Bilgiye değer katabildiğiniz kadar varsınız!
E-ticaret başlığında servis sunarken ürün de yaratan WittyCommerce, farklı sektörlerde büyük veri ile haşır neşir olan sektörleri hedeflediği gibi, Ar-Ge yetkinliği ile yurtdışı pazarlarda da konumlanıyor.
Küresel bazda dijital pazarlama trendlerinin değişmesiyle rekabet alanları da değişiyor. Sadece online ticaret başlığı altında servisler sunan, bunu deneyimleriyle güçlendiren WittyCommerce, online ticaret uzmanlık alanının uçtan uca tüm noktalarında bilgi birikimine ve pratik deneyime sahip, iş ortaklarına ve müşterilerine servis sağlayabilecek yetkinlikte. “İş ortaklarımıza servis sunarken, sadece talep edilenleri yerine getirmek yerine, önce bu taleplerin gerçek anlamda şirketin herhangi bir sürecine ya da kullanıcılarına değer katıp katmayacağını analiz edip tartışıyoruz” bilgisini veren WittyCommerce Yönetici Ortağı Aytek Ekici, sonrasında, benzer taleplerin daha önceki denemelerde nasıl sonuçlandığına dair bilgilendirme yapıp, talebin veri ile beslenmesinin yolunu açarak, gereken durumlarda çoğunlukla alternatifler sunarak en doğru çözümü sunmaya odaklandıklarını vurguladı. “Şirketlere önerim; e-ticarette önümüzdeki yıllarda tam olarak hayata geçeceği öngörülen, ama şimdiden gündemde olan başlıkları izlemeleri” tavsiyesinde bulunan Aytek Ekici’ye göre, kişiselleştirilmiş deneyim, tekrar sipariş ve abonelik seçenekleri, yapay zekâlı sistemler, tüm kanal ve cihazlardan ölçümleme, ilişkilendirme modelleri bunun ilk akla gelen örnekleri. Detaylar Ekici ile sohbetimizde:
WittyCommerce’ü e-ticaret sektöründe farklı kılan özellikleri neler?
Sadece e-ticaret demiyoruz, online ve offline çok bütünleşti. Son 15 yılını bu sektöre adamış insanlarız ve şirketimizi kurduğumuz 2,5 yıldan bu yana hep olumlu geri dönüşler aldık. Sektördeki sorunları da çözümleri de biliyoruz. Bir servis firmasıyız ve yarattığımız bütçenin karşı tarafta bir anlamı olup olmayacağını bilebiliyoruz. Öngörülemeyen projelere girmiyoruz. Bu da hem biz hem müşterimiz için riski kontrol etme imkanı sağlıyor. Bu işe iki kişiyle başladık ve 2.5 yılda 30’un üzerinde istihdama ulaştık. İzmir 9 Eylül Teknokent’te ve YTÜ Davutpaşa Kampüsü’nde varız. Hedeflerimizden önce yurtdışından müşteri edindik. İngiltere’den bir müşterimiz olduğu gibi, Kuzey Avrupa ülkelerinde de varız. Bizim gibi servis firmalarının yerel düşünmemesi önemli. Sunduğumuz hizmetlerin içine kendi ürünlerimizi serpiştiriyoruz. Servis verebilen ve ürün yaratan fazla şirket olmadığını biliyoruz.
E-ticarette 2017’de büyüme öngörünüz nedir?
Büyüme oranları hem Türkiye’de hem dünyada paralellik gösteriyor. Bu yıl da benzer bir büyüme oranı öngörüyoruz. Ama mobilin desteğiyle, önümüzdeki yıllarda bu oranların daha hızlı bir artış eğilimine gireceğini düşünüyorum.
Küresel dijital pazarlama trendleri konusunda kendinizi ve Türkiye’yi nerede görüyorsunuz?
WittyCommerce; büyük çaplı projelere imza atmış olsa da, bir servis firması için genç. Bu süreçte rekabet ettiğimiz pazarda hem müşterilerimizle hem rakiplerimizle iyi ve düzenli ilişkiler içerisinde büyümeyi her geçen dönem artırarak, ama kontrol ederek ilerliyoruz. Pazar büyük ve birçok farklı noktasında özelleşmiş ya da küresel seviyede kendini ispatlamış, çoğunlukla yurtdışı merkezli birçok çözüm sağlayıcı ile paylaşıyoruz. Pazar payımızı, çözümlerimizi yapısal olarak genel ama müşterilerimiz için özelleştirdikçe arttırmaya devam edeceğiz. Aslında bizler pazarın büyüklüğünden çok, pazarın kendisinin ne kadar sağlıklı olduğu üzerine düşünerek ilerliyoruz. Görüyoruz ki, doğru planlanmayan projeler ve bütçeler, gizlilik korkusu ile sektör içinde paylaşılmayan bilgiler, insan kaynağı diyerek çok basite aldığımız ama sürekliliğinin ana gerçeğinin gerekli saygıyı görmemesi gibi konularla pazar kalitesini ve sürekliliğini kaybediyor.
Servis ve ürünler hakkında bilgi verir misiniz?
Özellikle büyük ölçekli şirketlerin e-ticaret altyapılarını güncel bir yapıya büründürme işlemi yapıyor, bunları yeni platformlara taşıyor, büyümelerinin önünü açıyor, tüm departmanların kullanabileceği platformları hazırlıyoruz. İşin teknoloji bölümünün yanında, bir de bunu yönetme tarafı var. Bu kapsamda danışmanlık servislerimiz bulunmakta. Firmaların e-ticaret departmanlarını, stratejik olarak gerektiğinde bilfiil yürütüyor, yapılması gerekenler ve bunun için hamleleri onlara anlatırken, danışmanlık başlığında, gerektiğinde süreci bizzat üstleniyoruz. Bir oyuncak mağazası zinciri ile yaptığımız çalışma 3-4 ay içinde yüzde 350 büyüme getirdi. Yazılıma girmeden basit dokunuşlarla bunu yaptık. Sadece maliyeti kullandığımız yerleri, reklam yerlerini değiştirdik. Stratejiyi yeniledik. Her bir müşteri için terzi usulü çalışıyoruz. Her projeye yenilikler katmak bizim için önemli. Teknoloji ve danışmanlık sunarken, ürün tarafında da büyük veriye odaklanıyoruz. Sistemde bulunan verileri ne amaçla ve nasıl kullanacağımıza dair birçok soruya yanıt arıyoruz. Ayrıca siteye giren her kullanıcı için mobil platformda farklı bir sayfa açabilmek önemli. Kişiselleştirilebilir bir yapı ile hedef kitleye doğru ürün ve teklifle ulaşabilmek gerek. İnsanlar da internet alışverişinden bunu bekliyor. Analitik kavramı web dünyasında büyük bir değişim geçirdi. Sitenizde milyonlarca ziyaretçi olmasından ziyade, bunların kaçının satın alma yaptığı önemli. Bunun da temeli; tüketici davranışlarını her bir tüketici bazında bilip buna göre teklif sunmak. Bunun için online ve offline platformların anlamlı ve kesintisiz entegrasyonu şart.
Markaların bu hedefli yaklaşıma yönelik ilgisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye’de iyi markalar ve yetkin kişiler var, ama genele baktığımızda olgunluk anlamında oldukça gerideyiz. ‘Şu ürüne şöyle bir indirim yapalım’ deniliyor, ama bunun ne gibi faydalar getireceği bilinmiyor, hangi veriden yararlanarak bu kararın alındığı da belirsiz. Oysa bir istekte bulunurken, eldeki veriden faydalanmanız lazım. Bir talebin kaynağında güncel veri olmalı ve reklam, pazarlama bütçesini bu şekilde ayarlamak lazım. Böylece yatırımın geri dönüşünü minimum sapma ile saptayabilirsiniz. Her bir müşterinizi tanımanız şart ve elinizdeki veriler de bu imkanı sağlıyor. Konu sadece perakende sektörü de değil. Tüm sektörlerde bu algıyla hareket etmek gerek.
Müşterileriniz ağırlıklı olarak hangi sektörlerden?
Perakende, ulaşım ve sigorta gibi verisi büyük ve müşterisi ile etkileşimi yüksek sektörler ön planda. Ulaşımda örneğin İDO’nun web sitesinden mobil uygulamasına her kanalı baştan yapıyoruz. Temel platformu yapıyor ve bunun üstünde farklı servisler veriyoruz. Kiosk’lar, turnikeler hepsi birer cihaz, acentelerin de farklı arayüzleri, tüketiciye birçok dokunma noktası var. Müşteriye özel platformları birbirine entegre ediyoruz. Tüm sürece dahil olan ve tüm çözümlere servis veren nokta ise biz oluyoruz. ‘Replatforming’ ile var olan sistemleri tekrar yapmaktan bahsediyoruz. Bu yönüyle orta ve uzun vadeli kurumsal planların konumlandırılabileceği noktayız.
‘Replatforming’ nedir?
Ölçeklenebilir altyapının kurulması için çalışıyor, sonra müşterinin ve iç müşterinin dokunduğu ve dokunacağı alanları inşa ediyoruz. Platformu tamamen biz yapabileceğimiz gibi, başka çözüm ortaklarını da işleyişe entegre ediyoruz. Mağaza içinde kurguladığımız digital signage yapıları ile müşterinin ihtiyacına daha kolay ulaşabilmesini sağlıyoruz. Ürün hakkında bilgi, bu ürünü alanlar başka neler almış, size hangi beden uygun gibi tüm bilgileri size sunabilir durumda bu yapı. Hatta sistem sizi tanıyorsa, ‘şu ceketi daha çok beğenirsiniz’ teklifini yapabiliyor. Biz bunların hepsinin çalışabilmesi için gereken altyapıyı core platformu ve müşterinin talep ettiği kanal entegrasyonlarını, ödeme sistemi ile ERP, CRM ve depo ile entegrasyonları gerçekleştirebiliyor, müşteri isterse bunun operasyonlarını devam ettirebiliyoruz. SEO ve sosyal medya gibi konularda da yönlendirme imkanı sunuyoruz.
Şirketinize yatırımcı ilgisi ne seviyede?
Yerli ve yabancı yatırımcı ilgisi var. Satın alma ve birleşme odaklı teklifler geliyor. Şirketimiz ise kendi dinamikleri ve finansal yapısıyla olumlu ilerliyor. Temelde yurtdışına farklı bölgelere açılmamız için partnerlik veya birleşme sürecine sıcak bakıyoruz. Ama en azından 2017’nin ikinci yarısına kadar bu başlıktaki süreçleri durdurduk. Acelemiz yok. İngiltere ve Norveç’te projelerimiz var ve bunlar 2017’de hayata geçecek. Ortadoğu ve Körfez bölgesi, ayrıca Vietnam da gündemimizde. Ekip olarak deneyimimizde yurtdışı çalışmalar da dahil. Benelüks ülkeleri, Almanya ve Kuzey Avrupa ile bağlarımız bu nedenle güçlü.
2017 öncelikleriniz neler?
Ürün tarafına yaptığımız yatırımı büyüteceğiz. Yani, büyük veri üstündeki bu ürün ayrı bir marka olarak Avrupa’ya odaklanacak. Bunun çalışmalarına başladık. Ürün özelinde bir yatırım söz konusu olabilir. Yani bir yatırımla odağı sadece bu ürün olacak bir ekibi bünyemize katabiliriz. Amacımız Avrupa ve ABD açılımlarımız için ürüne değer katmak. Londra ofisi, İran pazarı gündemimizde. Ama aceleci olmamak gerek. Bu arada WittyCommerce olarak, Emakina işbirliğinin ardından SAP Hybris çözümleri sayesinde yüksek trafikli altyapıların hayata geçirilmesi alanında uzmanlaşan Veriyeri’ni bünyemize katarak büyümesine devam ediyoruz.