün beklentileri yönünde CeBIT Bilişim Eurasia’da değişiklikler yaptıklarını vurgulayan Özer, katılımcılara tamamen ticari bir platform sağladıklarını aktardı. Bu yıl CeBIT Bilişim Eurasia ve CeBIT Global Conferences 2015’in ana konuları arasında Mobil Ekonomi, Eğitim, Sağlık, İletişim, Uydu İletişimi, İnovasyon, Ağ Teknolojileri, Güvenlik, Büyük Veri, Kamu Çözümleri yer alacak.
CeBIT Bilişim Eurasia’nın Türkiye ve komşu bölgelerdeki pazarlara girmek için şirketlere büyük fırsatlar sunduğunu ifade eden Özer; Azerbaycan, Kazakistan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Katar, Kuveyt, İsrail, Mısır, Lübnan ve İran gibi ülkelerin de etkinliğe büyük ilgi gösterdiklerini sözlerine ekledi.
Software AG, yeni Dijital Dönüşüm Platformu’nu CeBIT’te tanıttı
Yeni ürün ve çözümlerini bilişim alanında dünyanın önde gelen etkinliklerinden birisi olan CeBIT’te tanıtmayı tercih eden şirketlerden birisi Software AG oldu. Software AG’nin yeni Dijital Dönüşüm Platformu, şirketlerin hızla değişen BT sektörüne ve dijital ekonomiye ayak uydurabilmelerini ve böylece rekabet avantajı gibi faydalar elde etmelerini sağlıyor.
Avrupa Komisyonu, bugün itibarıyla gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 8’ini oluşturan dijital ekonominin, 2016 yılında yalnızca G20 ülkelerinde 3,2 triyon avroya ulaşacağını tahmin ediyor. Software AG, bu doğrultuda, standart ve geleneksel sınırlar dahilinde kalan kurumsal paket yazılımların, nispeten durağan ve öngörülebilir iş ortamlarına yönelik olarak tasarlandığının altını çizerek, dijitalleşen günümüz müşterilerinin ve vatandaşlarının ihtiyaçlarına yanıt verebilecek esneklik, çeviklik ve hızda olmadıklarına vurgu yapıyor. Dijital Dönüşüm Platformu ise, tam tersine, Software AG’nin iş ortakları ve müşterileriyle birlikte inovasyona hayat vererek, kısa sürede uyarlanabilir uygulamalar ve farklı iş çözümleri geliştirmelerine yardımcı oluyor.
Şirket içerisindeki herkes platformu etkin bir şekilde kullanabiliyor
Software AG’nin Dijital Dönüşüm Platformu, gerçek zamanlı iş operasyonları ile her an değişen müşteri ve pazar gereksinimleri arasındaki o ince çizgi üzerinde işliyor. Platform, müşteri iletişimi ve ön ofis uygulamaları için hızlı, maliyet avantajlı ve etkili bir geliştirme ve uygulama zemini sunarken, aynı zamanda yatırımın geri dönüşünü de hızlandırıyor. Ayrıca bu uyarlanabilir uygulamaları desteklemek için gerekli olan esnek ve düşük maliyetli BT mimarilerinin tasarımı ve kurulumu için de kapsamlı bir yaklaşım geliştiriyor. Bu nedenle platform, işletmeler dahilindeki tüm departmanlar tarafından faydaya dönüştürülebiliyor. İşletme için en uygun, maliyet avantajlı ve esnek BT mimarisini uygulamak isteyen CIO’dan, birim ya da departman düzeyinde uyarlanabilir uygulama geliştirmek isteyen departman müdürüne kadar, şirket içindeki herkes Dijital Dönüşüm Platformu’nu etkin bir şekilde kullanabiliyor.
Dijital Dönüşüm Platformu, mevcut uygulama, süreç, iş modelleri ve işletmeleri dönüştürecek altyapıyı sağlamak, gerçek zamanlı olaylara ve hızla değişen pazar hareketlerine yanıt vermek üzere tasarlanmış. Platform, uzun vadeli bir kullanım öngören, durağan ve kullanıma hazır geleneksel ERP ürünlerinin aksine, müşteriler ve iş ortakları için esnek ve farklılaşabilen iş çözümlerinden oluşan, Software AG işbirliğiyle hazırlanmış zengin bir portföy sunuyor. Dijital Dönüşüm Platformu, Her Şeyin İnterneti, veri akış analitiği ve büyük veri gibi yıkıcı teknolojilere yanıt verebilen, uyarlanabilir çözümler içeriyor.
CeBIT’te aynı zamanda thingalytics kitabının yazarı olan Software AG Yönetim Kurulu Üyesi ve Pazarlama Direktörü Dr. John Bates’le kısa bir söyleşi yapma fırsatı bulduk.
Dijital Dönüşüm Platformu’ndan bahseder misiniz?
CeBIT 2015’te Dijital Dönüşüm Platformu’muzu tanıtıyoruz. Bu platform aslında bizim sahip olduğumuz ve birçok şirketin ihtiyaç duyduğu yetenekleri bir araya getiriyor. Bu platform sayesinde şirketler iş süreçlerini dijital hale dönüştürebiliyor, tüm bilgi kaynaklarını tek noktada toplayabiliyor. Ayrıca tüm işlerini tek bir noktadan adeta bir orkestra yöneticisi gibi tek yerden yönetebiliyorlar. Bunun haricinde platformu oluşturan parçalar üzerinde çalışmaya devam ediyoruz. Bulut tarafında çok önemli gelişmeler var. ARIS Cloud ve Alfabet Cloud’un kurumsal versiyonlarını çıkardık. Aynı zamanda bulutta entegrasyonu kolaylaştırmayı amaçlayan webMethods Integration Cloud çözümümüz de bulunuyor. API Management Cloud’u da duyuracağız. Dolayısıyla bu platformu geliştirmeye devam edeceğiz.
Mobil cihazların sayısı ve sosyal medya kullanımının artışı ne şekilde bir etki yaratacak?
“Sosyal medya ve mobil cihazlardan gelen verilerin entegrasyonu çok önemli. Bu konuda çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu konuda çeşitli yaklaşımlar var. Bunlardan birisi Gerçek Zamanlı Müşteri Deneyimi. Müşterinin nerede olduğu, ne gibi şeylere ilgisi olduğu, alışveriş alışkanlıkları gibi şeyleri sosyal medya paylaşımlarından anlayabilmek mümkün. Müşterilerimizin bu tarz verileri anlamlı bilgilere dönüştürebilecekleri çözümler sunuyoruz. “
* Kitabında ister Nesnelerin İnterneti, ister Herşeyin İnterneti, ister Verilerin İnterneti deyin sonuçta hepsi genelde aynı anlamı taşıyor diyen Bates, birçok kullanıcının artık bu teknolojileri benimsediğini ve yaygın bir şekilde kullanmaya başladığını vurguluyor ve şirketlerin dijital dünyada bu veri akışından sonuna kadar faydalanmaları gerektiğini ifade ediyor.