Tüm bulutlar bir araya toplanacak, BT hizmetleri yağmur olup yağacak
Cisco’nun CloudVerse çözümü, kurumların geleneksel BT altyapılarını buluta taşımak için ihtiyaç duyacakları tüm bileşenleri paket olarak sunmayı hedefliyor.Bazı şirketler hala bulutun ne olduğunu ve kendilerine nasıl fayda sağlayacağını anlamaya çalışırken, bulut kavramının farkına varanlar hangi yaklaşımın ve ne tip çözümlerin kendileri için uygun olduğunu değerlendirme mücadelesi içinde. Bu ihtiyaçlara cevap vermek üzere dünya genelindeki birçok bulut tabanlı hizmet sağlayıcısı da, kendilerine özgü çözüm ve yaklaşımlarıyla bu büyük pastadan pay almaya çalışıyorlar.
Diğer yandan bu durumun gündeme getirdiği önemli bir konu var: Farklı alanlarda faaliyet gösteren şirketlerin ve kamu dahil devlet kurumlarının buluttan beklentisi farklı. Her kurumun regülasyonları, servis ve güvenlik beklentileri, kapasite ihtiyacı yaptıkları işe göre farklılık gösteriyor. Bu da hem kurum içinde tercih edilen bulut yapılanmasının (özel bulut veya karma bulut gibi), hem de ihtiyaç duyulan bulut servisi sağlayıcıların çeşitlenmesi sonucunu doğuruyor. Konunun şimdiye dek dile getirilmeyen yanı ise gün gelip kurumun mevcut yapılanması ve tercihleri çerçevesinde bu hizmetlerin bir araya getirilmesine duyulacak ihtiyaç.
BT hizmetleri haftalar değil, dakikada hazır
Cisco, geçtiğimiz hafta ABD’deki Silikon Vadisi’nde yer alan dev yerleşkesinde gerçekleştirdiği bir basın toplantısıyla bu konuya yönelik olarak CloudVerse adını verdiği çözümünü duyurdu. CloudVerse ile sunulan hizmet çerçevesinde yer alan bileşenler şirketlerin kendi bulut çözümlerini ortaya koymaları ve yönetmeleri için gereken araçları sağlamanın yanında, şirketlerin ihtiyaçları ve gereksinimleri ışığında tercih edecekleri çok sayıda bulut servisinin bir araya getirilmesi ve yönetilmesine dair çözüm sunuyor. Diğer bir deyimle CloudVerse sadece bulut altyapısı sunmakla kalmıyor, aynı zamanda birçok sağlayıcıdan gelen mevcut bulut hizmetlerini bir araya getirme rolünü üstleniyor. CloudVerse ile geleneksel veri merkezini buluta taşıyan işletmelerin sağlayacağı fayda sistem sahip olma maliyetinde yüzde 50 azalma, sunulacak yeni bulut ve BT hizmetlerinin haftalar yerine dakikalar içinde hazır hale gelmesi gibi bulut bilişimin genel vaatleriyle paralel.
Yeni nesil internetin temeli mi atılıyor?
Gerçekten de CloudVerse içindeki bileşenlerin detaylarına baktığınızda, özellikle de ‘Akıllı Bulut Ağı’ bileşenini yakından incelediğinizde Cisco’nun IP tabanlı iletişim çözümleri sunma konusunda dünyanın en köklü şirketleri arasında yer almasından gelen tecrübesinin yansımalarını görmek mümkün. Buluttan buluta bağlantı sunan ve şirketin hizmet aldığı çok sayıda bulut servisini bütünleştirmek adına önemli bir görev üstlenen bu bileşen, bulut bilişimin temelini oluşturan sanallaştırmanın en önemli nitelikleri arasında yer alan dinamik yük dengeleme özelliğini ağ altyapısına taşıyor. Çözümün diğer bileşenleri olan ‘Bütünleşik Veri Merkezi’ özellikle yönetim ve kaynak dağılımı konusunda iddialı bir yaklaşım ortaya koyarken, ‘Bulut Uygulamaları’ Cisco ve üçüncü parti sağlayıcılar tarafından geliştirilen çözümlerin servis olarak sunulabilmesini sağlıyor.
Özetle Cisco, CloudVerse ile şimdiye kadar irili ufaklı birçok bulut hizmet sağlayıcısı tarafından farklı silolar üzerinden sunulan hizmetlerin daha iyi bütünleştirilebilmesi ve yönetilebilmesini sağlıyor.
Son olarak haberimizi Cisco Mühendislik Bölümü Kıdemli Başkan Yardımcısı ve Teknoloji Lideri Padmasree Warrior’un toplantıda söylediği şu sözlerle bitirelim: “Cisco sunduğu bu çözümle sadece çok sayıda buluttan oluşan bir dünyanın kapılarını aralamakla kalmıyor; yeni nesil internet için insanları, toplulukları ve organizasyonları kurumsal nitelikte deneyim sunan bulut hizmetleriyle bir araya getirecek olan bir geleceğin de kapısını aralıyor.” Öyle de olsun…
Veri tüketiminde “Prime Time” dönemi başlıyor
Toplantıda küresel internet protokolü veri merkezi ve bulut tabanlı trafiğin büyümesini ve eğilimlerini öngörme amacıyla 2010-2015 yılları arası için gerçekleştirilen ‘Cisco Küresel Bulut Endeksi’ raporu da açıklandı. Raporda yer alan bazı ilginç öngörüler şu şekilde:
l 2010’da yıllık 1.1 zettabayt olan veri merkezi trafiğinin dört kattan fazla artarak 2015’te yıllık 4.8 zettabayta ulaşacağı ve yüzde 34’lük yıllık bileşik büyüme oranı sergileyeceği tahmin ediliyor.
l Küresel veri merkezi trafiği 2010’dan 2015’e kadar dört katına çıkarken, küresel bulut trafiği aynı dönem içinde 12 katına çıkacak.
l 2015’te veri merkezi trafiğinin yüzde 76’sı, depolama ve sanal makineler arasında doğrulama gibi işlemlerle bizzat veri merkezinin kendisi tarafından üretilecek.
l Televizyondaki “prime time” saatleri gibi, işlemlerin en yoğun olduğu zamanlarda tüketicilerin saat başı veri merkezi trafiği ortalamasının 2.5 katına kadar trafik yaratması bekleniyor. Bu da veri merkezleri ve bulut için de ilave kapasite planları yapılmasını gerektiriyor.
l 2014, iş yükü değişiminde ağırlığın ilk olarak buluta doğru kaydığı yıl olacak. Toplam iş yükünün yüzde 51’i bulut ortamında, yüzde 49’u ise BT alanında gerçekleşecek.