Konum seçimine dikkat edilmesi gerekiyor
Veri merkezlerinin kurulumu, tahmin edildiğinden daha zor bir süreç. Veri merkezlerinin kurulumunda dikkat edilmesi gereken onca şey var. Bunlarda biri de elbette ki yer seçimi. Veri merkezi kurulacak yerin konumu, buradan hizmet alacak şirketlerin iş süreklilikleri açısından ve veri merkezlerinin işletme maliyetleri açısından oldukça önemlidir. Bimsa Operasyon Direktörü Bektaş Özkan’a göre öncelikle seçilecek konumun çevresel felaketlere (deprem, su baskını, yangın, toprak kayması vb.) karşı risk analizlerine bakılmalıdır. Veri merkezi sürekliliği ve işletme maliyetlerinde en önemli kalem olan elektrik hattına yedekli olarak erişim ve tabii ki elektrik maliyetleri. Elektrik maliyetlerinin düşürülebilmesi için veri merkezi kurulacak yerin çevresel iklimden faydalanılarak free cooling (dış ortamda bulunan soğuk havanın sistemlerin soğutulması için kullanma) yapabilmeye imkan vermesi ve yenilenebilir enerji kullanım imkanlarının bulunması önemlidir. Konumun iletişim altyapısı, birden fazla iletişim servis sağlayıcısı altyapısına fiber optik altyapı ile erişilebilir olması da hizmet alacak şirketlerin veri merkezlerine hızlı ve kesintisiz erişebilmeleri açısından son derece önemlidir. Diğer önemli bir konuda veri merkezine ulaşım; özellikle yetişmiş uzman kaynağı istihdamı ve gerektiğinde müşterilerin veri merkezindeki sistemlere erişebilmeleri açısında önemlidir.
Güvenlik olmazsa olmaz
Veri merkezlerinde güvenliği iki kategoride değerlendirmek gerekir. Birincisi fiziki güvenlik, diğer ise veri merkezinde barındırılan bilişim teknolojileri altyapılarının güvenliği. Her iki kategorideki güvenlik altyapılarının nasıl olması gerektiği bilgi güvenliği yönetim sistemi (ISO 27001), iş sürekliliği yönetim sistemi (ISO 22301), kredi kartları güvenliği (PCI DSS) gibi birçok standart tarafından belirlenmiştir. Veri merkezlerinde fiziksel güvenliği katmanlı bir yapıda kurgulamak ve uygulamak önerilmektedir. Birinci katman da veri merkezi binasının çevresel güvenliğinin sağlanması gereklidir. Bunun için binanın çevresel güvenlik tehditlerine karşı korunaklı olması ve bina girişlerinin kontrollü ve denetimli bir altyapı ile erişilebilir olması gerekmektedir. Bunu sağlayabilmek için binanın bulunduğu konuma göre yüksek duvarlar, tel örgüler, kamera sistemleri, güvenlik elemanları, kapı giriş detektörleri vb. gibi bileşenler olmazsa olmaz. İkinci katmanda veri merkezi iç güvenliğinin sağlanması gelmektedir. Veri merkezi sürekliliğini etkileyecek jeneratör, KGK, soğutma sistemleri, yangın algılama ve söndürme sistemleri, bina içi güvenlik kamera sistemlerinin etkin ve sürekli çalışıyor olmasını sağlamak gerekmektedir. Bunun içinde etkin bir bina yönetim sisteminin 7×24 çalışması ve yetkin uzman personel tarafından bu kritik bileşenler düzenli olarak izlenmelidir. Üçüncü katman da sunucuların çalıştığı sistem odalarının güvenliğinin sağlanmasıdır. Sistem odalarına erişimin sadece yetkili personel tarafından erişilebilir olması bunun için gerekli iki faktörlü (şifre ve biyometrik) doğrulama yapabilen kapı giriş kontrol sistemleri kullanılmalıdır. Dördüncü katman da sistem odası içinde bulunan sistemlerin tutulduğu kabinleri bulunmaktadır. Kabinlere sadece yetkili personeller tarafında erişilebilecek şekilde kilitli oluşturulmalı erişimler kamera sistemleri ile kayıt altına alınmalıdır.
İnsanlar için su, veri merkezleri için enerji
İnsanların yaşayabilmesi için hava ve su ne kadar önemli ise enerji de veri merkezleri için o kadar önemlidir. Bu nedenle veri merkezi tasarımı yaparken enerji sürekliliğinin sağlanabilmesi için mutlaka yedekli trafo altyapısı ve mümkünse iki farklı elektrik sağlayıcısından farklı güzergâhları kullanarak elektrik enerjisi alınmalıdır. Uzun süreli elektrik kesintilerine karşı geniş kapasiteli yakıt tankı rezervleri bulundurulmalıdır.
Doğası gereği veri merkezlerinde binlerce sunucu, depolama, network ekipmanlarını çalıştırabilmek için kesintisiz ve çok enerjiye ihtiyaç duyulmaktadır. Veri merkezlerini çevreye duyarlı hele getirebilmek için; Öncelikle Veri merkezinde bulunan BT altyapılarının tükettiği elektriği ölçmek, kontrol altına almak ve optimize etmek gereklidir. Veri merkezlerinin elektrik kullanım verimliliği şu şekilde ölçülmektedir; BT altyapısı tarafından tüketilen elektriğin veri merkezinde üretilen toplam elektriğe oranı. Bu oran PUE olarak adlandırılmaktadır. PUE ne kadar 1'e yakın ise veri merkezi elektrik altyapısı o kadar verimlidir diyebiliriz. Diğer taraftan BT altyapısı tarafından tüketilen elektriğin azaltılması için dikkat edilmesi ve yapılması gerekli en önemli konular; Daha az elektrik tüketen sunucu, depolama ve network ekipmanların kullanılması, kullanılmadığında kendi kendini kapatan sunucu ve storege sistemleri, sunucular üzerinde çalışan uygulamaların optimize edilmesi,… şeklinde sıralayabiliriz. İlave olarak yenilenebilir enerji kullanımı ve free cooling mutlaka değerlendirilmelidir.
Veri merkezlerinde üretilen enerji olduğu gibi ısıya dönüşmektedir. Sistem odalarında oluşan bu ısının bir şekilde dışarı atılması ve ortamın soğutulması sistemlerin çalışabilmesi için mutlak gerekliliktir. Temelde iki farklı soğutma sistemi kullanılmaktadır. Ölçek olarak küçük veri merkezlerinde hava bazlı soğutma sistemleri kullanılabilirken daha büyük ölçekli veri merkezlerinde su bazlı soğutma sistemleri kullanılmaktadır. BT elektrik yükünün yoğun olduğu veri merkezlerinde soğutma sistemlerinin 5 dakikalık kesintisi tüm sistemlerin kapanmasına neden olabilmektedir, bu nedenle oluşturulacak soğutma altyapısının mutlaka yedekli oluşturulması gerekmektedir.