Yaşayan bir yapı inşa edin
Küresel bazda inşaat sektöründe git gide önem kazanan Yapı Bilgi Modellemesi (BIM) süreçleri, son yıllarda Türkiye’de de inşaat ve yapı sektöründe öne çıkıyor.
İnşaat sektörünün tüm paydaşlarına hız, verimlilik ve sürdürülebilirlik gibi başlıklarda avantajlar sağlayan BIM süreçleriyle ilgili detaylar, Autodesk Türkiye tarafından beşincisi düzenlenen “Şimdi Türkiye’de BIM Zamanı” başlıklı seminerde ele alındı. 19 Nisan’da inşaat ve yapı sektörlerinden profesyonellerin katılımı ile gerçekleştirilen etkinlikte açılış konuşmasını Autodesk Türkiye Ülke Lideri Murat Tüzüm yaptı. Tüzüm, akıllı 3D modelleri temel alan inşaat ve altyapı projelerinde süreçleri hızlandırıp kolaylaştıran BIM uygulamalarının detaylarını paylaştı. “BIM uyumlu çalışma kaçınılmaz ve bu, uluslararası iş potansiyeli için önemli” saptamasını yapan Murat Tüzüm’e göre, artık projeler de BIM uyumlu çalışmayı gerekli kılıyor. “Küreselde rekabetçiliği korumak için yapı bilgi modelleme odaklı çalışmamız lazım” diyerek, BIM’in bir yazılımdan çok daha fazlası olduğunun altını çizen Tüzüm’ün belirttiği gibi, Türkiye’de BIM ekseninde kamu kaynaklı zorunluluk yok. Ama büyük işletmeler, halihazırda BIM’le uygun çalışmalar yürütüyor. Bir taraftan da, yine Tüzüm’ün belirttiği gibi, küresel verilere göre BIM ile şantiye hataları yüzde 41 azalırken, inşaat maliyetleri de düşüyor.
Kriteriniz inşaatın maliyeti ve satış değeri olmasın
Tüzüm’ün ardından söz alan Autodesk Avrupa Bölgesi BIM Teknolojileri Satış Geliştirme Yöneticisi Marek Suchocki ise BIM masaüstü yazılımlarının; bulut ve mobil yazılımlarla desteklenmesiyle inşaat uygulamalarını değiştirdiğini belirtti. BIM sürecinin küresel bazda inşaat sektöründe önemli bir artı değer yarattığını söyleyen Suchocki’ye göre, BIM ile şehirlerin altyapısına yapılacak yatırımlar, ülkelerin uzun vadeli kalkınma planını olumlu etkiliyor. Binaların, su, ulaşım ve enerji altyapılarının inşasında yararlanılan BIM’in, çok daha uzun vadeli ve hatasız sonuçları beraberinde getirdiğini söyleyen Suchocki, İngiliz hükümetinin bir çalışmasını örnekleyerek şu bilgileri verdi:
“Küresel bazda BIM uyumu giderek öne çıkıyor. Çünkü küresel bazda inşaat sektörü kayıtları konusunda sıkıntı var. Değişen dünyada küresel altyapı kullanımı da, nüfus da, şehirde yaşayan insan sayısı da artıyor. Petrol fiyatları düşüyor, ama hala enerji kaynaklarına ulaşamayan insanlar var. Tüm bunlar altyapı sorunlarını çözmeyi gerekli kılıyor. Türkiye’yi bilemiyorum, ama küresel bazda inşaat işi yapan insan kaynağı ihtiyacı da yüksek. Teknoloji, bireyi ve alışkanlıklarını değiştiriyor. Bir ofiste günü geçirmek istemeyen milenyum neslinin beklentilerinin yanında, insanlar da artık temiz ve otomatik süreçleri barındıran yerlerde çalışmak istiyor. Buna karşılık, inşaat sektörü küresel bazda sorunlarla ilerliyor, proje süreçleri uzuyor, teknoloji kullanma eksikliğinin sonucu olarak yerel yönetimlerle sorunlar yaşanıyor. Tüm bu sorunların sebebi farklı yapılarla doğru işbirliğinin olmaması. Bu sıkıntılar karşısında sektör de ‘inşaat maliyeti’ ve ‘değer’ gibi yanlış önceliklere odaklanıyor. Oysa BIM ile elde edilen ‘yaşam döngüsü’ yapısı önemli avantajlar demek. İngiliz hükümeti BIM uyumu için oldukça detaylı bir plan hazırladı, bir ‘BIM Task Group’ oluşturuldu. Tüm bunlarla azalan maliyetler, hızlı sunumlar, azalan emisyon, yetenek ve proje gibi başlıklarda ihracat artışı da kendini gösterdi.”
İnşaat felsefesi BIM ile değişiyor
Basın toplantısının ardından sorularımızı yanıtlayan Marek Suchocki, ilk İstanbul ziyareti ile pazara bakışını anlattı, BIM odaklı gündeme değindi:
TÜRKİYE PAZARI: Türkiye’ye ve İstanbul’a ilk kez geldim ama Ortadoğu’da büyük projeleri üstlenen birçok inşaat şirketiniz olduğunu, inovasyonu iyi kullandıklarını biliyorum. Ancak daha yaratıcı projeler için daha fazlasını yapmamaları için sebep de yok.
BIM, İNŞAAT FELSEFESİ DEĞİŞİMİ: Dünya değişiyor ve teknoloji, en büyük değişimin kaynağı. 20 yıl önce Wi-Fi yavaşlaması sorun olmazdı, ama artık sorun. İnşaat sektöründe BIM ve veri yönetimi gibi teknolojilerden yararlanılıyor. Bu da insanların yaşamında değişim yaratmak için fırsat. BIM, etrafında birçok farklı açıyı barındırıyor. Bu yönüyle sadece bu sisteme sahip olmanız yetmez, altyapı da buna uygun değişim sergilemeli. Tüm sektörün bunun ‘yeni normal’ olduğunu anlaması şart.
HUKUKİ GEREKLİLİKLERE BAKIŞ: Tasarımcı ve mimarların BIM odaklı endişesi, fikri mülkiyetin inşaat şirketine geçmesi ihtimali. Oysa bence bu, model transferi konusunda yanlış anlaşılan bir başlık. Eğer modelimi alıp başkasına satarsan benim fikri mülkiyetimi ihlal ediyorsun demektir ve sonuçta kağıt üstünde de, bu sistemde de aynı kopyalama riski maalesef var. Bu başlıkta yasal altyapı zamanla oluşacak. Süreçlerde kalite kontrolü de her zaman önemini koruyacak.
PAZARLAMA STRATEJİSİ: BIM ile hedef kitlemiz, diğer Autodesk ürünlerinden farklı, C seviyesi yöneticiler ve onların bu yapıya inanması önemli. Tasarım süreçlerinde doğru verileri kullanarak en net çizim yapısına ulaşmak bu yapıda esas. Yani inşaat şirketlerinde tüm süreçlerde değişim demek. Sorun ise kamunun bir noktada süreçten ayrı kalması. Bir inşaatta rol oynayanlar, verilere erişemediği için sadece ‘minimum maliyet’ odaklı hareket ediyor, tasarımın güzelliğine bakıyordu. Bu yapıyı yapan, satan ve alan arasında iletişim kopukluğu vardı. Oysa BIM ile tüm taraflar projede bir araya geliyor, iletişim en baştan güçlü konumlanıyor.
Murat Tüzüm: “BIM artık bir kriter halini alıyor”
“İnşaat sektörü önemli potansiyel sunan Türkiye, BIM’de geçiş sürecinde. Kamu kaynaklı zorlama olmamakla beraber, büyük işverenler ve büyük projeler BIM’i kaçınılmaz kılıyor. Yani Türkiye’de büyük projelere dahil olmak, büyük işverenlerle çalışmak için bu modele uyum sağlamak gerek. Kısa vadeli hedefimiz büyük projelerde BIM’in benimsenmesini ve tüm pazara yayılmasını sağlamak. Özel sektör, ticari rekabet kaynaklı olarak bunu hayata geçirdi. Kamunun da kısa vadede BIM’i düzenleyici bazı adımları olacaktır. Örneğin Dubai Belediyesi, 40 katın üzerinde ve 25 bin m2’den büyük her projede BIM’e uyum şartı arıyor. Benzer şartlar Türkiye’de de gündeme gelebilir. Biz de kamu ile iletişim ve işbirliği içindeyiz. BIM’in inşaat süreçlerinde daha yoğun kullanımını sağlamak hedefimiz. Bir diğer önceliğimiz BIM odaklı değişimi yürüten nitelikli işgücünün yetiştirilmesi. Bu amaçla üniversitelerle sıkı işbirliği içindeyiz ve sektöre nitelikli İK yetiştirmek için çalışmalara devam edeceğiz. Kamu ile bağlarımızı geliştirmek, kamunun BIM’i zorunlu kılan bazı kararları almasında destekleyici olmak istiyoruz.”