Yasaklı kitaplar tapınağı
Kassel, Almanya’nın “ortasında,” Berlin’den trenle 4 saat, Frankfurt’tan trenle 2 saat. Her beş yılda bir burada Documenta adlı bir çağdaş sanat etkinliği yapılır. Bu yıl 14’üncüsünde sıra. Ve ilk kez, Documenta sadece burada değil, Yunanistan’ın başkenti Atina’da da eş zamanlı yapılıyor. Çağdaş sanat dünyasının pek önem verdiği Kassel/Documenta, bu alandaki yenilikçi ve ötesi eserlerin sergi alanı. Dolayısıyla yüksek gelir grubu yerli ve yabancı meraklılar şehrin ekonomisine büyük katkı yapıyorlar. Etkinliğin “yarısının” Atina’da yapılması ise Yunanistan’ın sosyal ekonomik dertlerini en azından böyle bir seçkin işle paylaşma jestinden ibaret.
Oradaki Documenta 8 Nisan’da açıldı. Almanya ve Yunanistan cumhurbaşkanları açılışta birlikteydiler. 16 Temmuz’da Atina ayağı bitecek. Kassel ise 10 Haziran’da açıldı. 17 Eylül’e kadar açık. Tam yaz turizm mevsimi boyunca bu küçük Alman şehri, çağdaş sanat camiasının konusu olacak. Aynı sırada Venedik Bienali de sürüyor. Başka şehirlerde başka sanat etkinlikleri de var. Avrupa, yaz aylarını deniz, güneş, kumla geçiremeyecek şehirlerine sanatı getirerek farklı ve yenilikçi bir turizm stratejisi uyguluyor yıllardır.
Kassel’de bol dikkat çekecek eserler arasında birincisi Yasaklı Kitaplar Partenon’u. (Partenon, Atina’nın sembolü ünlü yıkık tapınak). Arjantinli sanatçı Marta Minujin’in fikri bu: 10 Mayıs 1933’te Naziler, yazarları yahudi, komünist veya sadece “dejenere” oldukları gerekçesiyle yerli yabancı bir çok yazarın kitaplarını meydanlarda yakmıştı. Bunlardan en büyüğü Berlin’de olmuş, Propaganda Bakanı Göbbels orada bir de konuşma yapmıştı. Kassel de elbette bu kitap yakma rezaletinden uzak kalamamıştı. Şehrin merkez meydanında kitap yakılan yerde şimdi Documenta için bir Yasaklı Kitaplar Tapınağı inşa edildi. Kitapların, naylon poşetlerle tutturulduğu çelik konstrüksiyon yapı, Partenon boyutlarında (70x31x14m).
Kassel Üniversitesi öğrencileri ve sanatçı, ilk basımevinden bu yana 500 yılda yasaklanan en ünlü kitaplardan 170 tanesini seçti. Halka, ellerinde bu yazarlara ait kitaplardan vermek istedikleri için çağrı yapıldı. 100 bin kitap toplandı. Ama aralarına “bir başka yasaklı” kitap, Hitler’in “Kavgam”ı alınmadı!
Minujin, Arjantin’de diktatörlüğün sona erişinden bir hafta sonra bu “tapınağı” 1983’te Buenos Aires’te inşa etmişti. Ülkesinde yasaklanan 20 bin kitabı kullandı. İnternet öncesi dönemde, böylesine ilginç bir işin dünyada tanınıp bilinmesi pek zordu. Minujin, bu işini “dünyaya” Londra’da Tate Gallery’de açtığı 1983 sergisiyle tanıttı. Şimdi ise 30+ yıl sonra Kassel’de daha görkemlisini yaptı.