Öğretmensiz okulda eğitim
Paris’in şımşıkırdak caddeleri, refah fışkıran vitrinleri, mağazaları, kafelerinden uzakta, 1980’lerden kalma çok katlı ruhsuz sosyal konutların “turizmden uzak” semti: Austerlitz Tren İstasyonu’nun komşusu, kullanılmayan bir yük istasyonundan bozma Station F. Burası halen dünyanın en büyük startup kuluçka merkezi olarak tepeden tırnağa, sıfırdan yıkıldı, yapıldı. Hizmete gireli henüz bir yıl olacak Haziran’da.
33 bin 747 metrekare alanda, 58 x 310 metre boyutundaki tarihi binada 30’dan fazla girişim sermayesi şirketi çalışıyor. Burada iş yapmak için yıllık ödedikleri para 6 bin 100 dolar. Ama geri kalan her yerde genç startup’lar ve gençlerine ortam bedava. Kafaları daha iyi çalışsın diye uyuma odaları. Gemi konteynerinden toplantı odaları. Yerlerde kocaman minderler. Hepsinin ortasında pop-sanatçı Jeff Koons’un 20 milyon dolar değerinde bir enstalasyonu.
Ve giriş kapısında şu yazı (esnek bir tercümeyle): “Buradan, bir metroya binin, bir sanat sinemasına gidin. Ya da Ulusal Kütüphane’de bir kitap okuyun. Ya da Seine kıyısında şarap için. Ama eğer yola devam ederseniz, Paris’in dışına da çıkabilirsiniz. Hatta taa Baltık Denizi’ne kadar gidebilirsiniz. Kuzey Kutbu’nda beyaz ayıları görebilirsiniz. Hatta hatta bir uzay gemisine binip Mars’a gidebilirsiniz.”
Yani, Station F’te hayale sınır yok. Ne hayal edersen, çalış, yapabilirsin. Çünkü burayı sıfırdan kuran Fransız iş adamı Xavier Niel, 17 yaşındayken babasının imzasını taklit ederek kendisine ikinci bir telefon hattı almış, bir porno sitesi açmış. 24 yaşındayken ilk şirketini 300 bin dolara satmış. 1994’te Fransa’nın ilk ISP’sini kurmuş. Dot com krizinden hemen önce 2000’de 50 milyon dolara satmış. Ve sonrası gelmiş. Şimdi serveti 8.1 milyar dolar hesaplanıyor. Station F için cebinde harcadığı para 250 milyon euro.
Devede kulak.
Niel, bir de yazılım okulu yarattı ki öğretmeni yok, laboratuvarsız, kitapsız, derssiz. École 42 adlı bu “okul” şehrin çevre yoluna yakın, tatsız bir bölgede. Niel, buranın da restorasyonu için bütün harcamayı kendisi yaptı. Bir kâr beklentisi yok. Sadece ehil yazılımcı yetiştirecek. Okulunun daha büyük kopyasını (20 bin metre kareye yakın) San Fransisco yakınında Fremont’a da taşıdı. Adını 42 Silicon Valley koydu. Ama okul, Silikon Vadisi’nde değil. Cebinden 100 milyon dolar ödeyerek bu okulu da yarattı. Ama burası “okul” gibi de değil. Ümit vaad eden, bir pırıltısı olan, ama parası olmayan gençleri bilişimde eğitmek için “tanım dışı” bir eğitim merkezi.
Buraya girmek için her hangi bir diploma gerekmiyor. 18 – 30 yaş arası her genç, eğer 42 sorulu zor bir mantık testini geçebilirse okula alınıyor. Ama sonrası çok zor: Bir ay süreyle, haftada 100 saat süreyle “durumlarına” bakılıyor. Çalışma biçimi, liderlik, uyum, öğrenme hızı, yetenek, algı vb. Eğer bu “havuzda” başarılı olurlarsa bilişim programında 3-5 yıl kalabilirler. Öğretmen yok. Öğrenciler kendileri grup kurarak kendilerine verilen problemlere kodlamayla çözüm üretiyorlar. Okulda her şey ücretsiz. Yeter ki çocuklar, yaratıcılıklarını (eğer varsa ve tükenmiyorsa) gösterebilsinler.