Koşarken STK desteği vermek hiç de zor değil!
Yeni haftada yine mektupta buluştuk,
Biz kentsel dönüşümle yoğrulurken, Mastercard da 10 yıldır yayımladığı ve tüm dünyada 162 şehri kapsayan “Hedef Şehirler Endeksi” raporunun 2018 sonuçlarını açıklamış. Bangkok üç yıldır dünya sıralamasında birinciliği kimseye kaptırmazken, listede ilk 10’da yer alan İstanbul, Avrupa’da üçüncülüğü korumakla kalmamış, küresel bazda da geçen yıla göre 1 sıra yükselerek 9. şehir olmayı başarmış. Raporda en dikkat çeken şehir ise Antalya. Çünkü Avrupa’da ilk 10 şehir arasına 4’üncü sıradan giren Antalya, 20 şehirlik dünya sıralamasına da 11’inci sıradan giriş yapmış. Bu arada büyümede rekor beklenti de İstanbul ve Antalya’nın. 2018 için turizmde toparlanmanın güçlenerek devam edeceği beklentisi paralelinde, bu iki şehir ayrı ayrı yüzde 20’ye yakın rekor büyüme gösterecek. Bu gibi iyi haberlerin katlanarak devamı dileğimiz, bu haberler her türlü gelişmeye karşı tesellimiz olsun.
Şehirden eve, ebeveynlere geçelim, ne dersin? Yeni nesil ofis hizmetlerini küresel bazda sunan Regus’un araştırması ebeveynlerin, aileleriyle daha çok zaman geçirebilmek için işverenlerinden esnek çalışma seçeneklerini daha fazla talep ettiğini gösteriyor. Öyle ki, ankete göre, çalışan ebeveynlerin yüzde 85’i daha esnek çalışma için diğer avantajlardan vazgeçebileceğini, yine ankete katılanların yüzde 81’i de en iyi avantajın daha iyi bir iş-yaşam dengesi olduğunu söylüyormuş, ki sonuna kadar haklılar, haklıyız. İşverenler de n’olur unutmasın: Çalışan ebeveynler, esnek seçenekler için özveride bulunmaya son derece istekli.
Ev-iş dengesi yolunda biraz adım aldık madem, biraz spor yapalım, sağlığımızı da düşünelim. Sağlıklı yaşam bilincinin gelişmesi, koşu, yürüyüş, fitness, pilates, yoga gibi spor dallarına ilginin artması ile spor ürünlerine ilgi artıyor, ama spor yaparken doğru kıyafet seçimini de es geçmemek gerek. Boyner’in Aktif Spor, Jeans ve Genç Giyim Grubu Genel Müdür Yardımcısı Bora Alyanak, bu gerçek ışığında spor kıyafeti seçerken dikkate edilmesi gerekenleri paylaşmış. Açılışı ayakkabı ile yapıyor, spora göre ayakkabı seçimine dikkat çekiyorum. İsmi aramızda kalsın, bazı tanıdıklarımız basketbol ayakkabısı ile koşmaya, tenis ayakkabısı ile yürümeye hevesli oluyor, ama irili ufaklı sakatlıklar yaşıyor. Bu nedenle spora, bir de mevsim koşullarına uygun ayakkabı seçmek ilk adım. Üst baş seçiminde de modaya değil, spor esnasında terlemeyi göz önüne alarak, çabuk kuruyan ve tene nefes aldıran kumaşları tercih etmek gerek. Bir de spor yaparken, ‘bol olsun ferah olsun, dar olsun üstümden dökülmesin’ felsefesini unutmak gerek. Uçlarda dolanmayın, içinde rahat hareket edebileceğiniz esnekliği gözetin. Güneşli havalarda koşu ve yürüyüş esnasında şapka ve gözlük takmayı da unutmayın.
Bu kadar kamu spotu tadında içerik sonrası girişimcilik ve destekler konusunda önemli bilgilerim var. Girişimcilik ekosistemiyle daha yakın iletişimde olmak, yenilikçi girişimlere ve startup ağına erken aşamada ulaşmak için birçok çalışma yürüten Tüpraş, Etohum üyeliğiyle dijital teknolojilere erken erişim sağlamayı hedefliyormuş. Etohum Tüpraş web sayfası https://etohum.com/tupras takibimizde olsun. Tüm eğitimin dijital ortamda ve online olarak verildiği, bölgenin ilk dijital interaktif üniversitesi olarak kurulan ve kısa adı Netkent olan Akdeniz Araştırma ve Bilim Üniversitesi ile Turkcell arasında hayata geçirilen ‘Lifecell Netkent’ tarifesiyle, Netkent öğrencilerinin eğitim süreleri boyunca ihtiyaç duyacakları tüm iletişim hizmetleri tek paket olarak sunuluyormuş. Eğitime destek olan dijital paket bu devirde çok önemli. PwC’nin Avrupa’da sosyal girişimleri desteklemek amacıyla 2014 yılından beri düzenlediği ve Türkiye’nin bu yıl ilk kez katıldığı Sosyal Etki Laboratuvarı yarışmasının finalinde, start-up kategorisinde kazanan Türkiye’den Kodluyoruz olurken, MUMO da “public” ödülüne layık görülmüş. Netaş, ağ teknolojileri alanında küresel şirket Cisco’dan “2018 – Yılın Kurumsal İş Ortağı” ve kurumsal segmentte “Mimari Mükemmeliyet” ödüllerini almış. Ağ ve uç nokta güvenliğinde küresel şirket Sophos ise Gartner’in 18 Eylül’de yayınladığı “Magic Quadrant for Unified Threat Management-SMB Multifunction Firewalls” (Birleşik Tehdit Yönetimi Sihirli Çeyrek Raporu-KOBİ’lere Yönelik Çok Fonksiyonlu Firewall) raporunda yedinci kez üst üste liderler kategorisinde yer almış. Uluslararası Alışveriş Merkezleri Konseyi (ICSC) alışveriş merkezi sektörünün en yenilikçi ve en etkili girişimlerini cesaretlendirmeyi amaçlayan Community Support Awards (Toplumsal Destek Ödülleri) programında bu yıl “Zorlu Center’ın Zorlu’da Engel Yok” projesini ödüllendirmiş.
Her ölçekte şirkete örnek olmasını dilediğim bir başarı haberim var. Sürdürülebilirlik konusunda çalışmalarıyla Vodafone Türkiye’nin İstanbul Maslak’taki Genel Merkez ve Küçükyalı’daki Dijital Operasyon Merkezi binalarında yılda ortalama 2,5 milyon plastik bardak ve 1,3 milyon çeşitli plastik ürün kullanımına son verilmiş. Vodafone Türkiye çalışanları plastik bardak yerine kâğıt bardak, plastik şişe yerine cam şişe, naylon poşet yerine yeniden kullanılan ambalaj gibi doğa dostu ve geri dönüşümlü ürünler kullanacakmış. #yeşilisevenkırmızı hareketi kapsamında başlatılan “Plastiksiz ofis” uygulaması tüm Türkiye’ye yayılır umarım.
Haftaya noktayı yine sporla koyuyorum, çünkü “Eker I Run Yol Koşusu”nun 5’incisi de bunu hak ediyor. “Sağlıklı Yaşam İçin Koş” mottosuyla hayata geçirilen “Eker I Run Yol Koşusu”nun 5’incisi, 7 Ekim’de gerçekleştirildi ve benim tanıdığım dostlar da vardı orada. Bursa’nın Nilüfer ilçesindeki Eker Meydan’dan start alan koşuda yarışmacılar, 15K, 5K ve Minik Adımlar koşuları olmak üzere 3 ayrı kategoride yarıştı. Yarışların birincisi erkeklerde Levent Kuva, kadınlarda ise Ebru Yazıcıoğlu oldu. 5K’da ise Yunus Çalışkan erkeklerde, Selin Eyüpoğlu da kadınlarda birincilik ipini göğüsledi. Koşuda, iyilik peşinde koşan Adım Adım’ın 210 gönüllü koşucusu, az buz değil tam bin 507 bağışçıya ulaşarak, Cerebral Palsy Türkiye, Gönüllü Hareketi, Koruncuk Vafkı, Tohum Otizm Vakfı, Türk Eğitim Vakfı, Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı olmak üzere 6 STK için 90 bin TL’ye yakın bağış topladı. Üstüne bir de her yıl koşu kayıt ücretlerinin bir kısmını sosyal sorumluluk partnerine bağışlayan Eker, bu yıl da koşu kayıt ücretlerinin her 5 TL’sini Tohum Otizm Vakfı’na bağışlamış..
Yeni hafta yine bizi bekler.