Birlikte çalışma kültürü gelişmeli
2015 yılı, tüm dünyada ve Türkiye’de olumsuz piyasa koşulları nedeniyle yeni yatırım kararlarının ‘daha yavaş’ alındığı bir yıl olurken, şirketler ve kurumlar 2016 yılı için hazırlıklarına erken başladı.
“Çağrı merkezi sektörü 2000 yılından 2015’e kadar bireysel sermaye ile gelişen bir sektör oldu. Yeni şirketler kuruldu, bunlar arasında istihdam bakımından 50, 100 kişi ile başlayıp 1000’lere çıkanlar oldu.” açıklamasını yapan Procat CEO’su Tarkan Ersubaşı, şöyle devam ediyor:
“Çağrı merkezlerinin bireysel sermaye ile yönetilmesi zordur. Çünkü 1000 kişi çalıştırmak demek her ay yaklaşık 3 milyon liralık bir bütçeyi yönetmek demektir. 2015 yılına geldiğimizde sektörün de gelişimine paralel olarak yabancı sermayeli çağrı merkezleri Türkiye’de orta ve büyük ölçekli birçok çağrı merkezini satın aldı. Önümüzdeki dönemde irili ufaklı birkaç şirketi de alarak iş hacimlerini büyütme hedefinde olacaklarını düşünüyoruz.
Öte yandan zorluklar ve fırsatlar karşımıza çıktıkça insanların karar mekanizmaları da değişiyor. Firmalar da bu noktada, risklerini minimize etmeye çalışıyorlar. Biz de diyoruz ki ‘Gelin sizinle riskinizi paylaşalım. Riskinizin bir kısmını biz üstlenelim, siz de bize uzun süreli iş birliği taahhüt edin.’ Bu anlamda oldukça yoğun bir dönem yaşıyoruz. Türkiye’deki orta ve büyük ölçekli firmalarda kazan-kazan mantığı hala tam olarak oturmuş değil. Güven eksikliği önemli bir sorun zira imece kültürü, birlikte koordineli çalışma kültürü sosyal hayatta karşılığını bulsa da iş yaşamına bir türlü geçememiş durumda. Bu kültürü oluşturmamız lazım.”