“2011 Makroekonomik Beklentiler Paneli” İstanbul’da gerçekleşti
2011 yılında dünya ve Türkiye ekonomilerinde yaşanabilecek gelişmeler ve makroekonomik beklentiler hakkında görüşlerin paylaşıldığı “Makroekonomik Beklentiler Paneli” Yapı Kredi Portföy Yönetimi ve CFA Society of Istanbul işbirliğiyle geçtiğimiz hafta gerçekleştirildi. Açılış konuşmalarını Yapı Kredi Portföy Yönetimi Genel Müdürü Gülsevin Yılmaz ve CFA Society of Istanbul Başkanı Onursal Yazar’ın yaptığı panelde, Yapı Kredi Başekonomisti Doç.Dr. Cevdet Akçay, Bilkent Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Refet Gürkaynak ile Global Source Partners Türkiye Danışmanı Murat Üçer 2011 yılına ilişkin makroekonomik beklentilerini ve görüşlerini paylaştı. Türkiye’nin 2009 yılındaki daralmanın baz etkisini de kullanarak, 2010’da kuvvetli temeller üzerinde yükselen güçlü bir büyüme gerçekleştirdiğini belirten Yapı Kredi Başekonomisti Doç.Dr. Cevdet Akçay ülkenin 2011 yılında da politika ve yönetim bazlı ayrışma fırsatına daha da kuvvetli bir şekilde sahip olacağını söyledi.
Akçay şöyle devam etti; “Bu fırsatın doğru kullanılması durumunda krizin hızlı bir şekilde normalleştirdiği faiz ortamının da olumlu etkisi ile Türkiye’de ilk defa sürdürülebilir büyümenin önü bu kadar açık hale gelecek. İyi yönetilmesi gereken riskler var ancak şu an bu alanlarda bir bozulma işareti de görülmüyor. Artan cari açığın ve döviz kurunun doğru ve statik olmayan, zamanlar arası bir yaklaşımla değerlendirilmesi doğru olacaktır. Bunun da çok fazla yapılmadığı görülüyor.”
Global Source Partners Türkiye Danışmanı Dr. Murat Üçer ise Türkiye’nin küresel krizden etkilendiğini, ancak rüştünü ispatlamış olarak çıktığını vurgulayarak,
“Şu anda temel meselemiz görece bir başarıyı yönetmek. Küresel ekonomide ciddi riskler var ama gelişmekte olan piyasalar dostu ortam bizi bir müddet daha sürükler.
2011 için genelde rüzgar olumlu” dedi. Üçer aşırı ısınma, cari açık gibi bildik kırılganlıkların tekrar ortaya çıktığını ve bunun sürdürülebilir gözükmediğini ekledi. Türkiye’nin reform konusunu netleştirmesi gerektiğini ve seçimlere kadar bu seyrin devam edeceğini öngören Üçer seçim sonrasında çıkacak resme göre görünümün bugünkü gibi nispeten olumlu olması durumunda not artırımının gelebileceğini de belirtti.