“Önce çalışan diyen şirketlerin önü açık”
Great Place to Work Enstitüsü tarafından yapılan araştırmalar, kurum kültürüne yatırım yapan işletmelerin zor dönemleri atlatmada daha başarılı olduklarını ortaya koyuyor. Zor dönemlerde kurum kültürüne yapılan yatırımlar, işletmelere 3 kata varan ekonomik büyüme olarak geri dönüyor.
Great Place to Work Enstitüsü, 30 yıllık tecrübesiyle küresel çapta en iyi işverenleri belirliyor ve harika iş yeri sertifikası ile küresel çapta bilinirlik kazandırıyor. Enstitü tarafından gerçekleştirilen analizler, yüksek güven kültürüne sahip, çalışan odaklı ve şeffaf yönetim yaklaşımı benimsemiş şirketlerin en iyi işverenler listesine girdiğini ve geleceğin şirketi olma yolculuğunda rakiplerine göre çok daha fazla avantaj kazandığını gösteriyor.
En iyi işverenler listesine giren şirketler, başarılarını belgeleme fırsatı yakalayarak, marka bilinirliliğini artırabiliyor ve müşteri algısında daha güvenilir bir marka olarak değerlendiriliyor ve yüksek müşteri sadakati sağlayarak şirketlerin ekonomik performansını güçlendiriyor.
Krizden ekonomik olarak büyüyerek çıkmanın yolu
Great Place to Work Enstitüsü tarafından yapılan araştırmalar, güven düzeyi yüksek kurum kültürü oluşturmanın kritik bir yatırım stratejisi olduğunu ortaya koyuyor. Bu konuda gerçekleşen araştırmalar, yüksek güven kültürüne sahip işletmelerde ekonomik performansın 3 kata kadar arttığını gösteriyor. Kriz zamanlarında kurum kültürüne yatırım yapan işletmeler, krizleri avantaja çevirebiliyor, ekonomik daralmanın yaşandığı süreçleri çalışanlarının ekstra katkı sağlama istekliliği ile daha hızlı ve kolay aşabiliyorlar. En iyi işveren unvanına sahip şirketler, kurum kültürü ve yüksek güven düzeyinin inşası için yapılan yatırımı lüks olarak değil, rekabet konusunda önemli bir stratejik adım olarak farklı sektör ve büyüklükteki tüm şirketlerin dikkate alması gereken bir yaklaşım olduğunu değerlendiriyorlar.
Yetenekli çalışanlar için çekim merkezi olmak şart
Değişen iş modelleri çerçevesinde şirketler, üst düzey yetenekleri korumak ve çalışanların performansını teşvik etmek için yönetim anlayışlarını değiştirme eğiliminde. Great Place to Work Sertifikasyon Programı sayesinde çalışanların motivasyonu ve bireysel performansı artarken, şirketler de artan performansa performansla birlikte finansal anlamda hızlı bir şekilde büyüme fırsatına sahip oluyorlar.
Kurum kültürü güçlü şirketler yeni normale kolay uyum sağlayacak
Kurum kültürüne yatırım yapmanın avantajları ve Sertifikasyon Programı hakkında bilgiler veren Great Pleace to Work Türkiye Genel Müdürü Eyüp Toprak, programın şirketlerin işveren markalarını destekleme ve kurum kültürüne güç kazandırma hedefi ile tasarlanan ve dünya genelinde uygulanan bir program olduğunu belirtti. Toprak, sözlerine şöyle devam etti: “30 yıllık deneyimimize dayanarak çalışanların birbirlerine ve şirket değerlerine inandığı, güven ortamını oluşturabilmiş işletmelerin krizleri daha rahat aşabildiğini biliyoruz. Yeni normalde kurum kültürüne yatırım yapan şirketler yoğun rekabet ortamında rakiplerinden daha avantajlı olacaklar. Yeni çalışma modelleri üretme, belirsizlikleri yönetme, değişime uyum sağlama, dijitalleşme ve çeviklik gibi yetkinliklerini de geliştirme fırsatına sahip olacaklar.”
30 senelik küresel deneyimle şirketleri geleceğe taşıyorlar
İçerisinde bulunulan zorlu dönemde şirketlerin kurum kültürlerini ölçümlemek ve güçlendirmek için uzman ekipleriyle şirketlere destek olduklarını belirten Eyüp Toprak, kurum kültürünün derinlemesine analiz edilmesiyle sağlanan verilerin, şirketlerin bu bilinmezlik döneminde kılavuz olma niteliği taşıdığının altını çizdi. Bütçe avantajlı katılım anlayışıyla yapılan analizlerin şirketleri gereksiz uygulama maliyetlerinden kurtaracağını da sözlerine ekledi. Çalışana yapılan yatırımın önemine de değinen Toprak, ”Krizler doğru stratejilerle yönetildiğinde büyük fırsatları da beraberinde getirebilir. Çalışanı merkeze alarak organizasyondaki iş gücü kapasitesinden üst düzeyde istifade eden ve değişime uyum sağlayabilen şirketler krizlerden daha güçlenerek çıkabilir.
Yaptığımız araştırmalar, içerisinde bulunduğumuz dönem gibi kriz ya da zorlu koşullarda çalışanlarının sesini dinleyerek ve onların vermiş olduğu geri bildirimler ile çevik aksiyonlar alan şirketlerin kurum kültürünü geri plana atan şirketlerden çok daha başarılı olduklarını ve krizlerden çok daha hızlı çıktıklarını gösteriyor. Sertifikasyon programımızla şirketlerin yeni normale uyum sürecine katkılar sağlıyoruz. Kurum kültürü konusundaki farkındalığın artmasıyla koronavirüsün çalışma hayatında yarattığı olumsuz etkinin kısa sürede ortadan kalkacağına inanıyoruz.” dedi.