Endüstriyel IoT pandemide organizasyonların işini nasıl kolaylaştırdı?
Endüstriyel IoT, pandemi dönemimde hibrit çalışma ve otomasyonun hızlanmasını sağladı. İşletmeler yeni ve daha esnek iş yapma biçimlerini benimseyerek önemli avantajlar elde etti. Tedarik zincirlerinin sorunsuz çalışmasını sağlamak için varlık takibinden çalışan sağlığı ve güvenliğine kadar farklı kullanım senaryolarında kendini ispatlayan endüstriyel IoT cihazları, uzaktan çalışan firmalara verimlilik ve süreklilik katıyor. Türkiye’nin en deneyimli distribütör firması Redington Türkiye, sunduğu ürün ve çözümlerle IIoT pazarının büyümesine önemli katkılar yapıyor.
Pandemi ile hızla yaygınlaşan uzakta çalışma, normalleşme adımlarının atıldığı son dönemde hibrit çalışmaya evirilerek hayatımızda kalıcı olmaya devam edecek gibi görünüyor. Çalışma hayatının yeni normali, işletmeleri geleneksel iş yeri ortamlarının dışında çalışmaya devam etmenin yollarını bulmaya itiyor.
Workplace Group Global Workspace’in anketine göre, ABD’de işletmelerin %69’u esnek bir çalışma alanı politikasına sahip olduklarını belirtiyor. Araştırma, mevcut küresel sağlık krizi göz önüne alındığında bu oranın giderek artacağını öngörüyor. Endüstri 4.0’ın önemli bir unsuru olan Endüstriyel IoT (IIoT) uzaktan çalışanların birbirleriyle ve firmalarının makineleri, ekipmanları ve diğer teknolojik cihazları ile bağlantıda kalarak, iş sürekliliğini ve verimliliği sağlamaları adına önemli bir rol oynuyor.
IIoT nedir, ne işe yarar?
IIoT, internete bağlı makinelerden ve bunların ürettiği verileri işleyen ileri analitik platformlarından oluşuyor. IIoT cihazları küçük çevresel sensörlerden karmaşık robotlara kadar uzanıyor. Her ne kadar “endüstriyel” sözcüğü depoları, tersaneleri ve fabrikaları çağrıştırsa da IIoT teknolojileri, aralarında tarım, sağlık, finansal hizmetler, perakende ve reklamcılığın da bulunduğu çok farklı endüstriler için ciddi vaatler içeriyor.
Endüstriyel IoT pazarı pandemi ile büyümeye devam ediyor
Juniper Research tarafından yapılan yakın tarihli bir araştırma, akıllı üretimi, önümüzdeki beş yıl için IIoT pazarının önemli bir büyüme alanı olarak tanımladı. Bu öngörü 2025 yılına kadar 22 milyar bağlantılı cihaz anlamına geliyor. Araştırmanın işaret ettiği büyümenin gerçekleşmesi globalde IIoT cihaz sayısının 2020’de 17,7 milyardan 2025’te 36,8 milyara çıkması anlamına geliyor ve bu da genel olarak %107’lik bir büyüme oranı demek.
IIoT’nin pandemi döneminde özellikle üretim alanında operasyonel verimlilik ile çalışan ve müşteri deneyimine yaptığı katkıları şöyle özetlemek mümkün.
Sensörler ile ekipman takibi ve önleyici bakım
Dijitalleşmenin hız kazandığı pandemi döneminde tüm dünyada farklı endüstrilerden çalışanlar sağlık sorunları nedeniyle sahada olamadıklarında veya koşullar gereği uzaktan çalışmaları gerektiğinde, iş kayıplarını azaltmak, üretkenliği artırmak ve eksiklikleri planlamak için firmalar varlıkları uzaktan izleyerek operasyonların verimli bir şekilde ilerlemesini sağladılar. IIoT’nin üretim şirketlerine en önemli katkısı, otomatikleştirilmiş ve dijitalleştirilmiş önleyici bakım oldu. Bu, üretkenliği artırdı ve daha verimli operasyonlar sağladı.
Çalışan güvenliği
Pandemi iş gücünde devrim yarattı. Yeni normal, işletmelerin ve şirketlerin çalışanlarının güvenliğini ilk sıraya koymasını gerektiriyor. Peki IIoT çalışanları pandemi döneminde nasıl güvende tuttu? Şirketler, IIoT’den toplanan verileri kullanarak iş yerlerini güvende tutmak için daha donanımlı hale geldiler. Bu, örneğin yaralanmaların çoğunun meydana geldiği ve makinelerin sık arızalandığı alanlar tespit edilerek sağlandı.
Uzaktan eğitim
Çalışan eğitimi, herhangi bir endüstri veya üretim birimi için hayati bir süreçtir. IIoT kullanımı sayesinde, şirketler uzaktan çalışan çalışanlarını da eğitebilirler. Yeni çalışanların işe alım süreci ve teknik oryantasyon sırasında IoT’nin benimsenmesi ile hem çalışanlar hem de şirket için sorunsuz bir deneyim sağladılar.
Uzaktan çalışmayı destekleyen diğer IIoT uygulamaları
Endüstriyel IoT özellikle üretim sektöründe birçok şirket tarafından tahmine dayalı bakımdan, gerçek zamanlı sevkiyata kadar birçok alanda kullanılıyordu. Pandemi, gerçekten daha akıllı fabrikalar, şehirler ve tedarik zincirleri oluşturmak için IIoT teknolojilerinin hızlı bir şekilde benimsenmesini sağladı. Peki IIoT başka hangi kullanım senaryoları ile firmaların iş süreçlerini kolaylaştırabilir?
İnsansız hava araçları ile sahadaki koşulları izleyin
Çalışanlar, sosyal mesafe kuralları nedeniyle bir şantiyede veya fabrikada daha az zaman geçirmeye teşvik edildiğinde veya zorunlu tutulduğunda, drone’lar, hem içeride hem de dışarıda tesisleri bağımsız olarak izlemek için onların yerini alabilir. Drone’lar tehlikeleri veya uyumsuzluk sorunlarını belirleyebilir ve kazalara yol açan hataları önlemek için yöneticileri bilgilendirebilir.
Artırılmış gerçeklik aracılığıyla uzaktan destek sunun
Sağlık hizmetleri, üretim, telekomünikasyon ve makine yoğun endüstriler dahil olmak üzere gerçek zamanlı desteğin kritik olmaya devam ettiği dağıtılmış ağlarda, artırılmış gerçeklik (AR), yeni çalışanları eğitmek, mevcut çalışanların becerilerini geliştirmek veya hizmet sağlamak için gereken maliyeti ve zamanı azaltmak için de kullanılabilir.
Bağlantılı ulaşım ve insansız hava araçlarıyla lojistik verimliliği artırın
Şirketler, tedarik zinciri yönetimi ve lojistik süreçlerinde IIoT teknolojisini kullanabilir. Koronavirüs pandemisi sırasında küresel olarak lojistik ve sipariş teslimatı noktasında çalışan sağlığıyla ilgili endişeler arttıkça, şirketler bağlantılı teknolojiler, robotlar ve insansız hava araçları kullanarak perakende, lojistik, nakliye ve teslimat hizmetlerinde faaliyetlerine devam ettiler.
Redington Türkiye endüstriyel çözümleri ile pazarın büyümesine öncülük ediyor
Çözüm ortakları ile yapay zeka bağlantılı 3D ürün tasarım çözümleri ile işletmelerin tasarım dünyasını yeniden keşfetmesine olanak sağlayan, bilişim konusunda Türkiye’nin en deneyimli distribütör firması Redington Türkiye, sunduğu ürün ve çözümlerle IIoT pazarının büyümesine önemli katkılar yapıyor. Şirket, bilgisayar destekli grafik-tasarımdan, ürün yaşam döngüsü yönetimine, artırılmış gerçeklikten IIoT çözümlerine kadar birçok alanda yenilikçi çözümlerini Türkiye’deki hem de dünyadaki bilgi birikimini ülkemizdeki iş ortaklarının ve müşterilerinin hizmetine sunuyor.
Redington Türkiye Genel Müdürü Cem Borhan, IIoT’nin yakın gelecekti farklı kullanım alanlarına dair şunları söyledi: “Tedarik zinciri süreçlerinde IIoT kullanımının bir sonraki adımı, robotlardan ve insansız hava araçlarından oluşan ekiplerin teslim edilecek ürünleri almak için rafları tarayarak bir depoda veya mağazada dolaşması olacak. Örneğin uzaktan çalışma süreçlerinde, robotlar ve drone’lar, sıkıcı ve zaman alan stok sayımı ve seçim listesi oluşturma süreçlerini otomatikleştirmek için 2D ve 3D kameraları daha yaygın bir biçimde kullanacaklar. IoT aracılığıyla ağa bağlı otonom robotlar ve drone’lar, ister tedarik zincirindeki başka bir nokta isterse doğrudan tüketiciler olsun, malları bir sonraki varış noktasına hızlı ve verimli bir şekilde teslim edebilecekler. Bahsettiğim uygulamaların bir kısmı hali hazırda kullanılıyor olsa da bu alanda dijital devrim, sektör genelinde yaygınlaşması ile gelecek. Tüm bu senaryolar şirketler için daha düşük teslimat maliyetleri ve daha verimli teslimat süreçleri anlamına gelecek.”
Redington Türkiye hakkında
1993 yılında kurulan Redington, dünya genelinde 30’dan fazla ülkede hizmet veren, 230’un üzerinde lider markanın dağıtımını ve tedarik zincirini üstlenmiş global bir bilgi teknolojileri firmasıdır. Yıllık 7 milyar doların üzerinde gelire sahip olan grup, Güvenlik’ten Yapay Zeka’ya Büyük Veri’den Nesnelerin İnterneti’ne, Analitik’ten 5G’ye kadar birçok ürün ve çözüm sunmaktadır.
1995 yılında kurulan, bilgi teknolojileri alanında Türkiye’nin en köklü katma değerli distribütörlerinden biri olan ve 2015 yıl sonunda Redington Grup’un bir parçası haline gelen LinkPlus, 2021 yıl başı itibarıyla ismini de değiştirerek Redington Türkiye olarak yoluna devam etmektedir. Redington Türkiye, sadece bilişim alanına odaklanmış, global ve köklü bir şirket olarak hem yerel pazardaki hem de dünyadaki bilgi birikimini ve tecrübelerini Türkiye’deki iş ortaklarının ve son kullanıcı firmaların hizmetine sunmaktadır.
Kuruluşundan bu yana önde gelen kurumsal teknolojilerin distribütörlüğünü yapan firma, her geçen gün distribütörlük ağını genişletip, büyüme potansiyelini arttırmıştır. 2016’da Trend Micro ve Splunk, 2017’de Hitachi, Red Hat, Versa Networks, 2018’de MobileIron, PTC, Veritas, 2019’da Tableau, Corelight, 2020’de Okta, Diamanti ve son olarak bu yıl Supermicro distribütörlüklerini bünyesine katarak büyümesine hızla devam etmiştir.