AB, dijitale telif hakkı istiyor
Avrupa Parlamentosu, AB Komisyonu’nun “Dijital Tek Pazarda Telif Haklan” (The Directive on Copyright in the Digital Single Market) başlıklı yönergesini 348 evet oyu ile kabul etti. Hayır diyenler 274. Çekimserler 36. Parlamento’nun kararını AB Bakanlar Konseyi ele alacak. Orada da kabul görürse, 27 AB üyesi (İngiltere dışında) tek tek evet derse, her ülkenin parlamentosunda oylandıktan sonra AB genelinde yürürlüğe girecek.
AB’de dijital telif haklarını düzenleyen bu yönergeye hem beğeni, hem itiraz var.
Beğenenler arasında, sayıları 260’ı bulan radyo-tv-kitap yayıncısı, gazete, haber ajansı, prodüksiyon şirketi, kararı destekleyen açık mektup yayınladılar. İmzacılar arasında Der Spiegel, Der Tagesspiegel, Die Zeit, Alman Haber Ajansı DPA, RTL Televizyonu gibi küresel ölçekte tanınan kurumlar da vardı. Ayrıca Polonya’da 200’ü aşkın film yapımcısı, parlamanterlere yazdıkları açık mektupta desteklerini belirttiler.
Girişimi beğenmeyenler ise Almanya başta, Avusturya, Çekya, Hollanda vb ülkelerde sokaklarda protesto gösterileri yaptılar. Alman Wikipediası protesto amacıyla yayınını bir günlüğüne –sembolik bir tavırla- durdurdu. Öte yandan, dijital devlerin telif ödememek için “filtreleme” yapacakları kaygısı da ayrı bir protesto nedeni oldu. 5 milyon kişi Change.org’a “hayır” imzası verdi.
Yönergenin böylesine zıt tepkiler yaratmasının temel nedeni: Google başta olmak üzere arama motorları, basın-yayın ve müzik sektörü tarafından üretilen içerikleri kullanmak için onlarla lisans anlaşması yapmak zorunda kalacak. Aynı şekilde Facebook, Twitter vb sosyal paylaşım platformları da… Yönerge, şu çok önemli ayırımı yapıyor: Artık, dijital medyaya yüklenen her türlü içerikten, platform sorumlu olacak. Bugüne kadar uyguladıkları “biz sadece dağıtım/iletim kanalıyız, içerikten sorumlu olmayız” söylemini AB bitirmek istiyor. Dijital yayıncılar, yayın yapabilmek için lisans anlaşması yapmak zorunda olacak. Yapmazsa, verdiği her link için telif ödeyecek.
Zihinsel üretimin, tasarım ve yaratıcılığın maddi bir karşılığı olduğu, bunun adına “telif” denildiğini hatırlatan yönergenin 149 sayfasında çok ayrıntı var.
Avrupa Parlamentosu Başkanı Antonio Tajani yönergeyi savunarak, “dijital vahşi Batı sona eriyor” dedi. AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker de, “Gazeteciler, yayıncılar, yazarlar, çalışmaları için adil bir şekilde ödeme alacaklar”… Ama, yönergeye başta Almanya olmak üzere, AB bakanları ve milletvekilleri nasıl bir tavır takınacak acaba?