Açık kaynak, kanal için yeni fırsatlar getiriyor
Yeni nesil işletmeler, bulut teknolojilerine ve her geçen gün bulut teknolojileri ile daha fazla bağlantısı olan açık kaynak işletim sistemleri konusuna oldukça aşina ve bu teknolojileri kullanmak için yeni yöntemler arayışında.
Ender Bozanoğlu
EMC Isilon Bölge Yöneticisi
Geçtiğimiz yıllarda veri depolama kanalında birçok değişiklik oldu. Yeni teknolojiler ve özellikle de bulut bilişim yalnızca kanal ortaklarının sattıklarını değil, satış şekillerini de değiştiren yenilikçi iş modelleri yarattı. Sonuç olarak birçok yetkili satıcı, bugün içeriği nispeten daha iyi biçimde anlaşılır olan bir süreç içinde hizmet sağlayıcılara dönüştü. Ancak, en az bu süreç kadar önemli olan fakat daha az bilinen bir değişim daha var: değişen yalnızca kanal ortakları değil, müşteriler, işletmeler de değişiyor.
Bu yeni nesil işletmeler, bulut teknolojilerine ve her geçen gün bulut teknolojileri ile daha fazla bağlantısı olan açık kaynak işletim sistemleri konusuna oldukça aşina ve bu teknolojileri kullanmak için yeni yöntemler arayışında. Şayet kanal ortakları bu fırsattan faydalanmak istiyorsa, işletmelere açık kaynak aracılığıyla nasıl ek değer sağlayabileceklerini göz önünde bulundurmalıdır.
Açık kaynağa geçiş hızla artıyor
Bulut ve sanallaştırma teknolojilerinin bu kadar büyük başarı elde etmesinin en önemli sebebi BT’yi kolaylaştırmaları. Yazılım uygulamalarından veri depolamaya kadar, kurumsal BT çözümlerini satın almak ve arayüz sahibi olmak hiç bu kadar kolay olmamıştı. Bu da departman yöneticilerinin BT kaynakları üzerinde daha fazla kontrole sahip olabilecekleri bir sürecin başlamasına neden oldu. Artık açıkça belgelendi: BT departmanı artık yalnızca kurumsal BT’nin daimi bekçisi değil; BT departmanı ayrıca işletme ile bulut ürün ve hizmetleri satıcısı arasında da aracı görevini de görüyor.
Bir diğer gerçek de bulutun gelmesiyle, BT ekosisistemi içinde bir açığın ortaya çıkmış olması. İşletmeler BT altyapıları ile daha fazlasını yapmayı talep ederken, özel (patentli) kodun yerini açık kaynak alıyor. Sonuç olarak, bulut bilişimin yaygınlığı Openstack gibi açık kaynak bulut sistemlerine olan ilgiyi olağanüstü artırıyor. Bu ilgiye açık kaynak topluluklarının karşılık verdiğini, platformlarını hiç olmadığı kadar ölçeklenir, ensek ve güvenilir hale getiriliyor.
Açık kaynak kanala yeni iş modelleri getiriyor
Tüm bunlar olurken, işletmeler açık kaynağın ne yapabileceğini yeniden düşünmeye başladı. Açık kaynak eskiden neredeyse yalnızca test ve geliştirme ortamlarında kullanılırken, bugün işletmeler birçok durumda açık kaynağın kapsamını kritik uygulamaları da içerecek şekilde genişletmek için yöntemler arıyor.
Bu değişimin boyutu azımsanmamalı. Açık kaynak, kritik uygulamaları da dahil edecek şekilde kapsamını genişletirken, işletmeler de bulut işletim sistemlerinde biraz daha farklı şeyler arıyorlar. Açık kaynağın kullanım kolaylığı ve esnekliğini istemelerine karşın, aynı zamanda genellikle özel sistemlerde görülen özellik ve işlevleri de istiyorlar. Kanalın ek değer katabileceği nokta da işte burası. Kanal ortağı, Openstack bulut altyapılarına yönelik hizmetler sunarak ya da müşterilerin gereksinimlerine karşılık verecek referans mimarilerinden yararlanarak veya özel sistemler oluşturarak ek değer katabilir.
Artık tüm altyapı yazılım tanımlı oluyor
Bu kanal için yeni bir tür çözümle hedefleyeceği yeni türde bir potansiyel müşteri anlamına geliyor. İşletmeler, BT kaynaklarını geçmişe göre çok farklı şekilde kullanmak istiyor. Her şeyin yazılım-tanımlı ve olağanüstü düzeyde biçimlendirilebilir olmasını da istiyor. Ayrıca tüm veri depolama altyapılarını altyapının hangi satıcıdan satın alındığı, bina içi mi, yoksa bulut ortamında mı olduğu farketmeksizin sanallaştırabilmeyi ve ihtiyaca göre değiştirilebilen ortak kaynak havuzu olarak kullanabilmeyi istiyor. Açık kaynak bu ihtiyaçları karşılamak için oldukça uygun.
Kritik açık kaynaklar yükselişte olsa da, uygulama geliştiricilerin kanal için önemli bir pazar olmaya devam edeceğini unutmamak gerek. Uygulama geliştirmede, farklı bir dizi kaynağı sorunsuz bir biçimde açık ve özel bulutlar içinde taşıma işlevi çok önemli bir işlev olarak öne çıkıyor. Bu işlev yalnızca uygulama geliştirmenin maliyetini azaltmakla kalmaz, aynı zamanda pazara sürüş süresini de kısaltır. Bu ortamları karma bulut içinde bir araya getirebilen açık kaynak çözümleri, modern uygulamaların tasarlanması için gereken düzenlemeyi ve BT otomasyonunu sunduğundan ihtiyaçları en uygun şekilde karşılayacak çözümler sunar.
Uygulama geliştirme modern dijital işletmelerin merkezinde yer alıyorsa, kanal ortağının açık kaynak aracılığıyla daha esnek geliştirme ortamları sunabilmesi çok büyük bir pazar fırsatı yaratır.
Açık kaynak büyük veriyi de besliyor
Son olarak; açık kaynak kanal ortaklarına büyük veriye yönelik fırsatlar da sunuyor. Büyük veri analitiği değiştikçe, Hadoop gibi platformlar metalaşıyor. İşletmelerin ilgisini artık Hadoop’a ilaveten açık kaynağın sunmaya yardımcı olacağı bellek içi analitik gibi katma değerli hizmetler çekiyor. Kanal ortakları büyük veri ortamlarının tasarımı ve kurulumuna yönelik fırsatlar için gözünü açık tutmak zorunda. Neredeyse her gün yeni bir kullanım alanının ya da kurulumun görüldüğü günümüzde, kanal ortaklarının büyük verinin meyvelerinden yararlanabilmesi için hemen harekete geçmesi büyük önem taşıyor.
Açık kaynağın başarısı için atılması gereken üç adım
Kanal ortakları yeni müşteriler kazanmaya odaklandıkça ve çözüm portföyleri de açık kaynak aracılığıyla kullanıma sunuldukça, bu alanda başarılı olmak için göz önünde bulundurulması gereken ve atılması gereken üç önemli adım var:
1. Kanal ortaklarının açık kaynak toplulukları ile aktif biçimde ilişki kurulması
Açık kaynak konusunda başarılı olmak için, işletmelerin bu topluluklarla bağlantıda olması ya da aktif biçimde bu yolda ilerliyor olması gerekiyor. Bir sistem entegratörü bir açık kaynak sistemi için yeni bir işlev bulursa, bu işlevi topluluğun tüm üyelerinin kullanımına sunmalıdır. Benzer biçimde, kanal ortakları da açık kaynak projelerine katılmış, katkıda bulunmuş satıcılarla ortaklık yapmayı tercih etmelidir.
2. Referans mimarilerinden ve entegre çözümlerden yararlanmak
Kanal ortakları için açık kaynakta başarıya giden kısa yollardan biri de satış ortaklarından aldıkları mevcut referans mimarilerini genişletmek ya da kendi referans mimarilerini geliştirerek üzerine katma değerli hizmetler eklemektir.
3. Yazılım-tanımlı altyapıları benimsemek
Açık kaynak ve Openstack türünden çözümleri satın alanlar, maliyet etkin çözümlere büyük önem verir. Neticede açık kaynağın en önemli özelliklerinden biri kattığı mali değerdir. Bu ortamda, yazılım-tanımlı çözümleri kurmak için de önemli bir sebebe sahip olunur. Zira bu çözümler işletmelerin tüm mevcut ve yeni veri depolama kaynaklarından, bu kaynakların kurum içinde kullandıkları yer farketmeksizin yararlanmalarına olanak sağlar. Yazılım-tanımlı çözümler veri depolamayı açık kaynağın hedef kitlesine uyacak maliyetlerle sunar.
Kanal değişmeye devam ettikçe, işletmeler de kapsamı her gün genişleyen bir dizi kullanım alanı için açık kaynak sistemlerini daha çok tercih edecek. Bu kanal ortakları için büyük bir fırsat.
Başarı bir bakıma yalnızca açık kaynağı değil, aynı zamanda açık kaynak ortamlarında oluşturulan uygulama çeşitlerini de anlayan satıcılarla çalışmakta yatıyor. Bu iş ortakları kanal ortaklarının birden çok satıcıdan aldıkları teknolojileri sorunsuz biçimde bir araya getirebilmeleri için gereken araçları ve düzenleme özelliklerini sunabiliyor.