Fiber vaktini kaçırmamalıyız!
2020 yılının ilk çeyreğinde pandemi sürecinde güçlü fiber altyapının ve alternatif işletmecilerin önemine işaret eden TELKODER raporunda, internet altyapısının daha hızlı büyümesi gerektiğine dikkat çekiliyor. Raporda; Türkiye’nin 2019 yılı sonunda 390 bin 817 km olan toplam fiber uzunluğunun, 2020 yılı ilk çeyrek sonunda sadece 6 bin km civarında büyüyerek 396 bin 905 km olduğu hatırlatılarak, elektronik haberleşme sektör gelirlerinin de 2020 yılı ilk çeyrek sonunda 17,63 milyar TL olarak hesaplandığı vurgulanıyor.
2003 yılında 14,98 milyar TL olan elektronik haberleşme sektörü gelirleri, 2019 yılı sonu itibariyle 66,7 milyar TL oldu. TELKODER’in büyüme üzerindeki enflasyon etkisinin ortadan kaldırılması amacı ile TÜİK verileri kullanılarak ve 2003 yılını temel alarak hesapladığı enflasyondan arındırılmış gelirlere göre ise 2019 sonunda sektör gelirinin 15,14 milyar TL olduğu görülüyor. Buna göre sektörün; yüksek vergiler, yapılamayan altyapı yatırımları, internet tabanlı hizmetler sunan küresel şirketlerin baskısı ve rekabette alternatif işletmecilerin önünün daha fazla açılamaması gibi nedenlerle istenen büyümeyi gerçekleştirilemediği görülüyor. Ayrıca, 2019 sonunda pazardaki en büyük üç operatör ve iştirakleri dışında kalan alternatif işletmecilerin pazar payı yüzde 9 iken 2020 birinci çeyrek sonunda bu oran yüzde 8,79’a düşmüş durumda. TELKODER bu oranın AB ile kıyaslandığında çok düşük kaldığına dikkat çekiyor. Sektörde büyük fırsatlar barındıran uydu haberleşme alanında da gerekli adımların atılmadığını ifade eden TELKODER, hem internet tabanlı hizmetler hem de uydu haberleşme konusunda değerlendirmeler içeren yeni analizler yayınlayacaklarının da altını çiziyor. TELKODER raporunda dikkat çekilen konuların başında sabit ses trafiğinde yaşanan düşüş yer alırken, Türkiye’de sabit ses trafiğindeki hızlı düşüşün incelenmesi gerektiğinin altı çiziliyor. TELKODER raporuna göre, genişbant hizmetlerinde önemli bir alternatif olan uydu internet hizmetine ilişkin abonelik miktarlarına bakıldığında, 2009 yılından bu yana önemli bir gelişme olmadığı ve bugüne kadar 4 bin 817 yeni abone kazanımı olduğu görülüyor. Bu doğrultuda, ülkemizde uydu haberleşme hizmetlerinin geliştirilmesi amacıyla TELKODER Uydu Çalışma Grubu çalışmalarının sürdürmekte olduğu ve yakın zamanda uydu haberleşme hizmetlerine ilişkin yeni raporun kamuoyu ile paylaşacağını belirtiyor.
Ayrıca tüm dünyada ve Türkiye’de önemli gelişmeler yaşanan İnternet Tabanlı Hizmetler alanında, kamuoyunun aydınlatılması, düzenleyici kurumlara destek olunması ve ülkemizde tüketiciyi koruyan adil rekabet koşullarının oluşmasına yardımcı olmak amacıyla TELKODER içinde İnternet Tabanlı Hizmetler (ITH/OTT) Çalışma Grubu kurulmuş olup, çalışmalara devam edildiğinin bilgisi veriliyor.
Veri merkezleri Kalkınma Planı’nda…
TELKODER üyesi çok sayıda veri merkezinin pandemi sürecinde büyük yük üstlendiğini ve görevini başarıyla yerine getirdiğini belirten dernek, veri merkezlerinin önemi ve geleceği konusunda da değerlendirmelerde bulundu. Cumhurbaşkanlığı 11. Kalkınma Planında (2019-2023) Türkiye’nin veri depolama, işleme ve iletimi faaliyetlerinde bölgesel veri üssü haline gelmesini sağlamak üzere, İnternet Değişim Noktası (İDN) kurulmasına yönelik usul ve esasların belirlenmesi ve İDN kurulumunun gerçekleştirilmesi hedefi bulunuyor. Bu hedefin gerçekleştirilmesine yönelik ilgili paydaşlarla birlikte düzenleme çalışmalarının yapılması ve Aralık 2020 tarihinde tamamlaması planlanıyor. Kalkınma Planında veri merkezi sektörünün geliştirilmesini sağlayacak düzenleyici çerçeve ve teşvik mekanizması oluşturulması, Türkiye’nin yoğun ticaret yaptığı ülkelerle bulut hizmetlerinin sunulmasına yönelik işbirlikleri yapılması hedefi var. Yapılması gerekenleri ise TELKODER şöyle sıralıyor:
- Veri merkezlerine, “Cazibe Merkezleri Programı” kapsamında sağlanan destek ve teşvikler ülke geneline yaygınlaştırılmalı ve beyaz alan sınırı (5000 ) kaldırılmalıdır.
- Veri merkezi işletmecilerine özel elektrik tarifesi hazırlanmalıdır. Bu tarife en fazla sanayi elektriği tarifesinin yarısı kadar olmalıdır.
- Veri merkezlerinin, dünya standartlarında hizmetler verilebilmesi, yaşamakta oldukları ve onlar ile doğrudan ilişkilendirilemeyecek hukuka aykırılıkların önlenebilmesi için “Veri Merkezi İşletmecisi” tanımı en kısa sürede Kanunlarda yerini almalıdır.
- Tüm erişim sağlayıcıların katılımının zorunlu olacağı birden fazla internet değişim noktasının kurulması gerçekleştirilmelidir.
- Ülkemizde veri merkezlerine fiber hizmet sunan işletmeci sayısı en fazla 3-4’le sınırlı kalmaktadır. Bu rakam Avrupa’da yaklaşık 35, komşumuz Bulgaristan’ın başkenti Sofya’da ise yaklaşık 50’dir. Uluslararası devre fiyatları bu kadar düşükken, ülkemiz içerisinde (Local Loop) devre fiyatlarının bu kadar yüksek olması anlamsızdır. Fiber erişim sağlayıcıların Veri Merkezlerine özel indirimli tarife oluşturmaları zorunlu tutulmalıdır.