324 metre koltuk


Dünyanın en uzun park koltuğu İngiltere’de yapıldı. Park yoksulu bir kültürdeyiz sonuçta. Park koltuğunun “uzunu” ne ola ki?
Aslında parka değil, plaja konulan bir koltuk bu. 324 metre uzunluğunda. Boyunu daha uzatacaklar. 621 metreye çıkacak. Neden 620 değil de 621, bilemiyoruz.
Oturma kısımları tahta atıklardan üretilmiş. Tahtanın altında, yine hurda çelikten korunak yapılmış. Yere düz dizilseydi, kumların üzerinde yürüme yolu olurdu. Ama bu yanyana dikdörtgen parçalar, çeşitli eğim ve bükümlerle Littehampton kıyısında ilerliyor. İngiltere’nin “yaza benzemeyen yaz”larında soğuktan (evet…soğuktan) ve yağmurdan korunmak için birkaç tane de bronz kaplama sığınağı var. Burada da malzeme, atıklardan dönüşme. Her bir dikdörtgen parça ayrı bir renge boyanmış. Şirinlik katıyor o renksiz kıyıya.
Deniz, karşıdaki Normandiya ve İngiliz tarafındaki bu kıyılarda çok sığdır. Ama bu sığlığın büyüklüğü, deniz çekildiği zaman ortaya çıkar. Deniz günde iki kez çekilir ve geri gelir. Sığlık nedeniyle, geri çekildiğinde kilometrelerce uzağa gider. Burayı boş bulup yürümeye kalkmak, denizin hallerini bilmeyenler için tehlikelidir. Çünkü denizin ne zaman döneceğini bilmeden gidenler, denizin ne kadar hızla geriye geldiğinde dehşete düşer. Her iki kıyıda da bu konuda uyarı levhaları, turistleri uyarır.
İşte bu, kıyıdan ve denizden başka her şeye benzeyen grimsi suları ve dümdüz anlamsız kıyılarını turistik açıdan renklendirmek için böyle bir projeyi Littlehampton kent yönetimi düşünmüş. Hiç bir albenisi olmayan ruhsuz bu kıyıya sanat ve yaratıcılık getirmiş. Şehrin tanıtımı için iyi bir fırsat. Üstelik; geri dönüşüm, atıklardan yararlanma, sınırlı doğal kaynaklar, çevreye saygı gibi kavramlara önem verdiğini gösteriyor yönetim.