Her sektöre yönelik hizmet var
Faaliyetlerini Süzer Grubu bünyesinde sürdüren EKO Tesis Yönetim Hizmetleri, yeni çağrı merkezi yerini İstanbul Maltepe’de hizmete açtı. 1200 metrekarelik kapalı alana sahip bulunan EKO Contact Center, 650 kişiye kadar istihdam kapasitesine sahip bulunuyor.
Süzer Grubu Onursal Başkanı Mustafa Süzer açılışta yaptığı konuşmada, faaliyette oldukları tüm işkollarında müşteri hizmet kalitesine büyük önem verdiklerini ve EKO Contact Center’ın da bu yaklaşımı sürdüreceğini belirtti: “Çağrı merkezi operasyonumuzun çerçevesini genişletmek üzere yeni bir lokasyonu hizmete açtık. EKO Contact Center’ın butik ve özel yaklaşımıyla çağrı merkezi sektörü için yepyeni bir soluk olacağı inancındayız.” Süzer Grubu İcra Kurulu Başkan Yardımcısı ve Reel Sektör Grup Başkanı Serhan Süzer “Çağrı merkezi alanında önemli hedeflerimiz var ve bunları en kısa süre içerisinde gerçekleştirmek istiyoruz. EKO Contact Center, hem Süzer Grubu bünyesindeki şirketlerin performansının yükselmesine katkıda bulunacak, hem de iş dünyamızda farklı sektörlerden pek çok şirket için değer yaratacak. İlk etapta belirli sektörlere odaklanacağız, ancak sunduğumuz hizmet çerçevesini giderek genişleteceğiz” dedi.
Sektörün standartlarının oluşmasında önemli bir adım
VakıfBank, Çağrı Merkezleri Derneği (ÇMD) aracılığıyla aldığı ve Avrupa Standardizasyon Komitesi (CEN) tarafından hazırlanan “EN15838:2009 Müşteri İletişim Merkezleri Hizmet Belgelendirmesi” ile kalitesini tescilledi. VakıfBank, gelen çağrı ve dış aramalardaki işe alımlardan başlayan eğitim süreçlerinden kalite değerlendirmelerine, telefonda iletişim standartlarından satış-başarı ölçümlemesine kadar bir dizi konuda geçirdiği denetimden sonra belgeyi almaya hak kazandı. EN15838:2009 Müşteri İletişim Merkezleri Hizmet Belgesi, ÇMD Yönetim Kurulu Başkanı Bahadır Pekkan tarafından VakıfBank Telefon ve İnternet Bankacılığı Müdürü Meral Van Der Graaf’a verildi. Konuyla ilgili değerlendirme yapan VakıfBank Genel Müdür Yardımcısı Metin Recep Zafer, şu bilgileri verdi: “EN15838 sertifikasyon sürecinde sektörün standartlarını belirlemek ve yükseltmek amacında olan ÇMD ile benzer hedeflere odaklandığımızı gördük. Belgenin en önemli farklarından biri de belgenin 6 yıl süren bir geçerliliğe sahip olması. Sektörün referans kuruluşu olan ÇMD’nin çalışmaları ve bilgilendirmeleri ile uluslararası geçerliliği olan bu belgeye sahip olmak istedik. Çünkü uygulamakta olduğumuz yüksek hizmet standartlarımızı tescil ettirmek ve varsa gelişim alanlarımızı tespit ederek sunduğumuz hizmetleri daha ileri bir seviyeye taşıma amacındaydık. ÇMD’nin yaygınlaştırmak istediği çağrı merkezleri için özel hazırlanmış olan bu standart çok değerli.
İlk adım Bingöl’dü, sırada Anadolu’dan yeni İller var
Callpex 2009 yılında yüzde 300 büyüme gerçekleştirmişti. 2010 yılında da yüzde 200’ün üzerinde büyüme kaydeden Callpex Genel Müdürü Oğuz Taşkent, 2011’de ise yine yüzde 200 oranında büyümeyi hedeflediklerini açıkladı. Taşkent’e göre, gelişmeler hedefleri gerçekleştirebileceklerini gösteriyor. Çağrı merkezleri üzerinden alınabilecek hizmetlerin ve sunulan avantajların farkındalığının her geçen gün artmasının çağrı merkezleri için fırsatlarında önünü açtığını kaydeden Taşkent, “Bu artış ise beraberinde rekabeti getiriyor. Dolayısıyla, maliyet yönetimi ve verimlilik konuları 2011’de ön plana çıkan konular oldu. Özellikle Anadolu’ya yapılacak yeni yatırımlar ve çeşitli hizmetlerin tek noktadan yönetildiği iş modelleri odağımızda yer alan gündem maddelerinin başında geliyor” dedi.
Yeniliklere hız kesmeden devam
2010 yılının kendileri için yenilikler yılı olduğunu, 2011 yılında da bu yeniliklere hız kesmeden devam ettiklerini anlatan Taşkent, Bingöl’de başlayan operasyonlarıyla Anadolu’ya ilk adımlarını attıklarını ifade etti. Taşkent “Buradaki çalışan sayımızı 500 kişiye ulaştırmak üzereyiz. 2011’de öncelikli amacımız Anadolu’ya yeni yatırımlar yapıp yarattığımız istihdamı artırmak olacak. Dağınık yapıyı yönetebilmek için yaptığımız yatırımların meyvesini bu yıl almayı hedefliyoruz. Bu nedenle farklı illerde verilecek hizmetler ve Home Agent uygulamaları bizim için öne çıkan konular. Sağladığımız istikrarlı büyümeyi 2011 yılında da devam ettirmeyi hedefliyoruz” şeklinde konuştu.
Önümüzdeki dönemde telekomünikasyon sektörü yoğun bir rekabete tanık olacak; özellikle mobil teknolojiler ciddi anlamda ön plana çıkacak. Ayrıca bu rekabetin fiyat dışında ürün kalitesi, katma değerli servisler ve müşteri hizmetleri alanlarına kaymaya başlayacağını düşünüyoruz. Çağrı merkezi, uygulama olarak her türlü coğrafyaya uyarlanabilecek bir iş modelidir. Bu sebeple sektörümüz doğru şekilde desteklenebilirse, ülke genelinde istihdamı en hızlı artırabilecek sektörlerden biri. İnsan gücünün daha ucuz olduğu Hindistan, Çin gibi ülkelerde bütün dünyaya hizmet veren çağrı merkezleri mevcut. Türkiye, maliyet anlamında bu ülkelerle mücadele edemeyebilir ancak yenilikçi uygulamalarla birlikte dünyada hizmet çeşitliliği, nitelik ve kalite başlıklarında zirveyi zorlayabilecek düzeyde.