Kurumsal zekânın macerası bitmeyecek!
Her ölçekte şirketin strateji ve hedeflerini yakından etkileyen iş zekâsı ile ilgili son gelişmeler dosya sayfalarımızda.Her ölçekte şirketin stratejisini ve hedeflerini en temelden etkileyen yatırım iş zekâsı halini aldı. Çünkü hem rekabet sertleşti ve hızlı davranabilmek için hızlı karar verebilmek gerekiyor hem de kurumsal yapılanmada hızlı manevra becerisi sergileyebilmek şart. Büyük şirketler bu konuda yatırımlarını büyük ölçüde hayata geçirdi. Küçük ve orta ölçekli şirketler de ihtiyaçlar ve yasal mevzuata tam uyum adına bu konuda hızlı hareket ediyor.
Kurumsal veri bütünlüğünü korumak, bunu yaparken şirket bütününde hız, erişim kolaylığı ve ölçülebilirliği sunmak, şirket stratejilerine ve hedeflerine uygun adımları BT yapısının tam desteği ile hayata geçirebilmek, iş zekâsı yapısının da öncelikli temel taşlarını oluşturuyor. Forrester Research Türkiye Ülke Müdürü Murat Yaşar’a göre, içinde bulunduğumuz dalgalı küresel ekonomik yapının ışığında, şirket yönetimleri kurumsal performansı geliştirmenin yollarını yeniden tanımlamalı. Bu yollar, kârlılığı veya pazardaki payı artırmak olabilir, ama Yaşar’a göre, bu hedeflere ulaşmak sadece sayısal verilere bakılarak yapılacak bir iş değil. Çünkü finansal olmayan ölçütler de var. Buna tüketici sadakati ve çalışan tatmini örneklerini veren Yaşar, “İşinize 360 derecelik en kapsamlı açıdan ne kadar hızlı ve etkili bakabiliyorsunuz?” sorusunu yöneltti ve şu yanıtla devam etti:
“Ölçüm olmadan yönetim olmaz. İş stratejisini hayata geçirmek için şirketin BT dahil tüm yetkilileri iş odaklı, stratejik ve pragmatik bir yolla finansal yapılarını ve operasyonlarını ölçebilmeli. Bu tarz ölçümler olmazsa, operasyonel sonuçlar ve strateji arasında bir bağ da kurulamaz.”
Deloitte Türkiye Danışmanlık Hizmetleri Kıdemli Müdürü Kerem Dalyanoğlu’na göre, şirketleri iş zekâsı alanında yatırıma iten beş temel ihtiyaç var. İlk sırada, veri miktarı artışı ve teknolojik ilerlemeler geliyor. İkinci sırada, daha çok bütünleşik analitik verilerin oluşturulmasını gerektiren yerel ve küresel mevzuatlar var. Dalyanoğlu, şöyle devam etti:
“Üçüncü sırada, kârlı büyümeyi devam ettirmek gelirken, dördüncü sırada yeni perspektifler ve bunun ışığında toplanabilecek yapılandırılmış veya yapılandırılmamış veriler var. Son ihtiyaç maddesi ise gizli öngörü. Veri çokluğu dolayısıyla, yöneticiler çok daha verimli ve odaklı çalışan iş zekâsı sistemlerine ihtiyaç duyuyorlar ki, bu verilerin içerisinden gizli öngörüler oluşturulması sağlanabilsin.”
Dalyanoğlu, CIO’ların, ellerindeki tüm analitik çözüm seçeneklerini maksimum kapasitede kullanmanın yöntemlerini bulmaya çabalayacağı kanısında. Böyle çözüm seçenekleri olmayanlar da en gelişmiş analitik altyapılara ve sistemlere yatırımlar yapmak zorunda. Çünkü ancak bu şekilde kısa ve orta vadede şirketlerinin küresel ve yerel pazarlarındaki rekabet avantajları koruyabilirler.