İnternete Herzog yorumu
Alman “filozof” yönetmen Werner Herzog, internetin dünü bugünü yarınına dair bir film yaptı. Adı bir tuhaf: Lo and behold: Reveries of the Connected World.
İngilizcesi bile yoruma açık, gizemli. Türkçesi belki şöyle olabilir: Bak ve gör (öğren, ibret al): Bağlantılı dünyaya dair bir hayalleme.
Werner Herzog’u bilmeyen, hatırlamayan için ipucu: Aguirre, Fitzcarraldo, Kaspar Hauser gibi “klasik” eserlerin yaratıcısı. Fitzcarraldo (1982) için 300 tonluk bir gemiyi Amazon’da bir tepeden aşırıp, nehrin öte yanına indirmişti. Dijital hile yoktu o dönemde, Herzog bu film için 2 yılını Amazon’da geçirdi.
Yeni filmin senaryosu ona ait. Ama esas Elon Musk, Sebastian Thrun (Stanford hocası, Google X, Udacity uzaktan eğitim girişimcisi), Bob Kahn (Vinton Cerf’le TCP/IP icat eden mühendis), Ted Nelson (hypertext mucidi), Leonard Kleinrock (UCLA’dan ilk “internet” mesajını 1969’da yollayan bilimci) gibi internetin altyapısıyla ilgilenmiş kişilerle söyleşileri belgesel nitelikte. Başkaları da var…
Filmin tuhaf adının nereden geldiğini öğreniyoruz bu arada: 1969’da Prof. Kleinrock, “login” sözcüğünü yazmaya çalışırken, sadece “lo” yazdığı sırada sistem “çökmüş.” Teknoloji kültürü tarihinde iyi bilinen bu öyküyü bizzat o kişiden dinlemek, işte belgesel bu! Film boyunca Herzog’un Alman aksanlı tok sesiyle yorumlarını duyuyoruz: “İnternet iyi mi kötü mü? Bu özellikler insanlara aittir. İnternet sadece teknolojidir.”
Herzog’un geçen ay ABD’de gösterime giren bu şiiresel eseri, hem internetin sağladığı nimetleri alkışlıyor, hem yan etkilerini (bağımlılık, radyasyon, zorbalık, spam, nefret söylemi, vb) yeriyor, robot otomasyonuna da kuşkuyla bakarak… İnşallah bizde de gösterilir.