Asıl mesele telefon sahibi olup olmamak değil!
80’li yılların başında, tam 3 ay yurtdışında donanım eğitimini aldığım bilgisayarın kurulumu için Gebze Tesan firmasına gittik. Son yıllarda kullandıkları IBM System 32 sökülüyor, bizim kuracağımız General Automation Main Frame sistemi kapıda sırasını bekliyordu. Kısa süre sonra vakit kaybı olmaması amacıyla odanın bir kısmı yeni bilgisayar sistemi için ayrıldı. Böylelikle her biri yaklaşık 40 m2 odalarda ve aralarında bir cam bölme ile ayrılması suretiyle bu iki anabilgisayar yan yana çalışacaklardı. Nitekim bir süre sonra IBM Sistem 32 söküldü.
Temsil ettiğim marka IBM’e rakip olmasına rağmen koca IBM sisteminin sökülmesini merak edip sordum, neden gidiyor? Yenisine neden ihtiyaç oldu? Cevap basitti: Çünkü yeni sistem tam 32 kullanıcıya aynı anda bordro hazırlamasına ve bazı muhasebe işlemleri yapmasına izin veriyor. Teknolojiyi takip etmek zorundayız.
Bu cevap şimdi size çok şaşırtıcı geliyor değil mi? Oda büyüklüğünde bilgisayar holdinge onbinlerce dolara mal olmuş, beklenti düzgün bordo ve muhasebe işlemleri yapabilmek. 128KB memory, yeni teknoloji 90MB hard disk. Sistem denmesinin sebebi de bu, o dönemin müthiş teknolojileri tam bir oda büyüklüğündeydi.
Yeni bilgisayarın kurulumu bir ayı buldu, yazılımlar testler ve tam çalışması derken altı ay süreyi harcamıştık ama bu da başarı kabul edildi ve kutlama yapıldı.
Zaman ilerledi, mikro, mini ve kişisel bilgisayarlar derken gelinen noktada eskiden bu dev bilgisayarların yaptığını bir cep telefonunda yapabiliyoruz. Buraya kadarki süreç her yerde bolca anlatıldı, anlatılmaya devam ediyor. Özellikle ben yaştakiler pek severiz böyle anıları anlatmayı.
Neden buraya taşıdım bu konuyu diye sorarsanız; geçenlerde bir politikacı çiftçiye soruyor, telefonun ne marka, ona kaç para verdin? İşin politik ve ekonomi tarafı benim konum değil, “Neden sordu”, “Telefon sahiplerinin ekonomik durumu bundan belli olur mu”, “O fiyata o telefon olur mu”,” İletişim için telefon şart”, “Ekonomi kötü, telefon neyi gösterir ” veya “Çiftçinin parası var ki telefon almış” gibi herkesin ağzına pelesenk olmuş boş laflar değil. Bilişimci olarak benim dikkatimi çeken başka konu var.
Ben benzer bir pozisyonda olmayı hiç istemem ama olsaydım ve o soruyu sormak durumunda kalsaydım, şöyle sorardım: Elinizdeki telefon çok güzel fakat işiniz için kullanıyor musunuz? Tarım politikaları hakkında bilgi okuyor musunuz? Akıllı tarım teknolojilerini takip edip üretiminize katkı sağlıyor musunuz? Tohum ve ekim konusundaki gelişimleri, ürün fiyatlarını takip ediyor musunuz?
Şimdi bu sorulara şöyle cevap da verilebilir ya da üçüncü bir kişi atlayıp şunları sorabilir; peki siz bu çiftçimize bu eğitimi verdiniz mi? Elindeki muhteşem teknolojiyi kullanması için yönlendirdiniz mi? Okullarda bilişim dersi yok, bu insanlar bunları nasıl öğrenecek?
Üçüncü kişinin o durumda başına ne gelir bilemem, çekinmesi doğal ama basından çıkıp birileri neden bu soruları sormaz ki?
Yazım asla politik ya da siyasal değil, ben bilişime yıllarını vermiş biri olarak sorguluyorum, bu ülke insanları bilişim okur yazarlığını ne zaman, kimlerden ve nasıl öğrenecek? Okullarda bilişim eğitimi yok ya da sınırlı, televizyonlarda yönlendirme yok, iş yerlerinin çalışanları umrunda değil. Bilişime gönül verenler yırtınsın dursun. Bilişim çağımızın petrolüdür, bilişimci nesiller yetiştirelim desin dursun. Tek gerçek var: Okullarda yeterli bilişim dersleri yok.
Popüler bir web sitesinin önerilerine bakın,
- Bankacılık işlemlerinizi yapabilirsiniz
- Video sitelerinde ya da dizi film sitelerinde zaman geçirebilirsiniz
- Sosyalleşebilirsiniz
- Oyun oynayabilirsiniz
ne kadar sığ değil mi?
Biz de ekleyelim çiftçi dostumuz için. Eğer bir gün bilgisayar okuryazarlığı size öğretilirse;
- Tarım politikalarını okuyup, karşı fikirleri öğrenebilirsin. Hatta cep telefonundan yorum yapıp politikaların doğru yola girmesi için öneri verebilirsin
- Senin ürününün piyasa fiyatı ne, kim kaça alıyor, kaça satıyor takip edebilirsin
- Tohum, gübre gibi ihtiyaçlarının kaynaklarını araştırıp, daha ekonomik alabilirsin
- Akıllı tarım teknolojileri ile daha az su ile daha çok mahsül almanın yollarını öğrenebilirsin
- Şimdiki ürününün geçerliliğini sorgular, gelecek yıllar için ekebileceğin ürünleri belirleyebilirsin
- Hava şartlarını anlık takip edebilir, donma, sel gibi risklere önlem alabilirsin
- Özetle işin için gerekli her bilgiyi bulursun.
Ezcümle asıl mesele telefon sahibi olmanın bir çiftçinin ekonomik durumunu gösterip göstermemesi değil, sahip olduğumuz teknolojilerden kendimiz ve ülkemiz için yeterince faydalanamamaktır.
Yazdım…