Tam rekabet adına önemli karar
Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği (TELKODER), elektronik haberleşme sektöründe rekabetin sağlanmasına ilişkin çözüm bekleyen alanlarından olan Sabit Telefon Hizmetleri (STH) konusunda önemli bir yargı kararı alındığını açıkladı.
Sabit telefon hizmetlerinde, Türk Telekom, grup şirketi TTNET ile birlikte etkin piyasa gücüne sahip olsa da, Rekabet Kurumu yaklaşımının tersi bir yaklaşımla Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ise grup şirketlerinin pazar paylarını ayrı ayrı hesaplamakta ve sektörde etkin rekabeti zora sokmakta.
Son olarak 2021 yılında Sabit Telefon Şebekesine Erişim Pazar Analizi Nihai Dokümanı’nın onaylanmasına dair BTK Kurul Kararı alınması üzerine TELKODER tarafından dava açılırken, bu davada Ankara 5.İdare Mahkemesi tarafından verilen 12.01.2023 tarihli karar ile BTK Kurul kararı hukuka aykırı bulunarak iptal edildi. Kararın gerekçesinde; çoğunluğu TELKODER üyesi olan STH işletmecilerinin pazardaki abone sayısı ve pazar payı hesaplanırken, TTNET’in pazardaki payının ve abone sayısının Türk Telekom’un pazar payına eklenmesi ve ekonomik bütünlük olarak dikkate alınmak üzere bir değerlendirme yapılması gerektiği vurgulandı.
Karar gereğinin yerine getirilmesi, Türk Telekom grup şirketlerinin tek bir ekonomik bütün olarak ele alınması ve ilgili pazarda rekabetin sağlanması için Türk Telekom grubunun etkin piyasa gücü (EPG) olarak kabul edilmesi ve 2021 yılına kadar uygulandığı gibi bir dizi yükümlülüğe (erişim sağlama, toptan hat kiralama, taşıyıcı seçimi (TS) ve taşıyıcı ön seçimi (TÖS), ayrım gözetmeme, şeffaflık, referans erişim teklisi hazırlama ve yayımlama, tarife kontrolüne tabi olma (maliyet esaslı tarife belirleme)) tabi kılınması anlamına gelecek.
“Doğru hesap ile rekabeti sağlayabiliriz” diyen TELKODER Yönetim Kurulu Başkanı Halil Nadir Teberci, şu değerlendirmeyi yaptı:
“TTNET’in Türk Telekom’un iştiraki olduğu ülkemizdeki çoğu kişi tarafından bilinmektedir. Dolayısıyla bir Pazar payı ve gelir analizi yapılırken bu bilgiyi baz almak durumundayız. Rekabet Kurumu tarafından “ekonomik bütünlük” kavramı kabul edilip değerlendirmeler buna göre yapılırken, BTK’nın ısrarla bu kavramı kullanmaktan kaçınması hatalı kararların alınmasına ve rekabetin sağlanamamasına sebep olmaktadır. Bu çerçevede, Mahkeme’nin gerekçesi, alternatif işletmeciler açısından uzun vadede ciddi bir yarar sağlayabilecek niteliktedir.”