İki yanlış bir doğru
Radikal gazetesi yazarı Hakkı Devrim şöyle yazdı:
“İngilizler, Oxford English Dictionary’nin son baskısında (Bu da İngilizlerin kutsal kitabı sayılır) information kelimesinin 9,400 ayrı anlamda kullanıldığını belirtmişler.” (30/12)
Ertesi gün Hakkı Devrim, şunu yazdı:
“İngilizce bilmem. Arkadaşların heyecanı bana sirayet etmiş olmalı. Yeterince araştırmadan, dünkü yazımda kullandım bu ‘müthiş’ bilgiyi. Hadisenin aslı, eğer nihayet anlayabildiysem, enformasyon konusunda 9,400 sayfalık bir kitap yapmışlar. Kitabın ağırlığını oluşturan, enformasyonla ilgili metinlermiş. Yan yana, alt alta kelimeler veya deyimler değil de, içinde hep enformasyondan söz edilen cümlelerden oluşmuş bir kitap. Benim anlayabildiğim bu.” (31/12)
Oysa, Hakkı Devrim’in ikinci yazısı da sorunluydu. Oxford imzalı ünlü İngilizce Sözlük’teki “enformasyon” maddesinin yeni yazımı o kadar ayrıntılı ve uzun olmuştu ki 9,400 sözcük tutmuştu. Eh, kısa bir roman, uzun bir hikaye kadar bir şey. Sözlük, artık kağıda basılmayacaktı. Sayısal olacağı için, yer sorunu yoktu: Yaz, yazabildiğin kadar.
Bu öyküde önemli olan, böyle bir hata yapılmış olması değil. Hata yapılabilir. Düzeltilir. Ama, gözünü web yaşam biçimine açan genç kuşak, hata ile düzeltme arasında geçen sürede hatayı “bilgi” olarak alırsa ne yapacağız? Gördüğü cümleyi kesip yapıştırmak, gençlik için çok olağan. Bu bilginin doğruluğunu araştırmayı akıl etmeden. Akıl edeni, gidip Wikipedia’yı referans gösteriyor. Yani, eğer referans göstermeyi biliyorsa? Önemini anladıysa? Ya da ‘hoca’ istedi diye mecburiyetten yapıyorsa?
Bir keresinde bir öğrenci, referans olarak “ödevim.com” adresini göstermişti! Oraya bakmış, uygun cümleyi almış. Referans olarak da göstermiş. Daha ne yapsın?