Garanti dışı cihazlara yeniden ruh üfleyecekler
DataStar, güvenilir ithalatçı kimliğiyle ithal ettiği teknoloji ürünlerinin yanında farklı marka tablet ve dizüstü bilgisayarlar için yedek parça stoğu da bulundurmaya başladı. Şirket, bu hamlesiyle özellikle garanti dışına çıkmış 2-5 yaş arası cihazları ekonomik çarkın içinde tutmayı hedefliyor.
2008 yılında kurulan ve çok sayıda teknoloji markasının Türkiye dağıtıcılığını üstlenen DataStar, özellikle garanti kapsamı dışına çıkmış 2-5 yaş arası dizüstü bilgisayar ve tabletlere ait yedek parçaları stoğuna eklemeye ve dağıtmaya başladı. DataStar, böylece piyasanın yedek parça ihtiyacını güvenilir kaynaklardan uygun fiyatla karşılama beklentisine cevap vermeyi hedefliyor.
DataStar olarak dağıtıcılığını yaptıkları tüm ürünlerde kendilerini “Değer katan dağıtıcı” olarak konumlandırmak istediklerini söyleyen DataStar Genel Müdür Yardımcısı Mahmut Ulucan, yedek parça konusunda da benzer bir anlayışla hareket etmeyi amaçladıklarını söyledi. DataStar’ın tanımıyla değer katan dağıtıcı, ürünün ithalatından müşterinin eline ulaşmasına kadar tüm akışı kurgulamak ve desteklemek anlamına geliyor.
Eski cihazlar ekonomik tamir imkânına kavuşacak
Peki neden yedek parça? Mahmut Ulucan, bunun sebebini şöyle açıklıyor: “Türkiye’de her yıl oldukça yüksek adette dizüstü bilgisayar satılıyor. Bunun yanına şimdi bir de tabletler eklendi. Bu da satılan bu aygıtlara yönelik ciddi bir yedek parça ihtiyacı doğuruyor. Biz de bu alana baktığımızda bu tür cihazlara dair yedek parça temini konusunda düzenli stok tutan, garanti hizmeti veren, devamlılığı sağlayan, finansal olarak güçlü bir yapının eksik olduğunu gördük. O nedenle bu işe girdik.”
Aslına bakarsanız ürünlerin orijinal sağlayıcıları zaten ürünlerin yedek parçasını tutmak ve hizmet vermek zorunda. Fakat DataStar’ın burada hedeflediği grup başka. “Eskiden bilgisayar tamir etmek zordu, ama bugün baktığınızda Anadolu’daki bir bayi bile panel değiştirebiliyor” diyor Ulucan. “Bunlar yedek parçayı kendi stoklarında tutmuyorlar. Ama birileri de tutsun, aradıklarında bulunsun istiyorlar. Biz de bu yıl bir karar aldık. Dedik ki madem bir bayi ağımız var, madem Türkiye’de birçok bölgeye ulaşabiliyoruz, kendimizi bu gibi ihtiyaçları olanların da taleplerini karşılayacak güvenilir bir merkez olarak konumlandıralım. Çünkü ülkemizde garanti süresi bitmiş cihazların da desteğe ihtiyacı var. Bugün garanti süresi dolan birçok dizüstü bilgisayar, tamir etmek ekonomik olarak anlamlı olmadığı için atıl bekliyor. Bunlar aslında milli servet demek. Biz maliyet avantajı sağlayarak bu cihazların çalışmaya devam etmesi için ekonomik bir alternatif ortaya koymak istiyoruz.”
Ulucan’ın burada genel olarak kastettiği 2-5 yaş arası cihazlar. Çünkü Türkiye’de elektronik cihazlar 2 yıl garantiyle satılıyor. 5. yıldan sonra da çoğu teknolojik cihaz ekonomik ömrünü doldurduğu için bunlara ancak yedek parça veya geri dönüşüm malzemesi olarak bakılıyor. Mantıklı.
Fiyat dörtte bire kadar geriliyor
DataStar tarafından sunulan yedek parça fiyatlarının ne ölçüde avantajlı olacağına dair sorumuzu Mahmut Ulucan “Biz bunları bayilere piyasanın dörtte birine yakın fiyatla ulaştırıyoruz” şeklinde cevaplıyor. Peki ya kalite? “Biz piyasada kabul görmüş, kendini kanıtlamış üreticilerin ürünlerini getiriyoruz” diyoruz Ulucan. “Bütün ürünler seri numaralarıyla kayıt altına alınıyor ve ürünü DataStar garantisiyle bayiye ulaştırıyoruz. Genelde bu gibi parçalara 1-3-6 ay gibi garantiler veriliyor, ama biz temin ettiğimiz parçalar için garanti süremizi 1 yıl olarak düşünüyoruz. Hedefimiz de bunu zamanla 2 yıla çıkarmak.”
Bu yeni iş modelinin gelirlerine katkısı konusunda ise Ulucan şunları söylüyor: “Biz bu yıldan itibaren ciro odaklı stratejiden kar odaklı stratejiye döndük. Bu ürünün de karlılığımıza olumlu etkisi olacağını düşünüyoruz. Ciroya yüzdesel olarak fazla büyük bir katkısı olmayacak. Ama müşteri sadakati sağlayacağız, müşteri karlılığını artıracağız. Kendimize, bayiye ve tüketiciye fayda sağlayacağız. Bunun müşterilerimizin bizi tanıması ve bizimle çalışması için önemli bir fırsat yaratacağına inanıyoruz.”