Ağ altyapısı yeni teknolojilerle gelişiyor
Kurumların bilgiye her yerden ve her zaman ulaşımı kapsayan değişen ihtiyaçları için, hızlı bir gelişim ve değişim dönemi geçiren ağ teknolojileri önemli bir rol üstleniyor. Kurumlar daha rekabetçi olabilmek, yeni iş fırsatları yakalayabilmek, çalışanlarının verimliliğini artırmak, iş ortakları ve tedarikçileriyle bütünleşik çalışabilmek için günümüz iş ortamında ağ ve iletişim teknolojilerine her geçen gün daha fazla ihtiyaç duyuyor. Ethernet, FDDI, Frame-Relay, DSL, kablosuz iletişim gibi pek çok ağ teknolojisi, artan bant genişliği ile yeniden şekillenen iş modelleri, servisler sunarken, çok hızlı bir şekilde veri taşınmasına olanak tanıyor. AirTies Genel Müdür Yardımcısı, Teknoloji Metin İsmail Taşkın’a göre de, ağ teknolojilerinde de baş döndürücü bir gelişim söz konusu. Kablosuz ağ teknolojisindeki gelişmelere paralel olarak, eskiden “yapılamaz” denilen pek çok uygulamayı kablosuz ağ üzerinden yürütmenin mümkün olduğuna dikkat çeken Taşkın,”Bu durum özellikle ERP vb. programlar kullanan kurumlarda kablolu ağ altyapısı oluşturma zorunluluğunu ortadan kaldırması açısından hem verimlilik hem de maliyet avantajı yaratıyor. Bireysel kullanıcı tarafına baktığımızda ise artık kablosuz ağa bağlanan tek donanımın bilgisayarlar olmadığı ortada. Her geçen gün ağ kullanımına uyumlu cihazların sayısı ve çeşidinde artış gözleniyor. Bu ilgi de beraberinde kablosuz ağ altyapısında yeni uygulamaları getiriyor. AirTies, kablosuz yaşam vizyonu çerçevesinde internet kullanıcılarının kablosuz ağ teknolojileri ile ilişkisini kolaylaştıran çözümler sunmak adına birçok önemli adım attı ve bu alanda çalışmaya devam ediyor. Tak-Paylaş teknolojisi ile USB yazıcılar ve USB diskler modeme bağlanarak ağda paylaşılabilir hale geldi. Böylece kullanıcılar kablosuz ağı bir paylaşım noktası gibi kullanabiliyorlar. AirTouch teknolojisi ile kullanıcılar tek tuşa basarak kablosuz ağlarını en güvenli şifreleme tekniği ile kurabilirken, ağ genişletmek için teknik destek alma zorunluluğunu ortadan kaldırıyor” diye konuştu. Geldiğimiz noktada insanlık tarihinin başlangıcından 2003’e kadar üretilmiş yaklaşık 5 Exabyte’lık veri günümüzde sadece iki günde üretildiğine dikkat çeken KoçSistem İletişim Ağı ve Çağrı Merkezi Çözüm ve Hizmetleri Direktörü Ahmet Cançelik’e göre de, bu verilerin ulaşılabilir ve güncel tutulması, yedeklenmesi, güvenliğinin sağlanması gibi etkenler tüm BT yapısını şekillendiriyor.Kullanıcılar artık bilgilerine hızlı ve güvenli olarak kullandıkları tüm cihazlardan erişmek isterken, bir taraftan da ekonomik etkenlerden dolayı tüm bu yeni teknolojilerin planlanması, devreye alınması ve işletilmesinin de öncekine göre daha hızlı ve daha az maliyetli olarak sağlanması gerekiyor. Bu değişimin ağ teknolojilerine yansıması olarak artık evlerde bile 1 Gbps’lik Internet bağlantılarının konuşulmaya başlandığını belirten Cançelik, “Ethernet teknolojisinde 40-100 Gigabit’lik hızlar çıktı, Terabit Ethernet standardı üzerinde çalışılmaya başladı. Cep telefonu için telefon özelliği yüzlerce uygulamadan bir tanesi, 4 G ile birlikte 100 Mbps’i artık cebimizde taşıyabileceğiz. Bu yüksek bant genişlikleri hem geniş alan ağlarında hem de veri merkezlerinde kullanılan altyapının ortak bir platformda hizmet vermesini sağlayacak teknolojileri beraberinde getiriyor” şeklinde konuştu.
IBM Küresel İş Hizmetleri Ağ ve İletişim Hizmetleri Müdürü Engin Özbay’a göre de özellikle yeni nesil ağlar, veri, ses ve videoyu bütünleştirerek, tümleşik bir ağ altyapısını destekleyecek şekilde kuruluyor. Videonun iş hayatındaki yerinin de giderek önem kazandığına işaret eden Özbay, şöyle konuştu: ”Yakın gelecekte kurumsal ağ trafiğinin büyük bir bölümünü sadece video oluşturacak diyebiliriz. Bulut bilişim, sanallaştırma ve yeni veri merkezleri yatırımları, konsolidasyonlar beraberinde tüm bu yenilikleri destekleyecek, yüksek performanslı, yüksek erişilebilir ve güvenli bir ağ altyapısı ihtiyacını da beraberinde getiriyor.”
Ağlara giderek daha fazla ve çeşitli ekipman bağlanıyor
Son yıllarda genişbant kullanımının hızla yaygınlaşması ile karşılıklı etkileşimle, yeni uygulama ve özelliklerin geliştirilmesine olanak sağlandığını belirten Netaş Satış Destek Direktörü Bülent Şenyürek, bu özellikleri ağlara giderek daha fazla ve daha çeşitli ekipman bağlanmasını gerekli kıldığına dikkat çekti. Yapılan araştırmalarda, 2020 yılına kadar, kullanıcı başına mobil ağa bağlı 10 cihaz olacağı tahmin edildiğini dile getiren Şenyürek,“Yeni nesil mobil ağlara, milyarlarca cihaz ve kişinin bağlı olacağı bir dünyaya doğru gittiğimiz ortada. Kurumlar açısından bakıldığında, iş yapış yöntemlerinin ve iletişimin hızla değişeceğini, kolaylaşacağını, iletişim maliyetlerin düşeceğini, yöntemlerinin çeşitleneceğini varsayabiliriz. Ancak, bu yöntemlere uyum sağlayamayan şirketlerin rekabet gücünü yitireceğini söylemek de pekala mümkün” diye konuştu.