ABD’li teknoloji devi CSC Türkiye’de
55 yılı aşkın süredir hizmet veren, dünyanın en köklü teknoloji şirketlerinden ABD merkezli CSC’nin Türkiye ofisi açıldı. CSC, Türkiye ofisi ile şirketlere yeni nesil bilişim servis ve çözümleri sunarak, teknoloji yatırımlarından en yüksek kazanımı elde etmelerine yardımcı olacak. CSC’nin küresel çaptaki faaliyetleri hakkında bilgi veren Doğu Avrupa ve Avusturya Genel Müdürü Norbert Haslacher, 2013 yılında 13 milyar dolar gelir elde eden şirketin 76 bin çalışanı bulunduğunu belirterek, uzmanlıklarını Türkiye’ye taşımaktan heyecan duyduklarını söyledi. Haslacher, sigortacılık, bankacılık, kamu, sağlık ve üretim gibi birçok sektöre çözüm ürettiklerini vurguladı. Norbert Haslacher, “Nüfusunun yüzde 65’i 20-60 yaş arasında olan ve nominal GSYİH bakımından dünyada 17’nci sırada bulunan Türkiye’nin sahip olduğu potansiyele inandığımız için, stratejik bir kararla buradaki operasyonlarımızı Avrupa’dan yönetmek yerine, ülke ofisi ile ilerlemeye karar verdik” dedi. Haslacher, hisseleri New York Borsası’nda işlem gören ve 2013 yılında 13 milyar dolar gelir eden CSC’nin 100’ü aşkın küresel marka ile iş ortaklığı bulunduğunu belirtti. “Bu iş ortaklıklarımızı, bulut, büyük veri ve analitik, mobilite, uygulama modernizasyonu ve siber güvenlik gibi beş ana başlıktan oluşan geniş çözüm yelpazemizle birleştirerek çözümleri sunacağız” diyen Haslacher, “ ‘Daha az donanım, daha çok bulut’ şeklinde özetleyebileceğimiz dönüşümün öncüleri arasındayız” yorumunu ekledi.
Bütçeden inovasyona ayrılan pay artmalı
CSC Türkiye Genel Müdürü Alev Alp Esen ise Türkiye’deki kurum ve kuruluşların teknoloji altyapılarını yenilemelerinin gerekliliğine dikkat çekti. CSC olarak sundukları çözümlerle şirketleri mali açıdan daha etkin olan bulut altyapısına hazır hale getirebildiklerini belirten Esen, CSC’nin küresel deneyimini kullanarak, inovasyonun bütçeden aldığı payı yükseltirken, genel bütçe maliyetlerini düşürmeyi hedeflediklerini söyledi.
Sundukları çözümlerle şirketleri bulut altyapısına hazır hale getirebileceklerini belirten Esen, “Planlama, modernizasyon, buluta taşıma, bulut altyapısı sağlama ve kullandığın kadar öde modeli dahil olmak üzere, bu yolculuğun her aşamasında müşterilerimizin yanında olacağız. Yapılan araştırmalar, AB’nin bulut bilişiminin önümüzdeki 5 yıl içinde ekonomiye yaklaşık 350 milyar avroluk bir katkı sağlayacağını öngörüyor. Türkiye’nin de bulut mimarisi ile bu yola girmesi gerektiği düşüncesindeyiz. Türkiye’nin bu alanda yapacağı yatırımlar, tıpkı AB’de olduğu gibi, ülke ekonomisine katkıda bulunacak” dedi.
Şirketlerin bugünkü işletme modellerinde BT bütçelerinin yaklaşık yüzde 80’ini mevcut sistemlerini işletmeye ayırdıklarını vurgulayan Esen, şöyle devam etti:
“Maddi kaynakların ağırlıklı olarak var olan yapıyı sürdürmeye ayrıldığı böyle bir ortamda, bütçenin sadece yüzde 20’sinin yeni projelere ve inovasyona ayrıldığını belirtebiliriz. CSC’nin küresel deneyimini kullanarak, inovasyonun bütçeden aldığı payı yükseltirken, genel bütçe maliyetlerini düşürmeyi hedefliyoruz”