SOPA geri gelecek
Siberuzay, Hollywood’a karşı bir siper kazandı. Ama savaş sürecek. Hukuk, Vahşi Batı’yı (İnterneti) nasıl hizaya getirecek? Kesin olan şu: SOPA-PIPA benzeri yasaklar, başka isimlerle ve başka kisvelerle yeniden ortaya çıkacak. Çünkü yaratıcı sanayi, ürünlerini korumak istiyor. Nokta.
Ama, siberuzay da her şeye anında, o saniye, herkesi işin içine katarak, beklemeden, para ödemeden ulaşmak istiyor. Nokta.
Eee?.. Bu iki uzlaşmaz talepte orta yol nasıl bulunacak? Henüz bilmiyoruz.
Bildiğimiz tek şey, işin görünen kısmı: İnterneti sansür anlamına gelen yasa tasarılarına o kadar büyük bir tepki oluştu ki, tam da seçim yılında ABD Kongresi, bu tepkiyi görmezden gelemedi. Daha uygun koşulları bekleyecekler.
Maazallah bir Cumhuriyetçi, başkan seçilecek olursa, zaten görürüz hep birlikte internete sansür olur muymuş, olmaz mıymış! Şimdi, efendi ve aydın bir kişi başkan olduğu için ve tasarılar da pek şallum şullum olduğu için olay “teğet geçti.” Ama başka koşullarda 12’den vurabilir. Çünkü Cumhuriyetçi Parti’nin, herbiri diğerinden tuhaf ve ebelek gübelek konuşmaya çalışan aday adayları, karanlık bir gelecek gösteriyor dünyaya.
••
SOPA-PIPA’ya tepki gösterenlerden biri de AB Sayısal Gündem Bakanı Neelie Kroes oldu. Bütün ciddiyetini bir kenara bırakıp, “İnternetin sağladığı açıklıktan yararlanmak yerine kötü hukuki metinlere ihtiyacımız yok. Yollarda hız yapmak yasak diye otoyollara hız tümseği inşa etmiyoruz” dedi.
Ama soruna nasıl çare bulunacağına dair bir ipucu vermedi. Kasım’daki bir konuşmasında bu konuda özetle şöyle demişti: “Sanatı ve sanatçıları doyurmak ve beslemek için doğru kuralları ve doğru modeli bulmalıyız. Bunun hukuki çerçevesi esnek olmalı. Sayısal dünya hızla değişiyor. Buna fırsat verirsek, sorunlar zincirinin her halkasına yaratıcı çözümler getirebiliriz.”
Çok güzel bir temenni… Ama soruna çözüm nasıl bulunacak?
SOPA-PIPA için şöyle bir benzetme yapılıyor:
Bir şöför, bir hırsızı, o adamın ne yapacağını bile bile suçu işleyeceği yere götürürse, o suça ortak olur (yardım ve yataklık).
Ama aynı hırsız, suçu işleyeceği yere taksiyle gitse, ve taksi şöförü, hırsızın niyetinden haberdar olmasa, o zaman şöför suç ortağı olmaz.
Aynı benzetme, telif hakkını yok sayan sitelerin çalışma düzeni için de geçerli. Bunların bazısı, “Valla, biz herkese kapımızı açtık ne yaptıklarını bilmiyoruz, ilgilenmiyoruz” diyor. Pirate Bay gibi bazısı ise, “Bize telif yazmaz. Kimseye hesap vermeyiz. İstediğimizi yaparız” diyor.
Bu durumda, kullanıcıyı Pirate Bay’e link veren bir siteye gönderen arama motorları, “ne yaptığını” biliyor mu? Bilmiyor mu?