Güneş paneli boyası
“Güneş paneli nesi? Boyası mı? Ne boyası?”
Çok haklısınız. Bu cümle Türkçe. Ama anlaşılmıyor. Çünkü, güneş paneli ve boya arasında nasıl bir ilişki var?
Şöyle var: Güneş paneli dediğimiz zaman akla, her yerlerde görmeye alıştığımız düz yüzeyler geliyor. Dikdörtgen boyutlarda, yassı levhalar. University of South California’da bu yassı levhalar yerine, güneş paneli görevi yapacak nano kristalleri, bir yüzeye “boya gibi” sürerek yerleştirmeyi başardılar.
İşte bu yüzden, “güneş paneli boyası” diye bir şey çıktı ortaya: Boya, mürekkep gibi sürülen güneş paneli.
Nanokristaller “o kadar küçük ki” 250 milyar tanesi, bir toplu iğne başına sığıyor.
Ama bu işin henüz “ama”ları var: Silikon yongalardan ucuz. Ama nano kristaller arasındaki bağlantıyı sağlayan sentetik bağlar, elektriği verimli üretmeyi henüz sağlamıyor. Ve bir de bunları bir yüzeye tutturmaya yarayan yarı-iletken cadmium selenide, zehirli bir madde. Bu uygulamanın ticarileşmesinin önünde bir engel- henüz. Cadmium dışında acaba ne kullanabiliriz diye bakıyorlar şimdi.
Eğer bu sorunlar giderilirse, güneş paneli kavramımız tamamen değişecek. Nasıl ki bir zamanlar elektronik mürekkep yoktu, ama bir gün olacağını biliyorduk. Şimdi de boya gibi sürülebilecek güneş paneli henüz yok, ama olacağını biliyoruz. İşte o zaman, kimya sanayii yepyeni ürünler çıkartmaya başlayacak: Yüzeylere güneş paneli özelliği olan boya icat edecekler.