İş sürekliliğinin yeni destekleyicisi bulut bilişim
Uzmanlara göre şirketler artık değişen günümüz akıllı dünyasına uyum sağlayabilmek için yeni ve proaktif yaklaşımlar geliştiriyor. İş süreçlerinde bir anlık bir kesintiye bile tahammülü olmayan kurumlar, buna katkı sağlayacak yeni teknolojilere yöneliyor. İş sürekliliği konusunda son dönemde bulut bilişim hizmetlerinin getirdiği standartlar, bulut bilişim teknolojisi ve çözümlerini de öne çıkarıyor. Şirketlerin süreçleri iyi analiz edilmiş, önceden tüm önlemlerin alındığı ve işletmelerin beklenmeyen durumlardan minimum zararla çıkmasının sağlandığı bir yaklaşımı benimsediğini belirten IBM Küresel İş Hizmetleri İş Sürekliliği ve Altyapı Hizmetleri Yöneticisi Ayça Tuba Konakoğlu da gelinen noktada bulut bilişim gibi yeni teknolojilerin, şirketlerin sahip oldukları bilgiişlem altyapılarıyla işlevleri olabileceğinden çok daha hızlı biçimde oluşturma, yapılandırma, sağlama olanağı sunduğunu belirtti. Konakoğlu, “Hizmetler, çekirdek veri merkezinde önemli düzeyde bakım gerektirmeden hızlı bir biçimde genişletilebiliyor veya daraltılabiliyor. Bulut bilişim hizmetleri sunan şirketlerin gerek rekabet açısından, gerekse yasal düzenlemeler açısından iş sürekliliğini sağlama zorunlulukları, bulut bilişimden yararlanan şirketlerin de iş sürekliliği ihtiyaçlarını çözmesi anlamına geliyor” diye konuşuyor.
Bulutun önümüzdeki yıllarda üretim sistemlerinin çalışacağı bir altyapı oluşturmaya aday olduğuna da dikkat çeken Oytek Bilişim Hizmetleri Sistem Yönetim Müdürü Kudret Gülcan, “Bunun için öncelikle standartların belirlenmesi ve güvenlik konusunun netleştirilmesi gerekmektedir. Uygulamaların buluta taşınması altyapının tamamen değişmesi dolayısıyla kurumun iş yapışının değişmesine sebep olacaktır. Bulut üzerindeki esnek altyapı ile birçok şirket, iş sürekliliği planındaki bilgi teknolojileri bölümünü, aktif olarak çalışan birden fazla veri merkezi kullanarak yapacaktır” dedi.
Yedekleme ve arşivleme bulutun ilk adımı
Cloudturk Yöneticisi Mustafa Yazıcı’ya göre günümüzde veri merkezleri ve sunucu depolama alanında başvurulan en uygun çözüm bulut teknolojisi. Bulut teknolojisi ile sanallaştırma teknolojileri kullanılarak bir sunucu kümesinin istenilen şekilde parçalara bölünmesi veya bu küme üzerinde çalışan yazılım kaynaklarının yönetilmesinin sağlandığını belirten Yazıcı, şöyle konuştu: “Bu noktada yedekleme ve arşivleme, bulut teknolojisini kullanmanın ilk adımıdır diyebiliriz. Bireysel alanda bilgi tüketiminin artması ve veri depolama ihtiyacı, kurumların buluta yatırım yapmalarını tetikledi. Özellikle güvenlik konusunda standartların oluşmaya başlamasıyla birlikte kurumlar hızla bulut bilişimin en yalın hali olan IaaS’e (Infrastructure as a Service) yönelmeye başladı. IaaS’te sunucu kaynakları (İşlemci, bellek, disk, bant genişliği) üzerinde istenilen platform ve uygulamalar çalıştırılmaktadır.”
İnnova Teknoloji Çözümleri Direktörü Mehmethan Şişik’e göre yeni nesil çözümlerden en önemlisi, kullanıcı ya da müşterilerin, sistemlerini kullanırken yaşadığı deneyimleri baz alarak yaşanan sorunlara karşı proaktif müdahale olanağı tanıyan Kullanıcı Deneyimi Takip Sistemleri. Bu sistemler sayesinde henüz süreç kesintiye uğramadan, olası sorunlar keşfedilerek çözüm alternatiflerinin önceden planlanıp uygulamaya alınabildiğini belirten Şişik, şöyle konuştu: “Bunun dışında arşivleme sistemleri de üzerine hassasiyetle eğildiğimiz diğer bir başlık. Özellikle hukuksal zorunluluklar nedeniyle arşivlenmesi gereken önemli dosyalarınızın hem güvenli ve hem de en uygun maliyetlerle, rahat erişebilir ortamlarda saklanması yine iş sürekliliğinize katkıda bulunabilecek etkenlerden biri.”
KoçSistem Veri Yedekleme ve Depolama Birim Yöneticisi Serhat Erürker’e göre iş sürekliliği konusunda son zamanlarda eğilimler, veri güvenliğinin sağlanması, korunması yönünde. İş sürekliliği konusunda dışkaynak kullanımına da sıcak bakıldığını belirten Erürker, “Son zamanlarda ileri teknoloji donanımı kullanan veri merkezlerinin artması bu talebin bir sonucu olarak yorumlanabilir. Bu teknolojiler arasında ise bulut mimarileri ön plana çıkmakta olup hizmet alan kurumlara büyük esneklikler sağlıyor. Felaket anında bir organizasyonun en çok ihtiyacı olan şey, felaket anına en yakın tutarlı verilerine ulaşmak ve işine devam etmek. Bu alanda, anlık kurtarma çözümleri sağlayan özel donanımlar, veri hatlarının hızlanması ve sıkıştırma teknolojilerinin gelişmesi ile bölgesel kümeleme çözümleri, ayrıca disk üzerinde sıkıştırma özelliği kullanan yedekleme teknolojileri, son dönemde aranılan ve tercih edilen çözümler” diye konuştu.
İş sürekliliği stratejisi belirlenirken, yapılacak planın ve yatırımların belirlenen bütçelere sığmasının çok önemli olduğunu belirten Prolink Veri Depolama ve Yedekleme Ürün Müdürü Evrim Angay, bu denklemde sadece donanımsal anlamda değil, iş sürekliliğini devam ettirebilecek yazılımları da bünyesinde bulunduran sistemler ön plana çıktığını vurguladı. Replikasyon yapabilen sistemlerin, iş sürekliliği projeleri olan şirketler için tercih olarak ilk sırayı aldığını belirten Angay, şöyle konuştu: “İş sürekliliği projeleri çerçevesinde kurulan felaket kurtarma merkezleri düzenli olarak test edilmesi önem kazanmakta. FKM (Felaket Kurtarma Merkezi) ortamının kurulması yeterli olmamakta, bu ortamın ihtiyaç anında çalışıp çalışamayacağı test edilmelidir.”
Hayatnet Bilgi ve İletişim Hizmetleri Satış Müdürü Melih Kavala’da son dönemin iş sürekliliğini adresleyen teknolojilerini masaüstü sanallaştırma ve bulut bilişim teknolojileri olarak sıralıyor. Daha fazla tasarruf sağlamaya yarayan masaüstü sanallaştırma teknolojilerinin gündemde olduğunu belirten Kavala, şöyle konuştu: ”Bu teknoloji ile kullanıcıların masaüstü bilgisayarları artık sanalda olacak ve kullanıcılar “dummy terminaller” vasıtası ile kendi sanal makinelerine bağlanacak. Bu sayede sunucu tarafında kazanılmış avantajları, masaüstü bilgisayarlarda da kazanmış oluyoruz. Merkezileşme ile insanların her yerden bağımsız olarak verilerine erişmesi sağlanmış oluyor. Bulut bilişimin temelleri sanallaştırma teknolojilerine dayanıyor. Bu teknoloji ile şirketler kendilerini lokasyon bağımsız ve veri merkezlerini çok daha esnek bir yapı içerisinde barındırabilecek. Günümüzde uluslararası birçok şirket satış süreçlerini bulut hizmeti sağlayan bir CRM şirketinde tutuyor.”