Şirket içi ağlar “sosyalleşiyor”
Sosyal medya kullanımı bireylerin arasında yaygınlaşmasının ardından şirketler arasında da aynı hızla yayılmaya başladı. Bireysel kullanımdan farklı olarak, iş geliştirme ve çalışan deneyimi üzerine kullanılan “kurumsal sosyal medya” beraberinde getirdiği avantajların yanı sıra tehditlerle de adından sıkça söz ettiriyor.
Şirket için intranetlerin ortaya çıkışı ve gelişim süreci, web’de olduğu gibi 2.0 dönemine geçişini beraberinde getiriyor. Bu doğrultuda klasik yazılım araçlarıyla iletişim yerine hızla güncellenen, dinamik yapılara geçiliyor. CRM çözümleriyle sosyal medya etkileşimlerini birleştirmek isteyen kurumlar, bu çözümlerle sosyal medya etkileşimlerini birleştirmek istiyor. Ayrıca, şirket içinde oluşturulan mesajlaşma ve paylaşım platformlarıyla iş takibini sürdürmeye gayret ediyor. İş süreçleri gelişiyor ve tüm iletişim kayıt altına alınıyor. İş takibini ve çalışanları bir nevi “kontrol altına” alan şirketler, bu sayede çalışan verimliliğini artırdığı gibi, çalışanların motivasyonlarını da rahatlıkla takip edebiliyorlar.
Şirketler kurumsal sosyal ağları kendi bünyelerinde kurarak, çalışanların günlük hayatta yaptığı paylaşımların benzerlerini iş yaşamında da göstermesini istiyor. Ayrıca sosyal ağlarda yazılanlar da şirket için kurumsal sosyal ağlara taşınabiliyor ve bilgi akışı hızlanıyor. Bu doğrultuda hareket eden yazılım şirketleri, şirketleri kurumsal sosyal ağları portföylerine katmaya başladılar.
Kurumsal sosyal ağ satın almaları hızlandı
Microsoft’un Yammer’ı 1.2 milyar dolar karşılığında satın almasıyla kurumsal sosyal ağların önemi karşımıza çıktı. 2008 yılında kurulan Yammer, kurumsal Facebook olarak biliniyor. Dosya paylaşım araçları ve benzeri yazılımlar üreten şirket, şirketlerin iş yapış şekillerini değiştirmesiyle öne çıkıyor. Dünya çapında 200 binden fazla şirket tarafından kullanılan Yammer, şirket içinde özel sosyal ağlar yaratıyor.
Geçtiğimiz Nisan ayından bu yana hızlanan “kurumsal sosyal ağ” satın almaları hızlanırken, Microsoft’un satın aldığı Yammer, Britanya’da kurulan oneDrum şirketini satın aldı. Bu şirket paylaşılan Microsoft Office dokümanlarının ilişkilendirilmesini sağlıyor. Bu sayede şirketlerin iş süreçlerini daha verimli hale getirerek, hızlandırması hedefleniyor.
Citrix de Danimarkalı hizmet olarak yazılım uyumu ve proje yönetim araçları sunan Podio’yu satın aldı. Podio kullanıcıların sosyal gruplar oluşturmasını ve diğerleri tarafından takip edilmesini sağlıyor. Podio’nun sunduğu bir diğer özellik de, kendine has bir uygulama dükkanı olması. Çalışanlar ve yöneticiler, kendi yaratacakları ya da hali hazırda sistemde bulunan CRM yönetim aracı, proje yönetim aracı veya iş başvurusu yönetim uygulaması gibi özelliklerle iş süreçlerini en verimli hale getirebilecekler. Podio, bunun yanı sıra Dropbox, Evernote, FreshBooks, Google Apps, Google Docs, Google Alerts, Instapaper ve Zendesk gibi uygulamalarla da beraber çalışabiliyor.
Son günlerde gerçekleşen bir diğer satın alma da IBM tarafından gerçekleşmek üzere. Şirket, bulut tabanlı insan kaynakları yönetim yazılımı üreten Kenexa için 1,3 milyar doları vermeye hazır. İnsan kaynakları yazılımı üreten Kenexa, Facebook ve LinkedIn üzerinden bağlantı kuran ağ araçlarıyla şirketlerin insanları işe alınmasını ve çalışanların yönetimini sağlıyor. 8 bin 900 müşterisi bulunan şirketin 2 bin 800 çalışanı yer alıyor. Satın almayla birlikte, kurumsal müşterilerin çalışanları arasındaki iletişimi artırma çabaları için sosyal ağ araçları kullanma fırsatı sunması bekleniyor.
Sosyal mecra takipleri devam ediyor
Satın almalarla birlikte, şirketler kurumsal ağlar üzerinde geliştirilen uygulamalarla çalışanların performansı, motivasyonu ve ruh hallerini daha verimli bir şekilde incelemeye başladılar. Kanjoya isimli girişim tarafından geliştirilen Crane, duygusal algılama ve kayıt özelliği sayesinde çalışanların duygu durumlarını kayıt altına alarak, duygusal tepkileri ölçebiliyor. Şirketin Yammer ağı üzerine yüklenen uygulama, 80 farklı duyguyu ayırt edebilirken, arayüzü çok fazla bulandırmamak adına duygular 15 çeşite düşürülerek görüntüleniyor.
İnternet üzerinde milyonlarca duygunun insanlar tarafından nasıl dillendirildiğini bildiklerini ifade eden Kanjoya Kurucusu ve CEO’su Armen Berjikly, duyguları, yoğunlukları ve zaman içindeki değişimlerini izleyen Crane’i bu amaçla kurduklarını belirtti. Kurumsal sosyal ağ kullanan şirketin BT sorumlusunun Crane’i istenilen jargona göre tasarlayabileceğini aktaran Berjikly, vizyonlarının duygusal farkındalığı olan bir teknoloji yaratmak olduğunu vurguladı. Şirketler, her ne kadar “kurumsal sosyal ağ” çözümlerine geçmeye başlasa da, çalışanlarının diğer sosyal mecralardaki hareketlerini de takip etmeyi sürdürüyorlar. Özellikle Twitter ve Facebook üzerindeki paylaşımlar üzerinden çalışanların ruh halleri ve performansları üzerine çıkarımlar yapan şirketler, buradan yola çıkarak iş süreçlerini en verimli hale getirmeye çalışıyor.