Kentlere teknoloji eli!
Dünyada artan şehirleşme eğilimi ve paralelinde gelişecek nüfus artışıyla karşı karşıya kalacak olan ve değişen yaşam biçimlerini desteklemesi gereken kentler, teknoloji ile yeniden inşa ediliyor. Artık dünya, yaşamın kolaylaştığı, kentliyi odağa taşıyan, etkileşimli yönetim yapılarının oluştuğu, sağlam iletişim altyapılarına sahip, kaynaklarını etkin ve verimli kullanan kentlerle tanışıyor.
Dünya, hızla artan nüfus artışı, iklimsel değişiklikler, kaynak kısıtları gibi nedenlerle zor bir döneme girecek kentleri için bilgi ve iletişim teknolojileri üzerine yeni yapılar inşa etmeye çalışıyor. Önümüzdeki süreçte dünyadaki en yoğun yaşam alanları haline gelecek kentler için doğru çözümler uygulamaya konulması bir gereklilik haline geliyor.
Araştırmalar, hızlı şehirleşme eğilimiyle birlikte nüfusu artacak şehirlerin gelişmiş yaşam alanları yerine kaynak kıtlığı ile boğuşan yaşam birimleri haline dönüşebileceği olasılığını da gözler önüne seriyor. Çünkü ilk defa dünya nüfusunun ilk defa yüzde 50’si şehirlerde yaşamaya başlamış durumda, 2030 yılında ise nüfusun yüzde 60’ının, 2050 yılında da, yüzde 70’inin şehirlerde yaşayacağı düşünülüyor.
İşte bu gelişmeler ışığında dünya yeni şehircilik anlayışı ile kentlerini yeni yaşam biçimi ve ihtiyaçlara uyum sağlamış bir kent olarak tasarlamaya çalışıyor. Bu anlayış, kentsel politikaların uygulama merkezine kentliyi alan, sürdürülebilir kentleşmeyi önde tutan, artan nüfusun gereksinimlerini algılamak ve yanıtlamak için bilgi ve teknolojiden üst düzeyde yararlanan bir yapıyı adresliyor.
Yeni şehircilik anlayışı kapsamında sağlık hizmetleri, eğitim, kamu güvenliği, enerji ve su gibi hayati hizmetler sağlayan şehir altyapılarının, artan nüfusun gereksinimlerini algılamak ve yanıtlamak için yeni bilgiler ve teknolojilerden yoğun bir şekilde yararlanması gerekiyor. Akıllı şehirler olarak adlandırılan kentleri oluşturan bileşenler ise uzmanlara göre dört başlıkta toplanıyor. Yüksek oranlarda ölçeklendirilebilen, dayanıklı, verimli, çok yüksek sayılardaki kullanıcılara kolay yönetilen iletişim platformu sağlayan akıllı ağ altyapıları. Farklı iş sektörlerindeki ilgili kişilerce kullanılacak akıllı uygulamalar. Sunulan hizmetler sayesinde her yerde ve her zaman daha yüksek bir yaşam kalitesi elde edenler ve vatandaşlarına yerel ve merkezi olarak hizmet eden akıllı sistemler. Nitekim yavaş yavaş tüm bu sorunlara yönelik olarak dünyada akıllı trafik ulaşım sistemlerinden, su ve atık su sistemlerine, akıllı bina teknolojilerinden, enerji iletimi ve dağıtımına, şehir güvenliği çözümlerinden, aydınlatmaya ve idari yönetim sistemlerine kadar uzanan bütünsel çözümler sürdürülebilir şehirler yaratabilmek için tasarlanıyor. Eko- şehir projeleri oluşturuluyor. Pek çok büyük şirket, yerel yönetimlerle işbirliği ile akıllı şehirler projeksiyonuyla farklı çözümler ortaya koyuyor.
“Kavranabilir kent” için etkin şehir yönetimi
Yeni şehircilik anlayışının temel noktalarından birini de “kavranabilir kent” kavramı oluşturuyor. Kavranabilirlik, bu bağlamda, şehri tüm öğeleri ve özellikleriyle algılayıp anlayabilmek ve devamında bütün bunları kontrol edip yönetebilmeyi ifade ediyor. Etkin şehir yönetimi, kentliye kaliteli hizmet sunumundan, şehrin kaynaklarından etkin olarak faydalanmaya uzanan geniş bir alanı içine alıyor. Eğitim kalitesinin artırılması ve daha çok kişiye ulaşma; güvenlikte acil durumlara daha çabuk müdahale etme; enerjide gerekli altyapıyı sağlayarak ihtiyaç doğrultusunda tüketimi sağlama ve israfı önleme gibi çözümler etkin şehir yönetiminin bir parçası olarak karşımıza çıkıyor. Kent bilgi sistemleri ise sağladığı güncel bilgi ile tüm bu mekanizmayı destekleyen en önemli araçlardan birini oluşturuyor. Önemli bir başka nokta olan “Yaygın kent” anlayışı da kentsel fonksiyonları ve kentsel mobiliteyi daha geniş bir zemine yayarak, kentteki yoğunluğu hafifletmeyi, böylelikle kentsel yaşamı kolaylaştırmayı amaçlıyor. Bu konuda e-yönetişim de, vatandaşların sunulan hizmetlere istedikleri zaman ulaşabilmesi, modern yönetim bilgisi ve karar destek sistemi ile yönetim performansının artırılmasının sağlanmasıyla bu alana hizmet ediyor.
Sürdürülebilirlik ve akıllı yönetim öne çıkıyor
Uzmanlar, yeni şehircilik anlayışının parçası olan akıllı şehir sistemlerini, araçlarla donatılmış, birbirine bağlı ve zeki hale getirilmiş yapılar olarak tanımlıyor. Şehirleşme düzeyleri artarken hem çevresel sürdürülebilirliğin hem de su ve enerji tedarikinin devam etmesinin sağlanması, bir yandan da bilgiye dayalı akıllı yönetim sistemlerinin oluşturulması gereği vurgulanıyor. Kentlerin akıllı yapılarla yönetilmesi için modernize edilen altyapılarla büyüme veya daralma dönemlerine uyum sağlayabilen daha akıllı şehirler ortaya çıkabilirken, sayısal hale getirilen hizmet şebekeleri ile elektrik ve su dağıtımının gerçek zamanlı olarak yönetilebilme olanağı sağlanabiliyor. Bu noktada önemli olanın ise sistemleri bütünleşik bir yapıda daha akıllı kılmak, noktasal yatırımları şehir vizyonu çerçevesinde büyük resimde ve bir yol haritası izleyerek dönüştürmek önem kazanıyor. Yönetimlerin, bu anlamda iletişim altyapısı, enerji planlaması, iletimi ile güvenlik alanlarında önemli çalışmalar yapmaları gerekiyor. Modern ulaşım sistemleri başta olmak üzere atık su arıtma, geri dönüşüm, çevre dostu aydınlatma altyapıları, akıllı şebekeler ve temiz enerjiden yeşil bina kavramına kadar pek çok çözümün planlı bir şekilde hayata geçirilmesi önem kazanıyor.
Yeni şehircilik anlayışının bir parçası olan kentli ile etkileşimli yapılar, kentlerde şehirlerin belkemiğini oluşturacak yaygın iletişim ile ağları ile kurulmaya çalışılıyor. Uzmanlara göre birbirlerine güçlü iletişim altyapıları ile bağlı olacak yerleşim birimlerinde etkileşim artarken, ulaşım koridorlarının bütünleşik yapılmasından, altyapı çalışmalarının koordinasyonuna kadar pek çok çalışma da bir puzzle parçası gibi kurgulanıyor.
Dünyadan akıllı kentler
Hangi şehirler hangi sorunlarını teknoloji yardımıyla çözdü? Hangi şehirler akıllı şehir teknolojilerinden ve vizyonundan faydalanarak daha yaşanabilir yerler haline geldi? İşte dünyanın dört bir yanından akıllı şehir deneyimlerinden örnekler.
Akıllı kentlere dönüşümde üç nokta önem taşıyor
IBM Institute of Business Value tarafından gerçekleştirilen “Akıllı Şehir Vizyonu: Şehirler Zengin ve Sürdürülebilir Gelecek için Nasıl Liderlik Edebilir” başlıklı araştırma, yerel yönetimlerin bölgelerini “akıllı” bir şehre dönüştürmek için üç konuyu göz önünde bulundurması gerektiğini ortaya koyuyor. Üç nokta şöyle sıralanıyor:
Bir ekip oluşturulması: Yerel yönetimlerin şehrin diğer yöneticileri ve liderleri ile ulusal devlet düzeyleri arasında önemli ölçüde işbirliği gerektiren konuları ele alırken kendi kurumsal sınırları içinde sorunsuz bir şekilde çalışabilmesi ve diğer devlet kurumlarıyla etkin ortaklıklar kurması gerekiyor.
Gelişimin değil devrimler gerçek-leştirilmesinin düşünülmesi: Yeni nesil bir şehir oluşturulması, belediyenin odaklı veya etkin olmaktan çok daha fazla niteliğe sahip olmasını gerektiriyor. Sadece bir şehir sisteminin değil, tüm sistemlerin hedeflenmesi: Bir şehir içerisinde işleyen çeşitli sistemler arasındaki ilişkiler, şehirlerin karşı karşıya oldukları zorlukların önceliklerini belirlemek zorunda olmalarına karşın, sadece bir sistemdeki sorunların çözülmesinin uzun vadede yeterli olmayacağı anlamına geliyor. Bütünsel bir strateji, vatandaşlara sürdürülebilir refah sağlanmasının daha uygun bir yolu olarak öne çıkıyor.
İTALYA-MALTA
İtalya’daki bazı şehirler, Malta adası ve ABD’nin Teksas Eyaleti gibi dünyanın her yanındaki şehirler, güç şebekelerini daha dengeli, etkin ve yenilenebilir enerji kaynakları ile elektrikli taşıtların bütünleştirilmesine hazır hale getirmek üzere akıllı elektrik sayaçlarından ve araçlardan yararlanıyor.
JAPONYA
Deprem felaketiyle sarsılan Japonya’nın yeni akıllı şehirlerinden biri Yokohama olacak. Japon yetkililer, burayı emisyon üretiminin de çok düşük olduğu bir akıllı şehir haline getirmek istiyor. Bu birçok Japon şehrine de bir model olacak. Şehir, Japonya’nın güneybatısında. Şehirdeki akıllı şehir projesi beş yıllık bir pilot programı.
HOLLANDA
Hollanda’nın Rotterdam şehri, iklim değişiminin sürekli olarak değişen, karmaşık bir doğal su sistemi üzerindeki etkisiyle bağlantılı altyapının ve operasyonların yönetilmesi için gerçek dünyadan, gerçek zamanlı bilgileri kullanan ilk “Akıllı Delta Şehrini” oluşturmak amacıyla, su ve enerji yönetimine yönelik bir izleme ve öngörü sistemini uygulamaya koyuyor.
– Yine Hollanda’dayız. Amsterdam şehri, havaalanı bagaj kontrol sistemiyle check-in bilgisi ve gerçek zamanlı uçuş bilgisini bütünleştirerek bagaj gecikme ve kayıplarını yüzde 60, bagaj transfer süresini yüzde 22, operasyon maliyetlerini yüzde 40 azalttı.
PORTEKİZ
Paredes, Portekiz’de Porto’ya yakın bir yerleşim yeri. Parades, baştan akıllı şehir olarak kurulmuş şehirlerden biri olacak. Güney Kore’deki New Sangdho ve Çin’de Dongtan da bu vizyonla kurulacak. Portekiz hükümeti, bu kapsamda PlanIT Valley projesini açıklamış durumda.
ABUDABİ
Etisalat, Abudabi kentinde akıllı şehir servislerini sağlayacağını açıkladı.
HİNDİSTAN
Hindistan’da Kerala’da Kochi şehri, akıllı şehir konusunda Asya kıtasındaki en önemli projelerden biri. Dubaili şirketler de bu projede aktif olarak yer alıyor.
ABD
Elektrikli otomobiller de akıllı şehirlerin önemli bir ayağı olacak gibi görünüyor. Kamu ve özel sektör işbirliği ile kurulan bir oluşum, bu konuda San Diego’da çalışmalar yürütüyor. Oluşumun amacı, şehrin enerji bağımlılığını azaltmak, emisyonunu düşürmek, çevreci teknolojilere halkı ve şirketleri teşvik etmek olacak.
– New Mexico eyaletinin başkenti olan Albuquerque, 20’den fazla birimdeki 7 bin çalışanı arasında veri paylaşımını otomatikleştirmek ve her çalışanın gerçek bilginin aynı sürümüne ulaşmasını sağlamak için bir iş zekâsı çözümü kullanıyor. Sistem ile yaklaşık yüzde 2 bin oranında maliyet tasarrufu sağlanmış.
BAE
Birleşik Arap Emirlikleri’nde bulunan Masdar şehrinde şehir planlamacıları birbiriyle bağlantılı sistemler oluşturmak ve bunları bütünleşik bir gösterge panosundan yönetmek için bilim adamları, mühendisler ve yenilikçilerle birlikte çalışıyor.