Altyapı paylaşımını destekleyecek karar!
Sahip olduğu nüfus yoğunluğu ve stratejik konumu sebebiyle İstanbul, fiber internet altyapısına en çok ihtiyaç duyulan merkezler arasında. İstanbul’da yüksek hızlı internet çoğu noktada hali hazırdaki metro, metrobüs ve füniküler güzergahlarındaki fiber optik kablo altyapısı ile sağlanıyor. Fakat İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından kurulan İstanbul Elektronik Haberleşme ve Altyapı Hizmetleri, kısa adıyla İsttelkom, 2013 yılında BTK’dan altyapı lisansı alarak, 2016 yılından bu yana İstanbul’da fiber altyapı döşüyor. İsttelkom’un kendi altyapılarını kurmak isteyen işletmecilere sunduğu sözleşme şartlarının işletmecileri zorlamaya ve fiber altyapı konusunda tekel oluşturmaya yönelik uygulamalar olduğu belirtiliyor.
Sektörde faaliyet gösteren altyapı işletmecileri, kendi fiber altyapılarını kurmak için gerekli olan kazı iznini almak üzere İBB’ye başvurduklarında ise bu şirketlere kazı izni verilmeyerek, İsttelkom’a yönlendiriliyor. Bu durumun, İsttelkom’un bir ‘telekomünikasyon işletmecisi’ gibi davranarak, esas işi elektronik haberleşme hizmeti sunmak olan işletmeciler ile rekabete girmesine neden olduğu belirtiliyor. İşletmecilerin İsttelkom’a gittiklerinde karşılaştıkları zorlu sözleşme şartları da sektörde tam rekabet ortamının sağlanmasını engelliyor. İmzalanan sözleşmede yer alan ‘işletmecinin kurulum maliyetine katlandığı altyapının mülkiyetinin İsttelkom’a ait olduğuna’ ve ‘işletmecinin bu altyapıyı başka şahıs ve kuruluşlara kullandıramayacağına’ ilişkin hükümler de fiber altyapı yatırımı yapmak isteyen işletmecileri zor durumda bırakıyor.
Bu durum karşısında Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği (TELKODER) 2017 yılında, İsttelkom’un “Tesis Paylaşım Protokolü” ile rakiplerinin faaliyetlerini zorlaştırmak suretiyle 4054 sayılı Kanun’u ihlal ettiğini öne sürmüş ve İsttelkom’dan şikayetçi olmuştu. TELKODER’in şikayeti üzerine Rekabet Kurumu tarafından yapılan görüşmeler sonucunda İsttelkom’un İstanbul’da elektronik haberleşme altyapısı kurulum pazarında hakim konumda olduğu oybirliği ile kabul edildi ve İsttelkom’un hakim durumunu kötüye kullandığı gerekçesi ile 2018 yılı gelirlerini esas alarak idari para cezası uygulanmasına hükmedildi. Bu kararın yanında, işletmecilerin maliyetine katlandığı altyapının mülkiyetinin İsttelkom’da kalmasını öngören ve bu altyapının diğer işletmecilere kullandırılmasını engelleyen maddelerin de sözleşmeden çıkarılmasına karar verildi.
Konuyla ilgili bilgi veren TELKODER Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Ata Arıak, “Rekabet Kurumu tarafından alınan bu karar, telekomünikasyon sektörü açısından umut verici. Rekabet Kurumu, İsttelkom’un İstanbul’da altyapı kurulumu pazarında hakim durumda olduğunu ve hakim durumunu kötüye kullandığına hükmetmiştir” sözleri ile kararı yorumladı.
“Kararın altyapı paylaşımını ve kurulumunu teşvik edici olmasını ümit ediyoruz”
Bu kararda, idari para cezasının yanı sıra, uygulamanın kaldırılmasına hükmedilen iki maddenin de önemli bir sonucu olacağını aktaran Arıak şöyle devam etti:
“Protokol maddelerinin kaldırılmasına yönelik hüküm çerçevesinde, İBB yönetimi veya herhangi bir belediye yönetimi, altyapı üzerinde mülkiyet tesis edemeyecek ve altyapı üzerinden gelir elde etme durumları ortadan kalkacak. İmtiyaz ve lisans hükümleri saklı olmak üzere, şirketlerin kendi kurdukları altyapı üzerinde mülkiyet hakkına sahip olabilmeleri ve bu altyapıyı diğer işletmecilere kısmen veya tamamen kullandırma, kiralama veya devretme haklarına kavuşmaları; altyapı paylaşımının önünü açacaktır. Bu kararın altyapı paylaşımını ve kurulumunu teşvik edici olmasını ümit ediyoruz. TELKODER olarak şehirlerimizin fiber altyapı ağlarıyla örülmesi için yerel seçim sürecinde belediye başkan adaylarıyla görüşmeler yaptık ve fiber altyapının geliştirilmesine yönelik değerli sözler aldık. Bu karar, Türkiye’nin fiber altyapıda bir atılım yapabileceğine dair dernek olarak inancımızın ve bu çerçevede yaptığımız değerli çalışmaların bir parçasıdır.”
Toptan internet fiyatlarının artması tüketicileri mağdur edecek
Türk Telekom tarafından işletmecilere sunulan toptan seviyedeki ücretlendirmeler, sabit genişbant pazarında hizmet veren alternatif işletmeciler için kritik bir rol oynuyor. “Alternatif işletmecilerin kendi paketlerini oluşturarak tüketicilerin ihtiyaçlarına uygun hizmetler verebilmelerini sağlayan en önemli unsur toptan fiyatlardır” vurgusunu yapan Arıak, Türk Telekom’un 2018 sonunda işletmecilere toptan fiyatlarını (yeni port transmisyon tarifeleri) arttıracağı duyurusu yaptığını belirtti. Türk Telekom tarafından önerilen bu yeni tarifelerin çok yüksek olduğuna ve bunun bedelini tüketicilerin ödeyeceğine de dikkat çeken Arıak, BTK’nın hem alternatif işletmecileri hem de vatandaşları mağdur etmemek adına bu tarifeleri ‘onaylamaması’ gerektiğini vurguladı.
Verilerimiz korunup ülkemizde saklanmalı
Yaşamımızda her türlü iş için verilerin kullanılmasının bir gereklilik haline geldiğinin altını çizen Yusuf Ata Arıak bizim ülkemizin verilerinin çoğunun yurtdışında olduğunu, bu durumun, kişilerin, şirketlerin, devletin her türlü ve çoğu mahrem olan bilgilerinin başkalarının insafına bırakılması anlamına geldiğini hatırlattı. Bu nedenle yerli veri merkezlerinin desteklenmesi gerektiğini hatırlatan Arıak, verilerimizin korunup ülkemizde saklanması gerektiğinin altını çizdi. Bu konunun kamu kuruluşları, özel kuruluşlar ve işletmeciler tarafından sıkça dile getirildiğini de ifade eden Arıak “Çözüm var ve biz yardıma hazırız” diyerek, somut adımların atılması gerektiğine dikkat çekti.