Bulut, erişilebilirliği artırıyor
Güvenlik konusu üzerinde önemle durulması gerektiğini belirten Bimsa Sistem Mühendisi Cem Güneyli bulut altyapısındaki iş uygulamalarının faydasını şu şekilde aktarıyor: “İş sürekliliği açısından uygulamaların bulut üzerinde olması erişilebilirliği artırıyor.”
Bir yazılımın internet üzerinden kullanılabilmesi öncelikle internete erişilebilen her yerden kullanılabileceği anlamına geldiğini vurgulayan Güneyli, zaman ve mekândan bağımsız olma özelliğinin bu tür yazılımların erişilebilirlik değerini çok yüksek seviyelere çıkardığını ifade etti. Ayrıca Güneyli’ye göre, bu doğrudan iş sürekliliği ve verimlilik açısından büyük avantajlar sağlıyor.
İş kritik uygulamalarında yüksek iş sürekliliğini sağlamak ciddi bir tasarım, yüksek maliyet ve iyi bir yönetim gerektirdiğini söyleyen Microsoft Türkiye Sunucu ve Yazılım Ürünleri Grup Yöneticisi Necip Özyücel, “Ancak bulut ortamları çok daha büyük kapsamlı yapılar kurulduğu için iş kritik uygulamalarının daha kolay ve düşük maliyetle barındırılmasını sağlayabilmektedir. Bulut çözümlerinde kurumların ihtiyaçları ve uygulamanın gereksinimleri analiz edilerek uygun yerin belirlenmesi gerekmektedir” diye konuştu.
Kullanılan uygulamanın altında donanım ve yazılım olmak üzere birçok katman olduğunun altını çizen Özyücel, “Bu katmanların her birinin satın alınmasından kurulmasına ve idame edilmesine kadar bir süreç ve yatırım söz konusudur. Sadece yazılıma ulaşma sayesinde tüm bu katmanların servis olarak alınması mümkündür. Bu şekilde maliyet kontrolü yapılabilmekte ve en güncel sürümler kullanılabilmektedir” dedi.
EMC Satış Öncesi Takım Lideri Cenk Ersoy’a göre, sunucu sanallaştırma teknolojileri olgunlaştıkça ve bu teknolojiler bilişim ağı ile depolama sistemleri altyapılarını daha etkin kullandıkça kritik iş uygulamalarının sanallaştırma platformları ve bulut mimarileri üzerinde çalışabilmeleri gittikçe yaygınlaşıyor. Ayrıca Ersoy, kritik veritabanları üzerinde çalışan uygulamaların ve büyük sayıda kullanıcı içeren e-posta sistemlerinin bulut mimari üzerinde çalıştığı örnekleri yavaş yavaş özellikle yurtdışında görmeye başladıklarını ifade etti.
Ersoy bulut üzerindeki iş uygulamalarının avantajlarını aktarırken, “İnternet üzerinden bir uygulama kullanıldığında o uygulamayı sağlamak için gerekli altyapının satın alma maliyeti ve yönetme, yedekleme, felaket kurtarma yapısı geliştirme gibi maliyetlerden kurtulmak mümkün olur. İhtiyaç arttıkça hizmet seviyesi hızla artırılabilir veya gerektiğinde azaltılarak ekonomi sağlanır” dedi.
IBM Türk Teknoloji Lideri Kıvanç Uslu, bulut servis sağlayıcıyla çalışıldığında erişilebilirlik ve ölçeklenebilirlik karşılıklı anlaşmalarla garanti altına alındığını belirtti. Bunun yanında bulut özel ise erişilebilirlik ve ölçeklenebilirlik teknik olarak mümkün kılındığında kritik iş uygulamalarının bulut üzerinde yer alması, uygulamanın sağlığı ve rahat genişleyebilmesi büyük fayda sağlayacağını aktaran Uslu, “Kesintisiz hizmet verebilen kritik uygulamalar aynı zamanda değişken iş yüklerine karşı da garanti altına alınmış olacaktır. Bulut çözümleri ve altyapı yazılım/donanım ürünleri en fazla erişilebilirlik ve ölçeklenebilirlik sağlamak üzere özel olarak tasarlanmaktadır” dedi.
İnternet üzerinden doğrudan bir yazılım kullanabilmenin hem kurumlar için hem de kullanıcılar için sayısız avantajları olduğunu belirten Uslu, “Kurumlar için erişilebilirlik, ölçeklenebilirlik, merkezi güncelleme, ortak altyapının kullanılmasıyla ve ölçek ekonomisinin etkisiyle masraflarda ciddi azalma, sistem yönetim masraflarının minimale indirilmesi, işgücü ve altyapı yatırımına daha az ihtiyaç duyulması avantajlar arasında sayılabilir” dedi.
Bireysel kullanıcılar için bulutu değerlendiren Uslu, her yerden hızlı şekilde ulaşmak, farklı araçları kullanabilmenin uygulamalar arasındaki kolay bütünleşme ve gerekli uygulama geliştirme altyapılarının saatler mertebesinde kendilerine sunulması gibi avantajları olduğunu vurguladı. Konuyla ilgili uyarısını yapmaktan kaçınmayan Uslu, “Bu avantajların servis seviyesi anlaşmalarıyla güvence altına almak gerekmektedir” dedi.
Global İletişim Genel Müdürü Murat Küçüközdemir’e göre, sanallaştırma ile başlayan, hızlı gelişmelerle bugünkü haline gelen bulut bilişim, altyapı olarak servis (IaaS-Infrastructure as a Service) tarafındaki altyapı ihtiyacını sanallaştırma teknolojisi ile karşılarken, yazılım olarak servis (SaaS-Software as a Service) tarafında geliştirilen iş uygulamalarına daha kolay ve daha az maliyetle erişilmesini sağlayabiliyor.
Genişbant ve mobil iletişim kullanımının artmasıyla birlikte iş hayatının giderek hızlandığını ifade eden Küçüközdemir, kesintisiz çalışabilme ve iş sürekliliğinin her zaman sağlanabilir olmasının giderek önem kazandığını ifade etti. Ayrıca Küçüközdemir, “İş yaşamındaki rekabet, şirketlerin iş sürekliliğini sağlayabilmeleri için karşılaşabilecekleri kesintileri asgari seviyede tutmasını gerektirmektedir. Bu kapsamda şirketlerin bilgi teknolojileri altyapıları üzerinde çalıştırdıkları uygulamaları, kullanıcılarına ve müşterilerine kaliteli ve sürekli olarak erişilebilir kılmaları önemlidir. Tüm bu ihtiyaçlar da iş sürekliliğini sağlamada bulut bilişimin önemini ortaya çıkarmaktadır” dedi.
Bulut üzerindeki uygulamaların sağladığı en büyük avantajlarından birisinin kullanıcıların yazılım lisanslarını satın almalarına gerek kalmaması nedeniyle yüksek maliyet avantajına sahip olmaları olduğunu ifade eden Küçüközdemir, “Bununla birlikte yazılımın çalışacağı ayrı bir sunucu yatırımı ve işletimi gerekmemesi de diğer maliyet avantajları olarak sayılabilir. Bu saydığımız nedenler dışında her geçen gün oldukça dikkat çeken yeni iş modelleri de şirketlerin bulut üzerindeki uygulamalardan yararlanmak istemelerine neden olmaktadır” dedi.