Ağ tarafsızlığı ölüyor
Bir yandan, bilişimde artık güvenlik aramayın. Öte yandan, mahremiyet, özel yaşamın gizliliği, kişisel verilerin korunması fasafiso. Beri yandan, zaten ağ (net) tarafsızlığı da sizlere ömür. 1990’larda insanlığın özgürce ve sınırsız iletişimini amaçlayan internet, artık bundan böyle illiberal hükümetlerin, büyük paragöz şirketlerin, kötü niyetli herkesin denetimine geçiyor. Hatta geçti de biz, sanki hala bir ümit varmış sayıklıyoruz. Geçmiş olsun. 1990-2016 iyi niyetli bir deneydi.
ABD’de Federal İletişim Komisyonu (FCC) başkanlığına Trump’ın atadığı Ajit Pai, ağ tarafsızlığını iptal edeceğini açıkladı. Zaten Temsilciler Meclisi 205 hayır, 215 evet oyla, ağ tarafsızlığının mezarını kazdı (Trump’ın Cumhuriyetçi Partisi’nden 15 üye de hayır oyu kullandığı halde). Senato 48 hayır, 50 evet oyu ile mezara gömdü. İki senatör oy kullanmadı. Trump, ağ tarafsızlığına inanmadığını, iptal edeceğini söylüyordu. Dediğini yapacak.
Böylece, internette parayı bastıran daha hızlı genişbantta uçacak. Parası yetmeyen yan yolda daha yavaş gidecek. Ayrıca, telekom şirketleri, internet kullanıcısına ait bütün verileri satabilecek. Bütün verileri!
ABD liberal ve eğitimli kesimi buna karşı örgütlenmeye başladı. İki ayrı kitlesel fon yaratma kampanyası, yaratıcı yenilikçi iki proje yürütüyor: Parasını verip, ünlü siyasetçilerin, Trump’tan başlayarak, internet kullanım verisini satın alacaklar. Nasıl ki telekom şirketleri halkın verisini şirketlere satacak, o halde bu veriyi herkes satın alabilir?
Amerikan tv oyuncusu Misha Collins, GoFundMe adlı girişimiyle şimdilik 63 bin dolar topladı. Hedefi 500 milyon dolara çıkmak. Bu epey uçuk bir hedef ama diğer girişim şimdiden 215 bin dolara erişti bile. SearchInternetHistory.com hedef olarak 1 milyon dolar hayal ediyor. Medeni haklar savunucusu ACLU, eksik kalanı tamamlayacağını açıkladı.
Bir diğer tehlike ise, özel şirketlerin “malı” olacak bütün verilerin nasıl korunacağı? Zaten bilişimde güvenlik diye bir şeyin “artık” olamayacağını The Economist bile kapak konusu yaparken: “İnternette güvenlik konusu ilk başlarda akla gelmemişti. Sonradan düşünülmeye başlandı. Bugün bilişim güvenliği çok berbat durumdaysa, bunun nedeni, dün bu konunun ciddiye alınmamasıdır.”
Ama acaba, tarih ve zaman damgası, kırılması fazlasıyla güç karmaşık şifreler (örneğin 60-70 haneli) kullanan blok zinciri (block chain) internette yeni güvenlik önlemi olabilir mi? Çünkü neden İngiltere Merkez Bankası, tam da bu konuda Kanadalı şirket MindBridge AI ve San Fransisco’dan Ripple ile “finansal iletişimdeki anormallikleri saptamak” amacıyla işbirliğine gidiyor?