STRATEJİK AMAÇLAR BELİRLEYİCİ OLMALI
Öteden beri söylenegelen “yazılım projelerinin başarısında üst yönetimin desteği ve sponsorluğu olmazsa olmazdır” sözü bugün de geçerliliğini koruyor. Patronlar, işleriyle ilgili hedeflerini gerçekleştirme aracı olarak kullanabilecekleri teknolojileri hayata geçirmek konusunda ne kadar cesur olursa, projelerin başarısına o kadar destek vermiş oluyorlar. Patronlar, dijital dönüşümü bir maliyet değil, bir yatırım kalemi olarak benimsemeli. Sadece herhangi bir departmanın isteklerini karşılamak ya da daha kötüsü, yapmış olmak için yapmak yerine, şirketin stratejik amaçlarına hizmet eden projeler ortaya koyma vizyonunu desteklemeli.
Varucon Teknoloji Genel Müdürü Mustafa Çiçekyurt’a göre, bu doğrultuda teknoloji konusunda çok yönlü bakış açılarına sahip, deneyimli isimleri şirket içinde istihdam etmek kadar, dışarıdan üçüncü göz tabir edilen uzmanlara danışmak da faydalı. Böylelikle gelişen teknolojilerin kurumsal çıkarlarına nasıl hizmet edebileceği ve bulundukları sektöre ya da şirketlerine özel sorunların nasıl giderilebileceği ile ilgili olarak farklı bakış açıları kazanmak mümkün. Mustafa Çiçekyurt, şöyle devam etti:
Şirket içi iletişim eksik kalmamalı
“Dijital dönüşüm projelerinin hayata geçiriliş motivasyonlarına baktığımızda, ilk üç sırada verimliliği artırmak, müşteri taleplerine daha hızlı yanıt verebilmek ve kârlılığı artırmak maddeleri ile karşılaşıyoruz. Bu motivasyonların tüm birimler ve tüm çalışanlar tarafından paylaşılması, aynı heyecanın duyulması için tabi ki projelerin şirket içi iletişiminin yapılması gerekiyor. Aslında şirket genelinde yenilikçilik kültürü olduğunda çoğu kez dirençle karşılaşılmıyor. Bazen de çalışanların yeni teknolojileri bir iş yükü olarak görmemesi için özel bir çaba sarf edilmesi gerekebiliyor. Bu şirketlerin yenilikçiliği ne kadar içselleştirdiklerine göre değişkenlik göstermekte. Dijital dönüşüm konusunda en büyük motivasyon başarı örnekleri. Türkiye’den ve dünyadan başarı örneklerinin incelenmesi hem daha yüksek motivasyon hem de yeni ilhamlar oluşmasını tetikleyecek.”
Dijitalleşmenin hızla arttığı günümüzde rekabetin gerisinde kalmamak için teknoloji yatırımı yapmanın kaçınılmaz olduğu aslında tüm patronlar ve profesyoneller tarafından biliniyor. Hemen hemen tüm şirketler dijital dönüşüm ile kalkınma arzusu içinde. Fakat pek çok örnekte dijital dönüşümü stratejik hedeflerle paralelize etmek, süreci tasarlamak ve bir takvime oturtmak konusunda sıkıntı yaşanıyor. “Kısacası, bir stratejist açığı var diyebiliriz” diyen Mustafa Çiçekyurt, şu önerileri yaptı:
Uzun vadeli başarının temelleri
“Bu noktada danışmanlık desteği almaktan çekinilmemesi, projelerin özellikle farklı sektörlerde başarı hikayeleri ortaya çıkarmış isimlerin yönderliğinde şekillendirilmesi yaklaşımının benimsenmesi önem taşıyor. Tanık olduğumuz bir başka önemli handikap da, dijital dönüşümde resmin bütününe odaklanmak yerine, süreç bazında hayata geçirilmesi ya da departmanlar bazında inisiyatif kullanılarak yürütülmesi. Bu durum hem münferit teknoloji yatırımları ile proje maliyetlerinin artışına, hem de entegrasyon sorunlarına yol açıyor. Dijital dönüşümün operasyonel odaklar çerçevesinde değil, şirketin stratejik amaçları doğrultusunda gerçekleştirilmesi uzun vadeli başarı için kritik bir öneme sahip.”
Dijital dönüşüm sürecinin liderlerini CIO ve CDO’lar olarak tanımlayan Mustafa Çiçekyurt’a göre, bu sürece liderlik edebilmek için teknolojinin iş yönetimine getireceği katkıları öngörebilmek, doğru zamanda doğru teknoloji yatırımlarını hayata geçirebilmek ve bunu tüm ekibin desteğiyle birlikte uygulayabilmek gibi yetenekler ve vizyoner bakış açısı gerekli. Dijital dönüşüm lideri, şirkette yenilikçilik kültürünün yeşertilmesi için iş yenilikçiliği programları geliştirmek ve yönetmekten sorumlu olmalı, kurum kültürünün dijitalleşme yönündeki değişimini tetikleyebilmeli. Mustafa Çiçekyurt, yorumunu şöyle detaylandırdı:
“Teknoloji liderleri, ister CIO, ister CDO olsun, finans, pazarlama, satış, üretim gibi diğer departmanlarla koordineli bir çalışmayı sağlayabilmeli, sonuçta verimliliğe, müşteri deneyimini iyileştirmeye dayanan projelerin ortaya çıkması için birlikte çalışma anlayışını yaşatabilmeli. Teknoloji liderleri, departman bazındaki hedeflerle teknoloji hedeflerinin eşgüdümünü sağlayabilmeli, resmin bütününe ilişkin bakış açısını koruyarak dengeleri gözetebilmeli. Sonuç olarak dijitalleşme kaçınılmaz ve bir durak, bir son değil, her geçen gün gelişen teknoloji ve değişen rekabet koşulları doğrultusunda şekil değiştirerek süre giden bir yolculuk. Dijitalleşme yolculuğuna liderlik eden kişinin asli görevi, bu değişim döngüsünü yeni açılımlarla düzenli olarak ileriye taşımak.”