Mobil gerçeğine HP yanıtı
HP, 18 Nisan’da Londra’da düzenlediği ‘Bağlantılı Dünyada İnovasyonu Yönetmek’ (Driving Innovation in a Connected World) başlıklı toplantısında son çalışmaları ve projeleri ile ilgili bilgi paylaştı. Şirket aynı gün, kurumsal kullanıcılar için mobil uygulama platformu olan ‘HP Enterprise Mobility’ platformunu da tanıttı. Söz konusu uygulama ile hedef; şirket çalışanlarının ihtiyaç duydukları şirket bilgilerine hızlı, kolay ve güvenli bir biçimde kendi mobil cihazları ile erişimini sağlamak. Veriye her zaman ve her yerden ulaşımın artık önemli bir ihtiyaç ve gereklilik haline geldiğini belirten HP yetkililerine göre, bireylerde cihaz sahipliği arttıkça şirketler de bu hıza ayak uydurmaya çabalıyor.
HP Labs İnovasyon ve Sürdürülebilir Bilişim EMEA Bölgesi Yöneticisi Ian Brooks’a göre, şirket değerlerini korumak adına, kapsamlı prosedürleri uygulamak bir gereklilik halini alıyor. Mobil cihazların kaybedilmesi veya çalınması riskine karşı şifreleme ile bu uygulamaları örnekleyen Brooks’a göre, konu güvenlik olduğu zaman işler asla bitmiyor. “Üst düzey yöneticiler kendi mobil cihazlarını ofiste kullanabilirken, farklı nesillerden istihdamın artması ile mobil cihazların ofis içi kullanımı yaygınlaşacak” saptamasını yaptı.
“EMEA’nın ilgisi büyük”
Kurumsal mobil uygulama yapısı ile HP, hem bir uygulama mağazasını hem de güvenlik çatısını sunuyor. Bu tarz bir yapılanmanın her ölçekte şirket için gerekli olduğunu bilerek hareket ettiklerini söyleyen Brooks, “Çünkü birçok şirkette bu konuda ortak bir politika yok, BT birimi de neyi nasıl desteklemesi gerektiğini bu yüzden bilmiyor. Ama bu tarz standart bir politika ile hem kontrol hem güvenlik sağlanabilir” yorumunu yaptı. Bu gibi uygulamalara EMEA bölgesinin çok açık olduğunu ifade eden Brooks, şunları söyledi:
“Bölgede ‘kendi cihazını getir’ uygulaması Batı ülkelerinden daha yaygın. Bu yüzden, bu talebe yanıt vermesi gereken şirket sayısı da çok. Bu imkanı her şirketin her çalışanına sağlaması bir gereklilik halini aldı. Aksi halde yetenekli gençlerle çalışamazsınız. Kamu ve özel sektör bu yolda gerekli uygulamaları yapmak zorunda. Bu yapıya tam anlamıyla uyum zaman alacak, bu bir gerçek. Bir KOBİ’nin buna uygun şirket politikasını hızlı uyabilme imkanı var. Ama finans ve telekom sektöründe, kamu kanadında daha büyük ölçekli şirketlerin ihtiyaç duydukları çözümleri bulmaları, bunların yaygınlığını sağlamaları nispeten daha uzun sürecektir. Orta ve uzun vadede bakıldığında, BT sistemini bu şekilde yönetmek hem güvenli hem de maliyet avantajı sağlayan bir uygulama.”
Brooks’a göre, bu gelişimin paralelinde yönetim stili değişimi de geliyor. İşin temeli ise çalışanlara güvenmek, veriye erişimi sunmak, bunu yaparken sisteme uygun güvenlik politikalarını kurgulayarak, herkesin yetkisi olan bilgiye erişimini mümkün kılmak. İngiltere’de birçok şirketin bu konuda önemli adımlar attığını vurgulayan Brooks’a göre, işin temelini otomatik sunumlar ve uygulamalara erişim oluşturuyor. “Bu, son kullanıcı için işlerin daha kolay olmasını sağlar” diyen Brooks, sürdürülebilir bilişim beklentilerini de, “Genel olarak enerji odaklı ‘sürdürülebilirlik’ kavramı hızla gelişiyor, kamu ve özel sektörün ilgisi yoğun” sözleriyle özetledi.
Şirket bütününde enerji etkinliği odaklı uygulamaların ağırlığının arttığını ifade eden Brooks, HP olarak ürünlerin içeriğinden tedarik zinciri süreçlerine kadar tüm aşamalarda da bu öncelikle hareket ettiklerini vurguladı. Pazarın bu yöndeki talebi ışığında HP Labs olarak enerji tasarrufu önceliğiyle birçok program yürüttüklerini söyleyen Brooks, inovasyon odaklı şu detayları paylaştı: “Ar-Ge’yi ürüne koyduğumuzda hedefimiz; tüm cihazlarda düşük enerji tüketimi. Daha az enerji harcayan cihazlar üstünde çalışmalarımız bitmiyor. Tüketiciler de bunu bekliyor, daha kolay kullanım ve daha çok araca, anında erişim ve yüksek performanslı bağlantı talep ediyor. Görsel materyallere erişim ve düşük enerji tüketen ekran teknolojileri bu esnada herkesin önceliği. Hafif ve pil ömrü yüksek cihazlar da var.”
Öncelikler çok net
Birçok uygulamayı, farklı markalar bünyesinde olsalar bile, bütünleştirdiklerini söyleyen Ian Brooks, “Bazı rakiplerimiz bunu tehdit olarak görebilir, ama tüketicilerin isteği; farklı yapıların sürekli birbiri ile bütünleşik çalışması. Tüketiciler BT satın alma kararlarında bütünleşik ve uyumlu çalışmaya öncelik veriyor” dedi. Farklı ürün sağlayıcıların çözümlerine erişimi ‘tüketicilerin tercihi’ olarak tanımlayan ve buna en uygun yöntemlerle yanıt verdiklerini söyleyen Brooks, bulut, güvenlik ve büyük veri odaklı bir gelişim sürecine dikkat çekti. HP Labs olarak çalışmalarının bu alanlarda yoğunluk kazandığını, bütünleşik bulutun burada öne çıktığını hatırlatan Brooks, bulut ile ilgili olarak CIO’lara atölye çalışmaları sunduklarını söyledi. İşin kapsamına bu noktada iyi bakmak gerektiğini, sınırları ve yükümlülükleri böylece netleştirme imkanı bulunduğunu söyledi.