Hızlı analiz, doğru aksiyonu beraberinde getiriyor
Akan veride anlık analizle karar alma süreçlerini hızlandırmak, bu çözümler ekseninde küresel yaygınlığı daha da artırmak Evam’ın önceliği.
Akışı hiç kesilmeyen büyük veride anlık analiz algoritması ile Evam, gerek Türkiye’de gerekse farklı ülkelerde finans ve telekom başta olmak üzere birçok sektöre fayda sağlıyor. Seattle’da bir ofisi olan şirket, yurtdışı planlarının yanı sıra Türkiye projelerinde de dikkatli adımlar atıyor. Çünkü Evam CEO’su Bülent Demirkurt’un da dikkat çektiği gibi, günümüzde büyük veriyi depolamaktan daha da önemlisi, hızlı karar alma süreçlerine bu veriyi dahil edebilmek. Öte yandan, küresel bazda etkin girişimcileri destekleyen Endeavor, 25 – 27 Mayıs 2016 arasında Madrid’de 64. Uluslararası Seçim Paneli’ni düzenledi ve 21 ülkeden 36 girişimci şirket ve 36 panelistin katıldığı panelde Evam da Endeavor Girişimci Şirketi ünvanına kavuştu. “Bu bizim için gurur ve heyecan verici bir fırsat” yorumunu yapan Demirkurt, eklemeden geçmedi: “Geçen yıldan beri bu zorlu sürecin içindeydik, ama sonrası gayet keyifli. Kurumlar görüşmek, sizi ve hikayenizi dinlemek istiyor. Endeavor girişimcisi olarak seçilmek, bize yönelik yatırımcıların ilgisini de artıyor.” Yurtdışı planlarını, çözüm odaklı geliştirmeleri ve hedefleri Bülent Demirkurt ile konuştuk:
Çözümleriniz analiz odaklı ve büyük veri gerçeği ışığında bu çözümleriniz nasıl bir konuma sahip?
Esas işimiz analiz ve burada veriyi depolamakla aksiyonun yerini değiştirmiş oluyoruz. Sürekli katlanarak büyüyen bir büyük veri var. Kurumlar bunu analiz ediyor, bir takım sonuçlar çıkartıyor, daha fazla depolama yapabilmek için çabalıyor, daha hızlı analizler için yeni araçları kullanmaya başlıyor. Veri büyüdükçe birçok başlıkta sıkıntılar artıyor. Buna karşılık, yaptığınız analiz de gerçek zamanlı değil, eski bir kimliğe kavuşuyor. Bir analiz sonucunu bir hafta veya 1 gün sonra değil, artık çok daha hızlı alabilmek gerek. Dolayısıyla biz büyük veriyi yok saymadan ‘fast data’ dediğimiz akan veri üzerinde analiz yapmak ve bunun üzerinde aksiyon almak, hatta büyük veriyi yer değiştirerek ‘real data’ üzerinden analiz yapmak, segmentleri buna göre oluşturmak, buna göre karar vermek yaklaşımı ile ilerliyoruz. Kendi uyguladığımız algoritmaya anlık verileri kaynak alıyoruz. Ama büyük veriyi yok saymıyoruz. Çünkü kurumların kendi içindeki verilerle de entegrasyon gerekebiliyor. Biz ise gerçek zamanlı veriyi analiz etmekten bahsediyoruz.
Hangi sektörlerde bu çözümünüze ilgi öne çıkıyor?
Çalışma yaptığımız sektörlerde ağırlıklı olarak telekom, bankacılık ve perakende var. Yani kullanıcısı ve doğal olarak verisi çok olan sektörler. Akan verinin işlenebilmesi bu sektörlerde önemli. Evam’ın farkı da burada ortaya çıkıyor. Türkiye’de tüm telekom şirketleri ile çalıştığımız gibi, çoğu finans kuruluşunda da varız.
Çözümü bir finans kuruluşu veya telekom şirketinde entegre etmek ne kadar sürüyor?
Yerli bir yazılım şirketiyiz ve kendi kaynaklarımızla çalışmalarımızı yapıyoruz. Karşımızda beğenilen, etkili ve maliyeti kontrol altında olan bir ürün var. Yüklemesi kolay yapımız, benzer ürünler arasında bizi farklı kılıyor. Mevcut ortamla entegrasyon için tüm araçlarımız ve kişiselleştirilecek tüm başlıklar için çözümlerimiz hazır. Her kurumda bu yapı farklılık gösteriyor, ama kurulum da çok uzun sürmüyor. Bu sürede kurumun kendi BT yapısıyla tam entegrasyon sağlanıyor. İlgili kurum ROI’yi de kısa zamanda, hatta pilot proje sürecinde bile bilfiil kendisi görebiliyor. Bu esnekliğin ve süratin yanında, Evam platformunu kullanmak için bir BT uzmanının olmasına da gerek yok. Pazarlama bölümündeki bir yönetici de pazarlama hedefleri doğrultusunda geliştireceği bir kampanyayı Evam platformu üzerinden kurgulayabilir ve rahatlıkla kullanabilir.
Anlık tespit algoritması yapısını nasıl geliştirdiniz?
Veri bulunduğu her zamanda hep büyüktü ve veriyi analiz etmek hep zordu. Doğru analiz ve doğru aksiyona erişim kolay olmuyordu. 4D dediğim, ‘doğru zamanda doğru yerde doğru kişiye doğru teklifi iletebilmek’ için gerçekten akan veriyi dinleyebilmek, işleyebilmek ve aksiyon alabilmek önemli. Bu ihtiyaç da Evam çözümünü beraberinde getirdi. Bunu piyasa ihtiyaçlarına göre de sürekli geliştiriyoruz. En güzel tarafı da ‘biz daha başka ne yapalım?’ demiyor, kullanıcılarla beraber oturup kendini sürekli geliştiren bir platforma kulak veriyoruz. Onların geri dönüşleri bizim için belirleyici. Hatta bazı projeleri müşterilerimizle beraber yapıyoruz, o ürünümüzün yeni bir versiyonu da gündeme gelebiliyor.
Ar-Ge merkezi planınız var mı?
Ataşehir’de kendi ofisimizde çalışmalarımızı yürütüyoruz ve Ar-Ge merkezi odaklı orta vadeli planlarımız var. Detayları zaman gösterecek.
Yurtdışında hedef noktalar nereler?
Mevcut durumda birçok ülkede varız. Latin Amerika’dan ABD’ye, Rusya’dan Avrupa’ya tüm coğrafyalarda aktivitelerimiz var. Ancak odaklanmaya ve sürdürülebilir ilerlemeye dikkat ediyoruz. En büyük şansımız; hiçbir projeyi kaybetmedik. Bu nedenle seçici olmaya özen gösteriyoruz. ABD bizim için önemli bir pazar. Ama tek ülkenin dinamizmi ile değil, tüm coğrafyaları kapsayan sürdürülebilir iş modelleri oluşturmayı hedefliyoruz. Ayrıca üründen ziyade platform olduğumuz için her sektöre her ülkeye girebiliyoruz. Değişik ülkelerin piyasa dinamiklerini görebilmek, bu ülkelerde edindiğimiz deneyimleri başka noktalara taşımamızda yardımcı olacak. Evam’daki görevimin temel gerekçelerinden biri de zaten küreselleşmeyi sağlayabilmek ve bir girişimin sahip olduğu esnekliği yitirmeden kurumsal kimliği kazandırmak. Bu çabamız çok iyi gidiyor ve dış pazarlardan çok umutluyuz.
Bu pazarlarda nasıl konumlanıyorsunuz?
ABD’de Seattle’da ofisimiz var. Organik büyümeden ziyade ekosisteme öncelik veriyor ve iş ortaklarımızla, sistem entegratörleri ile birlikte büyümeye öncelik veriyoruz. Hedef pazarlarımızda müşterilere ulaşacak kurumları, yani iş ortaklarımızı da ‘temel müşteri’ olarak değerlendirip, önce onlarla güçlü bağlar kuruyor, onlar sayesinde daha kapsamlı noktalara ulaşıyor, onların bilgilendirilmesine ve eğitimine çok önem veriyoruz.
2016 yılını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Yıl bizim açımızdan iyi geçiyor ve ikinci yarı daha da iyi olacak. Ekonomik seyrin iyi gideceği yönündeki beklentimiz bize yansıyacaktır. Belirttiğim gibi, bir ülke veya bir coğrafyadaki dinamiklerden etkilenmemek için çeşitli ülkelerde yer almak istiyoruz.
Orta vadeli planlarınız neler?
Büyük veri üzerinde yapılan analizi de gerçek zamanlı veri üzerinde yapıp, oyunun kurallarını değiştirmek istiyoruz. Akan veriler üzerinde analiz ve bunların entegrasyonu hedefimiz. Algoritma gelişmiş olacak ve buna bağlı olarak segmentler oluşacak. Müşteri segmentlerini buna göre oluşturmak, sürekli akan veri karşısında sürekli kendini yenileyen segmentasyon yapısı ortaya koymak, uçtan uca dinamik yapı kurgulamak önceliğimiz. Bu segmentasyonu bankacılık veya telekom sektörleri için hayata geçirmek ise önemli bir fayda demek.
4.5G ve M2M, IoT gibi güncel eğilimler Evam çözümlerini gerek Türkiye’de gerek küreselde nasıl etkileyecek?
Gerçek zamanlı pazarlama kampanyalarından, enerji etkinliği sağlayacak üretim santralleri uygulamalarına kadar, günümüzde hızla akan büyük verinin anlık olarak işlenip sonuç odaklı aksiyona dönüştürülmesi büyük önem taşıyor. 4.5G’nin uygulamaya geçmesi, firmaların bu ihtiyaçlarının karşılanmasında özellikle mobil bağlantılı uygulamalarda büyük kolaylık ve verimlilik sağlayacak. Biz Evam olarak, iş dünyasındaki saniyede gerçekleşen milyonlarca olayı milisaniyeler içerisinde sonuç odaklı ticari aksiyonlar dönüştürüyoruz. Bu nedenle tüm 4.5G, M2M ve IoT konuları Evam için çok sıcak ve kapsamlı konular.
Kamuda proje planlarınız var mı?
Evet, bu yönde planlarımız bir süredir var. Geçtiğimiz haftalarda bu yönde ilk girişimlerde bulunduk ve 8 değişik kurumdan yetkili isimlerle görüşme fırsatı yakaladık. Çözümümüz onlara da çok ilginç geliyor. Ama gerçek hayatta uygulanabilirlik konusunda beyin jimnastiği de yapmamız gerek. Yani bankacılık veya telekomda bunu anlatmak kolayken, kamuda nasıl bir proje olabileceğini doğru kurgulamak önemli. Kamuda bilgi güvenliği öncelikli konu. Bu arada biz, kişisel verileri zaten kullanmıyoruz ve bunlar, müşterinin kendi ortamlarında yapılan çalışmalar. Yurtdışında yaptığımız ‘cihaz yönetimi’, kamuda da yerini alabilir örneğin ve diğer birçok sektörde de hayata geçirilebilir. Yapılacak çok şey var, önemli olan doğru zamanda doğru adımı atmak.