Siemens 2016 yılını inovasyon yılı ilan etti
Kurulduğu tarihten bu yana inovasyon yatırımlarına hız kesmeden devam eden Alman teknoloji devi Siemens, bu anlayışını 2016 yılında yapacağı 4,8 milyar avroluk inovasyon yatırımı ile sürdürecek.
Teknolojinin gelişimiyle birlikte artan yoğun rekabet ortamı, şirketleri inovasyon konusunda çok daha sıkı çalışmaya itiyor. Kurum kültürünü inovasyon üzerine oluşturan Siemens, geçtiğimiz 170 yılda sürdürdüğü bu politikaya 206 yılında da devam etmeye hazırlanıyor. Geçtiğimiz yılı bu alanda yaptığı 4,5 milyar euroluk inovasyon yatırımı ile geçen şirket, önümüzdeki yılın hareket planını da belirledi.
2016 yılında özellikle inovasyon konusuna ağırlık verecek şirket, kurum kültürüne yerleştirdiği bu özellikle birlikte pazara yine rekabeti artan ürünler ve çözümler sunmak istiyor. Bu doğrultuda 2015 yılında yaptığı yatırımlara 300 milyon avro ekleyecek olan Siemens, özellikle girişimcilere vereceği destekle yeni fikirlerin önünü açmayı hedefliyor.
170 yıllık gelenek
8 Aralık tarihinde Almanya’nın Münih kentinde basına özel bir etkinlik düzenleyen Siemens, basın mensuplarını şirketin 2015 yılındaki performansı ve 2016 yılındaki planları konusunda bilgilendirdi. Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Siemens AG CEO’su Joe Kaeser, Siemens’in geçtiğimiz 170 yıl içerisinde inovasyon konusuna verdiği önemden ve ortaya konan planların nasıl gerçeğe dönüştüğünden söz etti. Özellikle geçtiğimiz 30 yılda inovasyon alanına yaptıkları yatırımların kademeli olarak arttığına dikkat çeken Kaeser, ilerleyen süreçte de aynı politikayı izleyeceklerine dikkat çekti.
Joe Kaeser’in gerçekleştirdiği açılış konuşmasının ardından günün ikinci konuşmasını gerçekleştiren Siemens AG CTO’su Siegfried Russworm, dijitalleşmenin endüstriyel üretim üzerindeki etkisinin giderek arttığına ve süreçleri değiştirmeye başladığından söz etti. Russworm, daha önceleri “kalite,verimlilik, hız, esneklik” üzerine kurulu olan endüstriyel üretim sürecinin, dijitalleşmenin de etkisiyle “müşteri beklentileri” eksenine kaymaya başladığını dile getirdi. Russworm, bu doğrultuda müşteri memnuniyeti ve beklentileri doğrultusunda geliştirilen ürünlerin ve çözümlerin ilerleyen yıllarda da “kalite, verimlilik, hız, esneklik” dörtlüsüyle paralel bir şekilde gelişmeyi sürdüreceğini de dile getirdi.
Hedef yine inovasyon
Etkinlikte yeni fikirlerin sadece Siemens çatısı altındaki mühendislerden çıkmaması gerektiği vurgusu yapılırken, bu bağlamda Siemens’in gelecek süreçteki projeleri masaya yatırıldı. Mucitlerin fikirleri tek başlarına üretmediklerine vurgu yapılan etkinlikte, yeni fikirlerin oluşması için Siemens’in uygun şartları ve ortamı yaratmak için çalışmalarını sürdüreceğine vurgu yapıldı.
Şirket bünyesinde kurulacak “Innovations AG” adlı departman ile birlikte kendine has bir iş planı olan ve tüm konsantrasyonunu bu alana yönlendirecek bir ekip oluşturulurken, kurulan bu ekip hem şirket içi danışmanlık faaliyetlerini yürütecek hem de yapılacak inovasyon yatırımlarını değerlendirmeden geçirecek. Bunun yanı sıra bu ekiple dirsek teması kuracak bir bilimsel ekip yaratan Siemens, Siemens Teknoloji ve Inovasyon Konseyi adı verilen ekiple birlikte inovasyon çalışmalarını derinlemesine bir şekilde takip ederek kusursuzlaştırmaya gayret edecek.
Türkiye ile ilişkiler artarak devam edecek
Etkinlikte Siemens’in Türkiye ile iyi bir geçmişi olduğu belirtilirken, Türkiye’nin sahip olduğu önemli yatırım potansiyelinin dikkat çekici olduğu ifade edildi. Bu noktada Gebze’de açılacak tramvay fabrikasının önemli bir hamle olduğuna dikkat çekilirken, son yıllarda modern araç platformları geliştirerek başarılı bir şekilde pazara sunan Siemens’in Raylı Sistemler Bölümü Yöneticisi Jochen Eickholt, Siemens’in Türkiye’de kurduğu yeni fabrikasıyla ilgili olarak şu açıklamada bulundu:
“Avenio serisi tramvaylarımız başarısını birçok ülkede kanıtladı. Şimdi bu başarımızı global pazarda da güçlendirmeyi hedefliyoruz. Bu hedefi de en iyi şekilde burada, Türkiye’deki fabrikamızda başaracağımıza inanıyoruz.”
Siemens, üretim ve tedarik zincirini Türkiye’de yerelleştirerek hem ihale süreçlerinde daha avantajlı bir konumda olmayı hem de uluslararası siparişler için önemli oranlarda maliyet kontrolü sağlamayı hedefliyor. Raylı sistemler endüstrisi uluslararası üretim ağlarına giderek daha fazla bağlı hale geliyor. Bu durum özellikle değişen rekabet koşullarıyla karşı karşıya kalan tramvay pazarı için de geçerli bulunuyor. Türkiye’de yerli üretici partnerleriyle proje bazlı işbirlikleri yapan Siemens, yeni fabrikasında ilk araçların üretimini 2018 yılı başında gerçekleştirmeyi planlıyor. Önümüzdeki yıl Türkiye’de 160. yılını kutlayacak olan Siemens’in yeni fabrikası, yaklaşık 30 milyon euro yatırımla hayata geçecek.