AB eğitim karnesi
Avrupa Birliği’nde eğitimin durumu 19 Nisan’da açıklandı. Raporun resmi adı uzun: “Eğitim ve öğretimde Lizbon hedeflerine doğru ilerlerken göstergeler ve kıyaslar 2010-11.”
AB Komisyonu tarafından hazırlanan 174 sayfalık raporda Türkiye, listelerin yine altında Makedonya’yla beraber kanka durumunda. Bazı ölçütlere yanıt verememişiz. Bu yüzden, listede olmamız gereken gerçek yerde değiliz. Neden hala ölçütlere tam yanıt veremiyoruz? Belli değil. Sorumlusu da yok.
Yanıt verebildiğimiz bazı konularda durum şu:
• 18-24 yaş grubunda eğitime devam etmeyen Türklerin oranı yüzde 44,3. Yani yüksek öğretim görmeyenler. AB ortalaması yüzde 14,4.
• Türkiye’de yüksek eğitimli nüfus, tüm nüfusun yüzde 14,7’si. AB ortalaması yüzde 40.
• Eğitimi bırakan Türk erkeklerinin oranı yüzde 37. Kadınlarda oran yüzde 50,2.
• 4 yaşından itibaren anaokuluna katılım oranımız yüzde 34,4 (eğer bu oran gerçekse, yine de bravo!). AB ortalaması yüzde 92,3.
• Sözelde başarısızlık oranımız yüzde 24,5. AB ortalaması yüzde 20.
• Matematikte başarısızlık oranımız yüzde 42,1. AB ortalaması yüzde 22,2.
• Fen bilimlerinde başarısızlık oranımız yüzde 30. AB ortalaması yüzde 17,7.
• Bunca geri veri arasında en umut vaat edeni, Erasmus öğrenci değişim programı sayesinde Türkiye’den AB ülkelerine 2008-09 döneminde 6 bin 920 öğrenci yollamamız. Böylece 2004-2009 arasında 21 bin 626 Türk üniversite öğrencisi Erasmus’tan yararlanmış. Nasıl ki Ar-Ge Çerçeve Programlarına geç katıldık (2002), Erasmus’a da 10 yıl gecikmeyle katıldık (2004). Eğer her ikisine de daha erkenden katılmayı akıl etseydik, daha çok yol alacaktık.