Açık alanların güvenliğinde yeni ve çevre dostu çözümler gündemde
Toplu konutlar, fabrika ve endüstriyel tesisler, şantiyeler ve kampüslerin bina içi güvenlik ihtiyaçları kadar çevre güvenliği de büyük önem taşıyor. Kullanım alanına göre farklılaşabilen, çevre koruma sınır çiti, toprak altı optik algılayıcılar veya duvar üzerine monte edilebilen algılayıcılar, hareket sensörleri, radar, mikro dalga bariyerler gibi çevre güvenlik sistemleri, bu tarz özel alanların fiziksel sınırlarının aşılmaya çalışıldığını tespit ediyor ve ilgili uyarıyı kontrol merkezine ulaştırıyor.
Günümüzde endüstriyel tesisler, küçük ve orta ölçekli fabrikalar, kurumsal şirketlerin merkez binaları, konut ve siteler gibi toplu yaşam alanlarının çevre koruma ihtiyacı artıyor. Hırsızlık ya da özel alan ihlali gibi durumlar söz konusu olduğunda ise imdada ilk olarak çevre güvenlik sistemleri yetişiyor.
Çevre koruma sınır çiti, toprak altı optik algılayıcılar veya duvar üzerine monte edilebilen algılayıcılar, hareket sensörleri, radar, mikro dalga bariyerlerden oluşan çevre güvenlik sistemleri, diğer sistemlerle entegre edilerek daha proaktif bir çözümün tasarlanmasına imkan veriyor. İlgili alanda bulunan kameralar ile entegrasyon sağlanarak ihlalin yapıldığı bölgenin görüntüleri kontrol merkezi monitörlerine otomatik olarak yansıtılıyor, böylece ilgili görevlinin veya operatörün görüntüleri anlık görmesi sağlanıyor.
Sensormatic ile çevreniz de güvende!
Güvenlik teknolojileri alanında, farklı sektörlere ve ihtiyaçlara yönelik çözümler geliştiren Sensormatic, çevre güvenliği kategorisinde de yenilikçi ve çevre dostu uygulamalarıyla dikkati çekiyor. Sensormatic’in çevre güvenlik sistemleri, gergi teli uyarı, gömülü, çit üstü ve radar sistemleri olmak üzere dört başlık altında toplanıyor.
Gergi teli uyarı sistemi
Bu sistem özel bir bölgeye izinsiz giriş ve çıkışları takip ediyor ve IP video izleme sistemleri ve geçiş kontrol sistemleri ile entegre çalışarak tam koruma sağlıyor. Sistem, sahip olduğu yazılım ile network ağı üzerinden diğer güvenlik sistemleri ile gerçek zamanlı veri iletişimine olanak tanıyor.
Gömülü sistemler
Toprak altına uygulanan Gömülü Çevre Güvenlik Sistemleri; fiber optik kablolar sayesinde korunmak istenen sınır çevresindeki titreşimleri algılıyor. Bu sayede merkezde bulunan harita yazılımı üzerinde noktasal olarak alarmın geldiği bölgeyi tam olarak gösterebiliyor. Toprak altı fiber kablo hassasiyeti, bir insanın, bir aracın veya hayvanın zemine uyguladığı basınç ve titreşimleri ayırt edebiliyor. Bu nedenle asılsız alarm oluşmasının önüne geçiliyor.
Radarlar güvenliğin hizmetinde…
Bugüne kadar daha çok savunma sanayi, trafik, meteoroloji ve havacılık sektöründe karşımıza çıkan radarlar, fiyatlarının son kullanıcı için ulaşılabilir hale gelmesi sayesinde bugün standart çevre güvenlik bileşenlerinden biri haline geldi. Günümüzde özel mülkler, havalimanları, veri merkezleri ve sınır bölgelerinde olası tehlikeler radar sayesinde daha uzaktayken fark edilebiliyor. Radyo dalgalarıyla bölgeyi tarayarak, objelerin hızını, yönünü ve yerini belirleyen radarlar, güvenlik amaçlı kullanımlarda etkin rol oynuyor.
Çit üstü sistemler
Alternatif güvenlik sistemlerinden farklı olarak güneş enerjisiyle de çalışabilen bu sistem ile özellikle geniş alanlarda ve uzun metrajlı uygulamalarda sahada enerji kablosu maliyeti ortadan kalkıyor. Enerji tasarrufu da sağlayan bu sistemler hem kurulum hem de devreye alma süreçlerinde kolaylık ve zaman kazandırıyor.
Çit üstü çevre güvenlik çözümleri zorlu ortamlarda da sıkıntısız bir şekilde çalışabilmesiyle farklılaşıyor. -35 ile +70 derece arasındaki her tür ortamda çalışabilen ürünler hem farklı coğrafyalar için hem de gündüz ve gece arasında yüksek sıcaklık farklı olan alanlar için ideal bir çözüm sunuyor. Solar enerji kullanımı, kutuplara yakın Kuzey ülkelerinde dahi ek enerji ihtiyacı olmadan sürdürülebilir koruma sağlıyor. Kablonun herhangi bir noktadan kesilmesi ya da kopması durumunda onarım veya değişim için ek kablo vasıtasıyla güvenlik sağlamaya devam ediyor.
Video izleme sistemleri ile entegrasyona da olanak tanıyan ürünler, alarmın hangi noktadan geldiğini yerleşkenin haritası üzerinde operatöre gösteriyor. Alarmın geldiği bölgeye en yakın kamerayı tetikleyerek, görüntüyü operatörün monitörüne getiriyor. Bu sayede operatör kaynaklı hataların önüne geçilerek, olaylara hızlı müdahale ediliyor.