“Tababeti yapış şekli değişiyor”
Sağlık, bilişim kullanımının vazgeçilemeyeceği alanların başında geliyor. Bu konudaki gelişmeler Tıp Bilişimi Kongresi’nde ele alınacak. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de 2000’li yıllardan sonra tüm hizmet sektörlerinde bilişimin hızla ilerlediği ve onsuz hizmetin yapılamayacağı noktaya gelindi. Sağlık sektörü de bu anlamda bilişim kullanımının vazgeçilemeyeceği alanların başında geliyor. Türkiye’de tıp bilişimi alanında faaliyetlerini sürdüren Tıp Bilişimi Derneği Başkanı Prof.Dr. Mustafa Özmen ile tıp bilişimi alanını konuştuk.
Sağlık asimetrik bir sektör
Sağlık sektörünün asimetrik bir sektör olduğunu belirten Özmen, hastanın sağlık konusunda bilgisinin artmasının önemine değindi. Özmen, “Hasta sağlığıyla ilgili ne kadar çok bilgi sahibi olursa bireyin kendi sağlığını yönetebilme becerisini sağlamış olursunuz. Bu sağlık hizmetlerini hızlandırıyor. Bilişim aracılığıyla özellikle internetin gelişmesiyle sağlık hizmetini sunuş şeklimiz değişti. Bu değişimle birlikte karar destek sistemleri, mobil cihazlar gelişti. Bizim tababeti yapış şeklimiz değişti ve önümüzdeki yıllarda bu uygulamalar patlayarak artacak” şeklinde konuştu.
Dünya nüfusu yaşlanıyor
Japonya nüfusunun 2030 yılında yüzde 50’sinin 65 yaş üzerinde olacağını ve herhangi bir ülkede sağlık harcamalarının yaklaşık yüzde 80’inin 65 yaş üzerine harcandığına dikkat çeken Özmen, aynı zamanda yaşlanan nüfusa bakacak insan sayısının yetersiz kalacağını belirtti. Dünyada ortalama 65 yaş üzeri insan sayısının yüzde 10-15 arasında olduğunu söyleyen Özmen, “Türkiye’de 2030 yılında 65 yaş üzeri insan sayısı yüzde 15’in üzerinde olacak. Bugün yüzde 5 ve 3 kat artacak. Bu insanlara normalde yapılan kişi sağlık harcaması 3 ila 5 kat artacak” dedi.
Özmen, bilişimin tam da bu noktada tababet sistemini değiştirdiğini kaydetti ve bu değişimle birlikte daha fazla teknolojiye harcama yapılan daha az hizmet kaybının yaşandığı mobil sistemlere ihtiyacın doğacağını söyledi.
Dünyada tıp bilişimi sektörünün büyüklüğünün 6-7 milyar dolar olduğu ve 1 milyar dolara yakın Ar-Ge yatırımının yapıldığını belirten Özmen, “Sağlık sisteminde de öyle bir sistem yaratacaksınız ki hiç sorun yaşanmayacak, inişler ve çıkışlar olmayacak ve beklenen yaşama süresi sorunsuz gidecek. Günümüzde devletler bu noktalara kafa yoruyor. Uzaktan hastaları kontrol edeyim, onların hastalanmasına izin vermeyeyim diye araştırıyor. Sigortacılar kimsenin hasta olmasını istemez, devletler bu anlamda finans yükünün artmasını istemez. Geleceği öngördüğünüzde büyük bir yük ile karşı karşıya olacağız ve sağlıkta hizmet sunumu değişiyor ve değişmek zorunda. Bu da bilişimi kullanmaktan geçiyor, başka yolu yok” şeklinde konuştu.
Tıp bilişimi bilim dalı olmalı
Tıp bilişimi alanının temel ve en önemli sorununun akademisyen sıkıntısı olduğuna dikkat çeken Özmen, tıp bilişiminin kendi başına ayakları üzerinde duracak şekilde planlanmadığına değindi. Özmen, “Tıp bilişimi kendi başına bir bilim esasında. Bu alanda üniversitelerde bölümler açıldı ancak YÖK tarafından bilim dalı olarak kabul edilmediği için profesörlük doçentlik alanında ilerleyemiyorsunuz. Sağlık Bakanlığı da bu konuda YÖK ile temas halinde bizim de çabalarımız sürüyor. Henüz bu konuda bir ilerleme sağlayabilmiş değiliz” ifadelerini kullandı.
Ulusal Tıp Bilişimi Kongresi
Bu yıl sekizinci Ulusal Tıp Bilişimi Kongresi, 17 – 21 Kasım günleri arasında Antalya Belek’te gerçekleştirilecek. Prof.Dr. Mustafa Özmen etkinlik hakkında şu bilgileri verdi:
“Tıp Bilişimi Derneği tarafından her sene gerçekleştirdiğimiz bir çalışma. Hem akademik hem de güncel bilgileri içeriyor. Serbest bildirilerin sunulabildiği tek etkinlik. Herkesin ilgisini çeken bölümü ise güncel konular. Bu sene “Sağlıklı Bilişim” özellikle bilgi güvenliği, ağlar, veritabanları gibi konular. Bu sene Sağlık Bakanlığı güçlü bir şekilde katılıyor Tıp Bilişimi Kongresi’ne. Sağlık Bakanlığı’nın Türkiye’de e-Sağlık, hastane bilgi sistemleri ile ilgili panelleri olacak. Mobilite, bilişim ihaleleri, sosyal medya ve sağlık gibi panellerimiz olacak”